Büyükelçi Ökem Tel Aviv Üniversitesinde konuştu

Türkiye’nin İsrail Büyükelçisi Kemal Ökem, 15 Mart Çarşamba günü, Tel Aviv Üniversitesi’nde Moshe Dayan Merkezi Başkanı Prof. Uzi Rabi’nin moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte bir sunum yaptı.

Dünya
17 Mart 2017 Cuma

Söz konusu konferansta Tel Aviv Üniversitesi Başkan Yardımcısı Prof. Raanan Rein,  akademisyenler, Türkiyeliler Birliği Başkanı Zali Detoledo, kalabalık bir dinleyici kitlesi hazır bulundu.

Türkiye’nin genel politik ve ekonomik durumu hakkında bilgi aktarımı yapan Büyükelçi Ökem, Türkiye - İsrail ilişkilerine geniş yer vermesinin ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.

Büyükelçi Ökem Türkiye ile İsrail’in aynı coğrafyada yer aldığını, bu durum değişemeyeceğine göre her iki devletin de bölgede barışın sağlanması yönünde işbirliğini sürdürmelerinin ve geliştirmelerinin zorunlu olduğunu ifade etti.

Ökem bir soru üzerine, FETÖ tehlikesinin boyutlarını açıkladı ve alınan önlemler konusunda geniş bilgi verdi. Bu örgütün eğitimden başlayarak devletin ordu, yargı, istihbarat gibi her kademesine sızdığını, paralel bir devlet yapısı kurmayı amaçladığını ve mücadelenin devam ettiğini anlattı.

Büyükelçi Ökem, Türkiye’nin Hamas’ı desteklemesi diye bir durumun söz konusu olmadığını, Türkiye’nin hiçbir terör eylemini hoş karşılamadığını, Hamas’ın Gazze’de faaliyet gösteren siyasi bir parti olduğunu ve Türkiye’nin Hamas’ı değil, Gazze halkının menfaatine olduğuna inandığı ilkeleri desteklediğini açıkladı. Ayrıca Türkiye’nin yaptığı yardımların Gazze halkına ulaşması için İsrail’in gösterdiği iyi niyet ve anlayışa da teşekkür etti.

Referandumun mahiyetine ve sonucuna ilişkin bir soru üzerine Büyükelçi, parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı sistemine geçişin amaçlandığını, gayenin ülkede istikrarın sağlanması olduğunu belirtti. Laiklik konusunda ise, dünyada bu konuda farklı anlayışların bulunduğunu, Avrupa’da Hıristiyan Demokratlar yönetimler olduğu gibi Türkiye’nin de Müslüman Demokrat bir parti tarafından yönetildiğini söyledi.

İsrailli bir dinleyici de Türkiye’nin 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Yahudi bilim adamlarını kabul ettiğini, 1970’li yıllarda Suriye ve İran’dan kaçarak İsrail’e ulaşmak isteyen Yahudilerin Türkiye sınırlarından geçerek İsrail’e ulaştıklarını, günümüzde de Türkiye’nin Suriye’den kaçan üç milyon mülteciye kucak açmasının Batı’ya örnek teşkil etmesi gerektiğini belirtti.