ADİEU MON HEROS… (Elveda Kahramanım)

Herkesin bildiği ve tanıdığı futbol kahramanları vardır. Onlar göz önündedir, adları ezbere bilinir. Dünya onların önünde diz çökmüştür, isimleri ile çevrelerini titretirler. Ama bazı oyuncular vardır, bence onlar asıl kahramanlardır; hep göz ardı edilir, fazla tanınmaz. Şimdi ben size o kahramanlardan birini tanıştıracağım

Spor
5 Ağustos 2009 Çarşamba

Selim ÇİPRUT


Steve Savidan, 1978’de Angers’de dünyaya geldi. Herkes gibi o da Fransa Ligi’nde büyük takımlarda oynamak, hatta bir-iki kere de olsa milli formayı giymek hayaliyle futbola başladı. Ama Savidan diğer oyuncular kadar şanslı değildi; 1998’de başlayan futbol hayatı, çoğunlukla ikinci ve üçüncü lig takımlarında geçti. Doğup büyüdüğü kentin takımı Angers’te iki yıl oynadıktan sonra Chateauroux’nun dikkatini çekti, ama burada 20 maça çıkıp üç gol atabildi ve Ajaccio’ya satıldı. Savidan’ın Ajaccio’da da yüzü gülmedi, çok kötü bir sezon daha geçirdi ve futbola başladığı Angers’e geri döndü. 2002-2003’te Angers’ten Beauvais’ye geçti, oynadığı 24 maçta tek bir gol atamayınca soluğu Angouleme’de aldı.

Artık 26 yaşına gelmişti, üçüncü ligden yukarı çıkamamış, futboldan geçimini sağlaması da mümkün olmamıştı. İdmandan önce çöp toplayarak, geceleri de barmenlik yaparak hayatını kazanıyordu. Ama “ölmedi”, her şeyden çok sevdiği futbol için her şeyi yapmaya hazırdı. Ağustos 2004’te Valenciennes’e transfer “oldu”, ve burası onun hayatının dönüm noktası anlamına geliyordu…

Valenciennes de bir üçüncü lig takımıydı, Savidan’ın cebine yine para girmemişti, ama burada daha önemli bir şeyi kazanacaktı: Saygınlığını. 27 yaşındaki futbol emekçisi Steve, 2004-2005 sezonunu üçüncü lig gol kralı olarak tamamladı ve takımı Valenciennes’le birlikte ikinci lige çıktı. 2005-2006 sezonu da Savidan için harika geçti, 28 yaşında bu kez de kariyerine ikinci lig gol krallığını ekledi. Kaydettiği 16 gol Valenciennes’i şampiyon yaptı ve (ismi Marsilya ile şike hadisesine karışan ve 1993’te amatör kümeye düşürülen) bu kulüp 15 yıl sonra birinci lige geri döndü. 2006-2007’de, 28 yaşında hayatında ilk kez birinci ligle tanışan Savidan, buraya da yabancılık çekmedi, sezonu on üç golle Pauleta’nın ardından krallıkta ikinci sırada tamamladı. (Şubat ayına kadar Pauleta’nın dört gol önünde lider götürdüğü krallık yarışını birinci sırada bitirebilseydi, Fransa futbol tarihinde her üç ligi kral tamamlayan tek oyuncu olacaktı. Şeytanın bacağını kırmış gibiydi Savidan... Dört gol attığı Fabian Barthez’in formasının duvarında asılı olduğu bir evi vardı artık... Daha önce barmenlik yaptığı restoranın patronu bile olmuştu. Restoranın ismini de K9 (Karısının ismi Karen ve forma numarası 9) koymuştu.

2008 ve 2009 da onun için harika geçti, iki sezonda Valenciennes ve Caen’de toplam 27 gol attı. Kasım 2008’de, 31 yaşında Uruguay önünde 18 dakikalığına milli formayı da sırtına geçirdi. Temmuz 2009’da bir rüyası daha gerçek oldu, Monaco, beş milyon Euro’ya onu Caen’den transfer etti. 27 yaşında üçüncü ligde çöpçülük yaparak hayatını kazanan bu adam, 31’inde Monaco’nun beş milyon Euro ödediği bir milli futbolcuydu artık. Ama sadece birkaç gün sonra, rüzgâr bir kez daha yön değiştirdi Savidan’ın hayatında. Büyük bir heyecanla gittiği Monaco’da rutin sağlık kontrolüne girdi, ama hiç ummadığı bir sonuçla karşılaştı: Kalbinde problem vardı. Monacolu “olması”, burada birkaç yıl top oynaması, “ölmesi” anlamına gelebilirdi. Büyük bir kulübün formasını giymeyi çok istiyordu, Monaco ona bir kez ulusal takımın ilk 11’inde sahaya çıkmanın yolunu da açabilirdi, ama olmadı.

Angers’li sporcu, barmen ve çöpçü Steve Savidan, Temmuz 2009’da, 31 yaşında futbolu bıraktığını açıkladı.

İşte bazı kahramanlar böyle sahne arkasındadırlar, onların yüreği sahnedekilerden çok daha sağlamdır. Onlar hayallerinin peşinden koşar, gerçekleştirmek için ellerindeki son kozları oynarlar. Ama hayatları mevzu bahis olduğunda doğru kararı verip ‘’Kahraman’’lıklarını tescillerler. Savidan bu bakımdan benim gizli kahramanım, bundan sonra sizinde olduğuna eminim… Adieu Mon Heros.