Golden Age ailesinden bir ilk daha: Bat Mitsva töreni ve Tu Bişvat coşkusu

Golden Age Komisyonu 12. yaşını 19 Ocak Pazar günü Ulus Amram Oditoryumu’nda kutladı. Geleneksel bir Bat Mitsva töreni gibi düzenlenen etkinlikte ayrıca Tu Bişvat Bayramı coşkusu da yaşandı

Toplum
22 Ocak 2014 Çarşamba

Lüisa Uçki, Foto: Alberto Modiana

Golden Age, gitgide kalabalıklaşan, 65 yaş üstü yüreği her daim genç kalan bireylerine sevgi ve özveri dolu iksirleriyle kucak açan, sıcacık bir aile ortamı oluşturan başarılı bir yapı. Bunu, üyelerinin niceliğinin her geçen gün artmasıyla ispatlıyor. Katılımcılarının gözleri ışıl ışıl her etkinlik sonunda “bir dahaki faaliyet ne zaman?” diyerek heyecanla beklemeleri, onların bu kişilerin dualarını almalarını sağlamakta ve başarı zincirlerine bir yenilerini eklemelerine vesile oluyor. İşte bu dev aile tam on iki başarılı yılı geride bırakmanın tatlı sarhoşluğunu yaşıyor.

Toprağa ilk cemrenin düştüğünü müjdeleyen Tu Bişvat Bayramı’nda kızlarımız sembolik olarak beyaz giyinirler. Aynı zamanda 12 yaşını dolduran genç kızlarımız da heyecanla Bat Mitsva günlerini yine beyazlara bürünerek yaşamanın coşkusunu tadarlar. İşte Golden Age ailesinin de bu seneki heyecanı had safhada. Tarih 19 Ocak Pazar. Yer: Ulus Okulları Amram Oditoryumu. O gün onlar için çok özel bir gündü. Çünkü hem doğanın hem de Golden Age’in doğumgünlerini bir arada kutlamanın tatlı heyecanı sarmıştı dört bir yanı.

Golden Age 12 yıldır büyümeye devam ederken bugün kendini eskiye kıyasla daha donanımlı hissediyor ve gelişme yolunda hızlı adımlarla ilerliyor. Sürekli gelen yoğun ilgi üzerine etkinliklerini arttıran Golden Age, el işi çalışmalarının yanı sıra farklı konulardaki uzman konuklarıyla sohbet günlerini periyodik bir düzene oturttu ve sayı sürekli ivme kazanmakta. Golden Age’in heyecan veren bir projesi daha var. Yakında tarihe ışık tutacak bir kitapları yayınlanacak: “Yaşayan Tarih”. Bir süredir oluşturulan yeni bir yapı ile röportajlar yapılmakta ve buram buram tarih kokan bir kitabın yakında gerçekleşeceği müjdeleri yayılmakta.

Golden Age ailesi birliktelikle dolu paylaşımlarda bulunurken yanlarına aldıkları felsefeleri kısa, öz ve bir o kadar da anlamlı: “Yaşam paylaşınca daha da güzel…”

İşte 19 Ocak Pazar günü de Golden Age Komisyonu Başkanı Lida Sarfati gözleri heyecandan ışıl ışıl bir ev sahibi coşkusuyla mikrofonu alıp günün önemini belirten konuşmasına başlarken duygularını da dile getirmeyi ihmal etmedi. Golden Age’in amacını, etkinliklerini paylaştı. Günün sunuculuğunu Luiz Karmona ve Reni Nahmiyas başarıyla sürdürdü. Ardından geleneksel mum töreni başladı. Sırasıyla mumları yakan katılımcıların gözleri ışıl ışıldı. Adeta kendi Bat Mitsvalarını kutlayan heyecanlı kız çocukları gibiydiler. Gözler her daim dopdoluydu. Kalpler ise tarif edilmez bir duygu yoğunluğuna ev sahipliği yapmaktaydı.

İlk mumu bilgilendirme ve tecrübe adına Sara Mori alırken, ikinci mumun sahibi deneyim başlığıyla Şeli Elmas oldu. Üçüncü mum huzur ismiyle Tamar Bahar’a verilirken dördüncü mum özgüven sembolüyle Lana Filiba’nındı. Beşinci mum ise güler yüzün, neşenin ve sanatın adına Lili Barokas, Elis Sarfati ve Yusuf Blok’a aitti. Altıncı mum dostluk başlığıyla Eti Pinto’nunken yedinci mumun sahibi sevgi adıyla geçmiş dönem Golden Age Başkanı Meri Maya oldu. Maya duygularını ifade eden çarpıcı konuşmasıyla güne damgasını vuranlardandı. Sekizinci sıradaki mum Cemaat Başkan Yardımcısı ve 500. Yıl Vakfı’nın Başkanı Moris Levi’ye aitti. Kendisinin misafirlere bir armağanı vardı. Barkovizyonda bir sunum hazırlayan Levi’nin Zülfaris Sinagogu arşivlerinden oluşan düğün ve cemaat fotoğrafları, siyah beyaz ama unutulmaz film karelerini andıran yapısıyla ilgi odağı haline geldi. Kiminin gözleri dolarken, kimi kaybettikleri yakınlarının resimlerini görmekten duydukları memnuniyeti paylaştı. Anılar tazelendi, nostaljik bir yolculuk yapıldı, yürekler yerinden oynadı.

Dokuzuncu mumun sahibi ise ismi ve varlığı ile her zaman güveni temsil eden Onursal Başkan Bensiyon Pinto’ya aitti. Golden Age’in kuruluşuna katkıları herkesçe bilinen Pinto; her zamanki büyüleyici konuşma sanatıyla kalplerdeki yerini bir kez daha perçinledi. Onuncu mum günün en ilgi çeken bir başka olayına şahitlik etti. Paylaşımı sembolize eden mumun sahibi Cemaat Başkanı İshak İbrahimzadeh’di. Mumu, annesini elinden tutup sahneye çıkararak bir çocuk edasıyla birlikte yaktıktan sonra nükteli konuşmasıyla alkışlara boğuldu. Annesiyle el ele yaktıkları mum, tüm katılımcılarda hafızalarda asla silinmeyecek, hissiyat katsayısının yüksek olduğu bir kare olarak yerini aldı.  Sırada on birinci mumun sahibi anılar başlığı altında Lida Sarfati vardı. Gülümsemesiyle, duruşuyla ve şefkatiyle ördüğü yuvanın mürüvvetini gören bir anne gibi gözleri dopdoluydu ve sözü on ikinci mumu yakacak olan inancı temsil eden Hahambaşı Rav İsak Haleva’ya bıraktı. Haleva güne bilgi, neşe ve duaların gücünü kattıktan sonra yanına Cemaat Başkanı İshak İbrahimzadeh’i de çağırarak geleneksel Tu Bişvat kutlamalarını gerçekleştirdi. Bayram coşkusunu tüm katılımcılara yaşattıran Hahambaşı, Golden Age’in çalışmalarını takdir ettiğini de dile getirdi.

Sözü Lida Sarfati alıp tüm Golden Age hanımlarını sahneye davet etti ve pasta kesimi öncesi enstrümantal müzikle Deniz Toros’un solistliğinde Golden Age şarkısı söylendi. Son olarak Niso Kaston ve müzik grubu sahnedeki yerini aldı. Katılımcılar şarkılara eşlik ederken günün sonunda Golden Age şarkısı yinelendi ve yine çok başarılı geçen bir Golden Age etkinliği daha hafızalardaki sağlam yerini aldı.