COVID-19 aşısının arkasındaki göçmen beyinler

Pfizer ve ortağı BioNTech’in ürettiği aşının yüzde 90 etkili olduğu haberinden sonra gözler bu şirketlerin göçmen CEO’larına çevrildi.

Selin KANDİYOTİ Bilim ve Teknoloji
18 Kasım 2020 Çarşamba

Yüzde 90 etkili COVID-19 aşısını bulduklarını ilan eden Pfizer’in CEO’su Albert Bourla Selanikli bir Yahudi. Aşı çalışmalarında ortağı, kanser ilaçlarıyla bilinen BioNTech’in kurucuları ise Türkiye’den Almanya’ya göç eden ailelerin çocukları Uğur Şahin ve eşi Özlem Türeci. İki şirketin ortak çalışmaları, mart ayında korona virüsü aşısı çalışmaları için başlattıkları işbirliğinden çok önce başlamıştı. İki yıl önce şirketler, 425 milyon dolara grip için mRNA aşısı geliştirmek üzere anlaşmıştı. Esneklik ve hızın önemini göz önünde bulunduran Albert Bourla, potansiyel COVID-19 aşısı için ortak olarak yine BioNTech’i seçti. Pfizer üretim, ruhsatlandırma ve araştırma alanlarındaki yetilerini ortaya koyarken, BioNTech temel bilim alanında öne çıkıyor. Dünyayı heyecanlandıran aşının öne çıkan özelliği daha evvel denenmemiş bir teknoloji olması.

mRNA Aşı nasıl çalışıyor?

Virüsün hangi genlerinin virüsün zarındaki Spike proteini kodladığı bulunuyor. Spike protein kodları izole ediliyor ve milyonlarca kez kopyalanarak postacı RNA’lar oluşturuluyor. Bunlar yağ nano partikül denen moleküllerin içine paketlenip kişiye enjekte ediliyor. Hücrelerde protein makineleri olan ribozomlar var. Bunlar postacıdan gelen kodu okuyarak virüsün spike proteinin aynısını üretiyor. Spike proteinleri zararlı olmamakla birlikte bağışıklık sisteminin antikor üretmesini sağlıyor. Antikorlar kişinin korona virüsü enfeksiyonundan hasta olmasını engelliyor.


Albert Bourla kimdir?

25 yıldır Pfizer’de kariyer basamaklarını tırmanarak 2019’da şirkete CEO olan Albert Bourla, Yunanistan’ın ikinci büyük şehri olan Selanik’te doğdu. Orta sınıf ailesi Nazi işgalinden ve Holokost’tan kurtulmuştu. Ailenin kökleri İspanya’dan kovularak Osmanlı İmparatorluğuna sığınan Sefaradlara dayanıyor. Ailenin bir dalı Selanik’e yerleşirken diğer bir kolu İstanbul’a giderek ticaret devi olacak ve Burla Biraderler olarak bilinecekti.

Selanik’te kalan ailenin soyundan gelen Albert Bourla hayvanlara ve bilime olan sevgisinden yola çıkarak veteriner olmaya karar verdi. Yazları Avrupa’da tur rehberi olarak çalıştı; bir yandan da gitar çalıp şarkı söylüyordu. Aristo Üniversitesinde doktorasını tamamlayan Bourla 1993’te girdiği Pfizer’de hayvan sağlığı bölümünde çalışmaya başladı ve kariyer yolunda ailesini de yanına alarak, beş farklı ülkede sekiz şehirde yaşadı. 2014’te Manhattan’da Pfizer’in kanser ve aşı bölümünün başına geçti. 2016’da Pfizer İnovatif Sağlık Grubunun başkanlığına getirildi. 2019’da ise üç yıl COO olarak çalıştıktan sonra şirketin CEO’su olmuştu. Öngörülü oluşuyla ile bilinen Bourla, FDA onayı alınmadan yeni aşının üretimi için düğmeye basmıştı bile. Şirketin 2020 sonuna kadar 50 milyon, 2021 sonuna kadar 1,3 milyar doz aşı üretmesi bekleniyor. Bourla, ortakları Şahin ve Türeci ile iki komşu ülkeden göçmen olduklarını öğrendiklerinden beri çok yakın bir ilişki içinde olduklarını belirtiyor.

Türkiye’nin gururu çift

Bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci hayatlarını onkoloji ve enfeksiyon hastalıklarına adadı. Çift, kanserde kişiye özel immünöterapi tedavilerinde yıllar boyu öncü oldu. Korona virüsü salgını başlayınca, Şahin-Türeci ikilisi genetik kod modifikasyonu alanındaki çığır açıcı araştırmaları sayesinde dünyanın ilk etkili korona virüs aşısını geliştirdiler ve aniden ilgi odağı haline geldiler. Şahin, ocak sonunda virüsle bağlantılı ilk ölüm haberleri gelmeye başlar başlamaz şirketin tüm olanaklarını, kontrolden çıkacağını öngördüğü bu salgınla mücadeleye yöneltti. Özlem Türeci, firmanın ‘baş tıp görevlisi’ olarak aşının geliştirilmesinde büyük rol oynadı.

55 yaşındaki Şahin ve 53 yaşındaki Türeci, BioNTech’i 2008’de Almanya’nın Mainz kentinde kurdular. İki doktor kanserle mücadele eden antikorlar geliştiren Ganymed Pharmaceuticals adlı şirketlerini 2001’de kurup, 2016’da 1,4 milyar dolara satmıştı. Almanya’nın ilk 100 zengini içinde olan çift hayırseverliklerinden ve bilim ile akademiye duydukları bağlılıklarından hiç vazgeçmedi. 800’den fazla kişinin çalıştığı BioNTech’in pazar değeri bugün 21 milyar doları aştı.

İskenderun doğumlu Şahin dört yaşındayken, babasının Ford fabrikasında işçi olması üzerine Almanya’nın Cologne şehrine göç etmişti. Türk bir doktorun kızı olan Türeci ile kanser konusunda akademik kariyer yaparken tanıştılar. Düğünlerinin olduğu gün, törenden önce ve sonra çift yine araştırma laboratuvarlarında çalışıyordu. İşe bisikletle gidip gelen  ve oldukça mütevazi bir hayat süren çiftin 14 yaşında bir kızları var.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün