Gazze Harekâtı konusundaki ‘GERÇEK’ gerçekler

 

Denis OJALVO Köşe Yazısı
27 Ocak 2010 Çarşamba

Herhangi bir savaşta tek bir sivilin bile ölmesi herkesi üzmelidir. Ve maalesef İsrail’in Gazze harekâtında da birçok sivil Filistinlinin ölmesi büyük bir acı vesilesi oldu ve bu gerçek başka hiçbir şekilde açıklanamaz. Üstelik bu harekâtta çocuklar da öldü. Ama bu harekâtın çıkış nedenleri ile harekât esnasında olan gerçekleri ve bugün Gazze’deki genel durumun nasıl olduğunu, tarihe doğru kayıtlar yaratma adına, tarafsızca irdelemek gerekiyor

2005 yılında, devrin İsrail Başbakanı Ariel Şaron, Filistinlilerle sürtüşme konularını azaltıp olası bir barışa zemin hazırlamak amacıyla, Gazze Şeridi’nde bulunan İsrail ordusunu ve bütün yerleşim birimlerini boşaltarak Gazze’nin %100’ünden tek taraflı olarak çekildi. Bu çekilmeye rağmen, İsrail’in Gazze yakınlarındaki 20.000 nüfuslu Sderot kentine, yıllardır gün be gün yapılan Gazze kaynaklı havan topu ve roket atışları dinmedi (2003’ten beri 9400, sadece 2008’de 3200 adet!). Sderot halkının atılan havan topu ve roketlerden korunabilmek için  sığınaklara koşma zamanı sadece 15 saniye! Bu durumda günde birkaç kere sığınaklara doluşup geceleri apartmanlarının bodrum katlarında uyumak zorunda bırakılan bu şehir sakinleri Dökme Kurşun Harekâtı’na kadar normal bir hayat  süremediler.

İsrail ordusu, uluslararası baskılar yüzünden ‘orantılı mukabele’ etmek zorunda bırakıldığından, insansız hava araçları ve helikopterlerle roket atışı yapan teroristleri avlamaya odaklandı. Bunlar ‘katlanılabilir’ sınırları aştıklarındaysa Gazze’ye sınırlı operasyonlar düzenledi. Neticede Sderot kentindeki ahali günlük hayatını çirkin bir statükonun rehinesi olarak sürdürme durumunda kaldı.

İsrail’in 2008 yılında Gazze’ye düzenlediği orta çaplı bir operasyonun ertesinde varılan ‘Tahdiya (sükûnet) dönemini müteakip, Hamas yönetimi çatışmayı tırmandırma kararı aldı. Önceleri sadece Sderot ve civarını hedef alırken, daha uzun menzilli füzeler kullanarak İsrail’de tehdit altında bulundurduğu nüfus büyüklüğünü 20.000’den (Sderot ve civarı) 1.000.000’a (Ashkelon, Ashdod ve civarı) çıkardı. Bozulan statüko İsrail hükümetini istifa etmekle operasyon yapma seçenekleri arasına sıkıştırdı. Gerisi biliniyor.

Politikacılarımız ve basınımız “İsrail Gazze’de sivil asker dinlemeden rast gele bombaladı” diyor.

Bir tek sivilin bile ölmesi herkesi üzmelidir. Ve maalesef Gazze harekâtında da birçok sivil Filistinlinin ölmesi büyük bir acı vesilesidir ve başka hiçbir şekilde açıklanamaz. Üstelik bu harekâtta çocuklar da ölmüştür.

İsrail’in hava ve kara saldırılarında yaşamlarını yitiren Gazzeliler ile ilgili rakamlar şöyledir:

İsrail Savunma Kuvvetleri’nin açıkladığı rakamlara göre 1166 kaybın 709’u Hamas örgütüyle bağlantılı polis veya silahlı kişiler (%61). ( http://en.wikipedia.org/wiki/Gaza_War )

CIA’in istatistiklerine göre Gazze’deki 0-14 yaş grubu toplam nüfusun %44,4’ü nispetinde( https://www.cia.gov/library/publications/the-world-factbook/geos/gz.html ). 0-18 yaş grubu için projeksiyon yapıldığı taktirde bulunacak oran ise %57’dir. Filistinli Al Mazen araştırma kurumunun verdiği rakamlara göre ölen 1268 kişinin 288’i çocuk (% 22,7) 103’ü ise kadın (%8) ( http://news.bbc.co.uk/2/hi/middle_east/7855070.stm )

Ayrıca, Hamas’ın sivil kayıp olarak kayda geçirdiği kişilerin önemli bir kısmının, yapılan kimlik doğrulamaları neticesinde militan oldukları gene Hamas’ın ilave yayınları temel alınarak ortaya çıkarıldı ( http://www.hosem.org.il/ye/New-species-of-militants---Civilians )

Müttefiklerin Dresden bombardımanlarında sebebiyet verdiği kayıplar

13-15 Şubat 1945 günlerinde gerçekleştirilen Dresden bombardımanlarında 24.000 ile 40.000 kişi hayatını kaybetmişti ( http://en.wikipedia.org/wiki/Bombing_of_Dresden_in_World_War_II ). 

Cenevre Konvansiyonu Kriterleri

Cenevre anlaşmaları hilafına, cephanelik ve atış noktalarının kasten cami, okul, hastane ve sivillerle meskûn evler olması kesinlik kazanmış bulunuyor. Operasyon esnasında çekilen videolarda kayda geçen ‘ikincil patlamalar’ da bunun kanıtları. Militanların gazeteci ve doktor kılığında yer değiştirdikleri, ambulansları kullandıkları ve de genel merkezlerini Şifa Hastanesi bodrumunda bulundurdukları da kesinleşti.

Hamas’ın halkla ilişkiler stratejisi

Hamas’ın stratejisi, en başından beri, uğrayacağı sivil kayıplar üzerinden İsrail’i uluslararası camia nezdinde  suçlu duruma düşürerek kınatmak üzerine kurulu. Hamas bunu sağlamak için roket atışlarını kendi çocuklarının okuduğu okulların ve hastanelerin bahçelerini kullanmaktan hiç çekinmedi. Bunlar İsrail’in insansız savaş uçakları tarafından belgelendi ve Youtube’a kadar düştü. (Ör: http://www.youtube.com/watch?v=UN9WzUc7iB0 )

‘Orantılı güç’ kullanma konusu

‘Orantılı Güç’ size saldırıda bulunan tarafı, bu tutumundan vazgeçirecek /caydıracak derecede güç kullanılmasıdır. Birisi her gün camlarınızı indiriyorsa, ‘orantılı güç’ kullanımı sizin de onun evinin (belki de olmayan) camlarını indirmeniz gerektiğine işaret etmez. Bu kişinin bir şekilde camlarınızı indirmemeye ikna edilmesi gerekir.

İsrail Gazze’de ‘Misket bombası’ kullandı iddiası

Bu iddianın doğru olmadığı kanıtlandı: 575 sayfalık Goldstone raporu ( ttp://www2.ohchr.org/english/bodies/hrcouncil/specialsession/9/docs/UNFFMGC_Report.pdf )   ‘misket bombası’nın İngilizcesi olan ‘Cluster Bomb’ veya sadece ‘cluster’ kelimesiyle tarandığı vakit 0-sıfır netice veriyor.

İsrail Gazze’de kitle imha silahı olarak ‘Fosfor bombası’ (Ahtapot) kullandı iddiası

Fosfor bombası bir kitle imha silahı değildir. Müttefik güçler hali hazırda benzer silahı Irak’ta kullanmaktalar. Bu bombanın amacı tahrip etmek değil sis perdesi yaratmaktır. Tabii, fosfor ihtiva ettiği için düştüğü yerde bulunan kişilerin zarar görmemesi mümkün değildir. Goldstone Raporu  ‘phosphorus’ ve ‘phosphorous’ kelimeleri ile tarandığında, bu bombaların ölüme sebebiyet verdiğine dair bir kayda rastlanmadı. Raporda yazılan, örneğin, “Heyet, bazı çocukların okula giderken beyaz fosfor yüzünden yaralandıklarına ilişkin raporları duymuştur” türünden muğlâk ifadelerle sınırlı kalmıştır (“The Mission heard reports that some children were injured by white phosphorus on their way to school.”) s. 353 ( http://www2.ohchr.org/english/bodies/hrcouncil/specialsession/9/docs/UNFFMGC_Report.pdf ) 

Goldstone Raporu

İsrail ordusunun savaş ahlâkı hakkında 2006 yılına kadar Afganistan’daki İngiliz kuvvetlerinin komutanlığını yapmış olan Albay Richard Kemp’in Goldstone Raporu için yapmış olduğu tanıklığın okunması (ve seyredilmesi) çok önemlidir.

“Sayın Başkan, bilgime ve tecrübeme dayanarak şunu söyleyebilirim ki, Dökme Kurşun Harekâtı esnasında İsrail Savunma Kuvvetleri, bir savaş bölgesi içindeki sivil halkın haklarının korunması için, savaşlar tarihinde herhangi bir ordunun yaptığından fazlasını yapmıştır.” (Mr. President, based on my knowledge and experience, I can say this: During Operation Cast Lead, the Israeli Defence Forces did more to safeguard the rights of civilians in a combat zone than any other army in the history of warfare.) 

Albay Kemp Gazze halkının 100.000 üzerinde telefon ikazı ve 2.000.000 ikaz broşürü ile uyarıldığına işaret ediyor. Kaynak: ( http://www.freedominion.com.pa/phpBB2/viewtopic.php?p=1421697 ) Aynı linkin içinde metne ilaveten bu tanıklığa ilişkin video kayıtlarına da ulaşılabilir: ( http://www.youtube.com/watch?v=NX6vyT8RzMo&feature=player_embedded )

“Gazze’de kıtlık var” iddiası

"Gazzelilerin 26 Kasım 2009 itibariyle durumunu gösteren Filistin menşeli ( http://www.paltoday.com/arabic/News-64161.html ) sitede bulunan resimlerden Gazze’de bir kıtlık olduğunu çıkarsamak oldukça zor."

Türk milletvekillerinin de katıldığı ‘Viva Palestina’ yardım konvoyunun katkısı

Bu konvoyun Gazze’ye götürdüğü yardımın 590 ton civarında olduğu basına yansıdı. ( http://imra.org.il/story.php3?id=46983 )

Oysa İsrail’in Gazze’deki Dökme Kurşun harekâtının bitiminden (18 Ocak 2009)

9 Ocak 2010 tarihine kadar İsrail’den Gazze’ye giren yardımın sadece yakıt/ erzak/ malzeme dökümü şöyle:

107.612 ton yakıt, 713.475 ton erzak/malzeme  (yani Viva Palestina konvoyunun ulaştırdığı yardımın 1391 misli). Erzak/ malzeme 27.695 tır tarafından taşındı (Ayda ortalama 2308; haftada 532 tır). İlaveten su arıtma ve elektrik jeneratörleri ile tedavi için Gazze’den İsrail’e girmesine müsaade edilen binlerce kişi...

Mufassal bilgi için: http://www.mfa.gov.il/MFA/Terrorism+Obstacle+to+Peace/Hamas+war+against+Israel/Increased_humanitarian_aid_Gaza_after_IDF_operation_Jan_2009.htm. 

Ezcümle, Gazze gerçekleri irdelenirken bütün bu bilgileri de kullanmakta fayda var.