ŞELAH LEHA - Sinagog ve Birliğimiz

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
29 Haziran 2016 Çarşamba

Dua sistemimiz Sinagoglarda minyan ile dua etmek üzerine kurulmuştur. Minyan kavramının kaynağı son derece ilginçtir. Bunun kaynaklarından birisini bu haftaki Şelah Leha peraşasında okuruz.  Erets Yisrael’e gönderilen on iki öncüden iki tanesi olumlu ama on tanesi olumsuz haber getirir ve kutsal topraklara giriş kırk yıl gecikir. Minyan kavramını da bu on tane öncü oluşturur. Tanrı’ya dualarımızın daha kolay ulaşması için on kişinin bir arada bu duaya iştirak etmesi gerektiğini belirtirler. Rabiler tek başına yapılan duaların mutlaka etkili olduğunu ama birlik içinde sinagogda yapılan duaların etkisinin çok farklı olduğunu öğretirler.

Topluluk için kullanılan terimlerden bir tanesi ‘tsibur’ olarak bilinir. Tsibur sözcüğünün harfleri toplumda olabilecek üç tip insana gönderme yapar. Tsadikim – dürüstler, Benonim – ortada olanlar ve Reşaim – henüz iyi bir davranış şeklini geliştirmemiş olanlar. Ancak bu topluluğun bir arada birlik içinde dua etmesi halinde duaların kabul edileceğine çok mümkün gözüyle bakılır. Hatta bilginler on öncünün bile birlik içinde birlikte dua etmeleri halinde dualarının kutsallığının çok yüksek olacağını öğretirken bu kadar olumsuz olmayan kişilerin birliğinin nasıl bir Keduşa ortaya çıkaracağını tahmin etmemizi isterler. 

Teilim 107. Mizmor bir teşekkür manzumesidir. Bu manzumenin bazı yerlerinde ters olarak yazılmış ‘nun’ harfleri vardır. Burada deniz yolculuğu sırasında bir sıkıntı anında dua edenlerin dualarının kabul edileceği yazılıdır. Bilginler bu duaların bazen de kabul edilmeyeceğini göstermek amacıyla ters ‘nun’ harflerinin eklendiğini öğrenirler. Bu tespit daha önce minyan ile yapılan duaların kabul edileceği konusundaki öğretiyle çelişir gibi görünür.

Deniz yolculuğunda bir sıkıntı anında insanların birlik içinde dua etmeleri normaldir. Çünkü bu sırada bir can tehlikesi vardır ve ortak bir şey paylaşılmaktadır. Aynı birlikten normal şartlarda söz etmek her zaman mümkün değildir. O zaman duaların kabulü için önemli bir gereklilikten söz etmek gerekir. Bu gereklilik birlik içinde olmaktır.

Sinagogda durumumuza baktığımızda basit sorunlar yüzünden bazen birliğimizin olumsuz etkilendiğini söylemek mümkündür. Bazen açık bir kapı veya klima, bazen de söylenen bir söz birliğimizi bozar hale gelmektedir. Hâlbuki duaların kabul edilmesinin en önemli şartının birlik ve beraberlik olduğunun bilincinde olan bizlerin bu bozulmaya fırsat tanımamamız gerekir. Bizleri yoldan çıkarmak isteyen ‘yetser ara’ her zaman işinin başındadır. Ona fırsat vermemek ise hepimizin görevidir.