Bereşit-İmza

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
23 Ekim 2019 Çarşamba

Bir sanatçı bir tabloyu bitirdiğinde tablonun en köşesinde küçük bir yere imasını atar. Bu onun emeğinin bir göstergesidir. Benzer şekilde bir yazar bir kitabı bitirdiğinde imzasını belli yerde veya cümlelerde muhafaza eder. Bereşit peraşasında kainatın yaratıcısı da imzasını iki kez sözcüklerin harflerinin içine yerleştirmiştir. Bilgelerin öğretileriyle bu imzayı yaratılışın hemen başında ve bitiminde görmek mümkündür. Tanrı muhteşem eserini Kendi işareti, imzası olan bir sözcükle süsler. Rabiler “hotamo şel Akadoş Baruh U emet -  Tanrı’nın mührü ‘emet’ yani gerçektir” öğretisini bizimle paylaşırlar. Daha ilk üç sözcük olan “Bereşit bara E.loim” ifadesinde sözcüklerin son harfleri ‘emet’ sözcüğünü oluşturur. Tanrı mührünü yaratılışın sonunda da kullanır. Bu bölümün son üç sözcüğü olan “bara E.loim laasot” ifadesinin son harfleri alındığında ortaya yine bu sözcük çıkar. 
Zohar kâinatın yaratılışı gibi bir olayın neden alfabenin ilk harfi olan “alef” ile başlamadığını sorgular. Alfabenin harfleri sırayla Tanrı’nın huzuruna çıkar ve neden yaratılışın kendileri ile başlaması gerektiğini ifade ederler. Bu tartışmanın sonunda tanrı yaratılışın ‘bet’ harfi ile başlayacağını bu harfin de ‘beraha’ bereket sözcüğünün ilk harfi olduğunu bildirir. Aslında her harf ile başlayan farklı güzel sözcükler bulmak mümkündür. Ancak ‘bet’ harfinin bir özelliği daha yaratılışa bu harf ile başlamanın nedeni olabilir.

‘Bet’ arkası kapalı bir harftir. Önü açıktır. Geçmişte yaptıklarımızın elbette önemi vardır ama esas olan gelecekte ne yapacağımızdır. Teşuva kavramı bu dünyanın devamlılığını sağlar. Çünkü bu kavram olmazsa kişi hatalarından dönüp ‘bet’ harfi gibi ileriye bakamazsa hayatını devam ettiremez. Bu harf teşuva yapıp ileriye dönenlerin geleceklerinin de ne kadar açık olduğunu vurgulamaya çalışır.

Yaratılış gibi Tora da ‘emet’ üzerine yazılmıştır. Dünyada imzası ‘emet’ olan başka hiç bir kitap yoktur. Her şeyi ile gerçek olan bu kitap öğrenilir, tartışılır ama sorgulanamaz. Çünkü yazarı sorgulanamayandır. İmzası, mührü gerçek olandır. Her mükemmel eserde bir iki ufak hata bulmak mümkündür. Ancak Tora gibi bir eser bütünüyle kusursuz ve gerçektir.

İnsan yukarıda belirttiğimiz gibi kusursuz değildir ama teşuva ile kusursuz olma yolunda adımlar atar. Bunun için ona gerçek bir yol gösterici, gerçek olan bir rehber lazımdır. Bu da Tora’dan başkası olmamalıdır.

Otuz üç asrı geçen bir zaman sonra bile yine ‘Bereşit’ diyerek Tora okumaya ve öğrenmeye başlayan bizler kâinatın yaratıcısının kusursuz bilgeliğinin ışığı ile aydınlanmaya çalışırız. Bu kitabı okumak, öğrenmek, uygulamak hayatın bir parçası haline getirmek kişiyi gerçeğe daha fazla yakınlaştırır. Çünkü yazarının imzası sözcüklerde gizli ama net ve açıktır. “Emet.”

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün