Antonio Gades Topluluğundan Tutku Dolu Bir ‘Carmen’

Federico García Lorca’nın ‘Kanlı Düğün’üne yaptığı dans uyarlamasından Suite Flamenca’ya ve Carmen’e uzanan birçok eseri dans dünyasına kazandıran, dünyanın en ünlü flamenko dansçı ve koreograflarından Antonio Gades’in ruhu topluluğuyla yaşamaya devam ediyor. 20 Şubat tarihinde Cemal Reşit Rey Konser Salonunda gerçekleşecek bu eşsiz gösteriyi Gades’in eşi ve grubun yöneticisi Eugenia Eiriz ile konuştuk.

Sanat
12 Şubat 2020 Çarşamba

Işıl Gerek

 

Tüm zamanların en ünlü flamenkocularından Antonio Gades, 2004 yılında aramızdan ayrılmadan önce mirasını devam ettirmek, İspanyol dansını tüm dünyaya ulaştırmak için bir vakıf kurdu. Gades ile uzun yıllar birlikte dans eden Stella Arauzo’nun sanat yönetmenliğinde ve yine yıllarca orkestranın sağ kolu, ışıkçısı olan Dominique You’nun teknik yönetmenliğinde çalışmalarını sürdüren topluluk, Kanlı Düğün ve Suite Flamenca’nın da içinde olduğu birçok gösteri ile unutulmaz performanslara imza atıyor. Gades’in İspanyol kültürünü ve geleneklerini estetik bir dille sahneye taşıdığı eserlerini yaşatmaya devam eden grup, Carmen yorumu ile tüm dünyada büyük beğeni topluyor.

Carmen’in tiyatro versiyonu, Carlos Saura’nın film çalışmasıyla aynı zamanda tasarlandı. Filmin başarısı Gades ve Saura tarafından da şaşırtıcı bulundu. Bu başarı Antonio Gades’i Kanlı Düğün ve Flamenco Suite’de olduğu gibi yeni bir çalışma yapması için cesaretlendirdi. 1983 yılında gerçekleştirilen prömiyerde Gades, sadece dünyanın önemli dansçılarından bir olarak değil aynı zamanda önemli bir koreograf olarak da öne çıktı. 2004 yılında aramızdan ayrılan Gades, bu çalışmayı ortaya koyduktan sonra düzenlenen bir basın toplantısında Carmen’e dair duygularını şu sözlerle açıkladı: “Carmen, ne uçarı bir kadın ne de bir erkek avcısı. O sadece sevdiği zaman sevgisini, sevmediğinde ise sevmediğini dürüstçe ifade edebilen bir karakter. Diğer bir deyişle özgür bir kadın… Bu görüntüsünün onu bir erkek avcısı yaptığını düşünmüyorum. Carmen’in bu duruşu onun asaletinden ileri geliyor, uçarı bir kadın olmasından veya bir erkek avcısı olmasından değil.”

Antonio Gades Topluluğunun Carmen uyarlamasını bizim için nasıl anlatırsınız?

Eugenia Eiriz: Topluluk ilk kurulduğu zamandan bu yana Carmen’i sahneliyor ve her yaştan izleyiciyi kendine çekmeyi başarıyor. Üstelik Carmen, dünyanın flamenkoyu tanımasında büyük rolü olan uyarlamalardan biri. İyi tiyatro ve bale izleyicisine de hitap eden ama aynı zamanda koreografisiyle, müzikleriyle, kostümleriyle izleyiciyi kendine hayran bırakan bir görsel şölen... Flamenkonun hissettirdiği o tutku duygusunun hikâyeye ve Carmen’in kişiliğine çok uyduğunu düşünüyorum. Topluluğun dans dilinin yansıttığı o güçlü ifade biçimiyle Carmen’in doğası da kuvvetleniyor. Flamenkonun kökeninde yatan acı ve dram bu hikâyedeki son ile çok güzel örtüşüyor. Carmen aşkı için ölümü göze alıyor ve sınır tanımıyor. Bu açıdan hayata meydan okuyan bir kadın. Bu durum Flamenko’nun meydan okuyan, isyankâr tavrına çok yakışıyor.

Carmen’i bu kadar cesur yapan ‘aşk’ mı sizce?

Kesinlikle! Carmen, aşkı için cesaret gösteren bir kadın. Özellikle 1830’lar İspanyasının Sevilla’sında tütün fabrikasında çalışan işçi bir kadının aşk konusunda hiç sınır tanımadığını düşünecek olursanız, o dönem için ne büyük bir cesaret örneği olduğunu hissedebilirsiniz. 

“Carmen, sevdiğini de sevmediğini de açık yüreklilikle ifade edebilen bir karakter. Bu onu gerçekte özgür kılan şey...” Antonio Gades

Tüm dünyada bir flamenko efsanesi haline gelen Antonio Gades’in ruhunu sahnede uzun yıllardır yaşatmaya devam ediyorsunuz; peki, Gades’in flamenko sevgisini nasıl tarif edersiniz?

Antonio Gades Topluluğu sahnede, Gades’in sadece flamenkoya olan tavrını değil, tüm İspanyol danslarına duyduğu tutkuyu yaşatıyor. Gades, flamenkoyu çok severdi ve sadece bu popüler danstan keyif almakla kalmıyor aynı zamanda bu geleneğe çok büyük bir saygı duyuyordu.

Peki, bu birbirinden muhteşem gösterileri yaratırken Gades’e ilham veren neydi?

Gades, flamenkonun Endülüs halkının otantik bir yansıması olduğunu biliyor ve ilhamını halktan, insanlardan alıyordu. Sahnede yeni bir dil yarattığı halde flamenkonun orijinal ruhunu asla değiştirmiyordu ve bu kuşkusuz ki hiç kolay değil...

Kanlı Düğün’den Suite Flamenca ve Carmen’e uzanan birçok eseri dans dünyasına kazAandıran Gades’in işlerinin temelinde nasıl bir ortak özellik var?

Gades’in eserleri her şeyden önce evrensel işler. İnsanı ve insana ait duyguları anlatıyor. Gizlisi saklısı olmayan, mesajları çok açık işler, bu nedenle herkese hitap etmeyi başarıyor. Hayatında bir kez olsun aşkı tatmış biri onun işlerini kesinlikle sevecektir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün