Vayakel

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
27 Şubat 2008 Çarşamba

“Vayomeru el Moşe lemor: marbim aam leavi.”

Moşe’ye halk (gereğinden) fazlasını getiriyor dediler.

Altın buzağı olayı gerilerde kalmıştır. Tanrı bu hatadan dolayı Bne Yisrael’i affettiğini onlara göstermek için Mişkan inşası emrini vermiştir. Mişkan halkın bağışları ile gerçekleştirilecektir. İşte bu anda özellikle toplumun kainları harekete geçerler. Ellerindeki değerli madenleri, taşları ve kumaşları Teruma olarak getirmeye başlarlar. Bu fedakar davranışı gören erkekler de buna katılırlar. Altın buzağı için kulaklarındaki küpeleri koparırcasına veren kişiler bu sefer mitsva uğruna bağış yapmaktadırlar. Öyle bir zaman gelmiştir ki Mişkan’ı inşa edecek bilge kişiler yeterli bağışın toplandığını Moşe’ye söylemek zorunda kalırlar. Moşe Rabenu da artık teruma getirmemeleri emrini verir.

Artık halk Tanrı’nın onlara olan büyük sevgisinin farkına varmıştır. Sinay Dağı’ndan kırk gün sonra olan bu hatanın affedilmesi halkı Tanrı’ya ve O’nun emirlerine yaklaştırmıştır. Bunu göstermenin en güzel yolu da terumaların layıkı ile verilmesidir. Halk bununla da kalmaz. Sorumlular ile çalışarak Mişkan’ın dünyadaki en güzel tapınaklardan biri olmasını sağlar. Teruma ve tetsave peraşalarındaki projeler bu peraşadan itibaren de hayata geçirilir. Yir’a yani saygı ile karışık korkunun yanında ahava yani sevgi öğesi kalplerde yer etmeye başlamıştır.

Yaklaşık bir yıl önce kadar katıldığım bir dinlerarası diyalog toplantısında Tanrı korkusu yani Yir’at şamayim konusu oldukça geniş bir yer almıştı. Dinleyicilerden bir tanesi neden hep korku üzerinde durulduğunu sevginin hiç konuşulmadığını sormuştu. Bu dinleyicimize Tora’nın en temel cümlelerinden bir tanesi ile cevap vererek sevgi konusunda Yahudiliğin ne kadar hassas olduğunu kanıtlama şansına sahip olmuştum. Şema duasının hemen başındaki cümle idi bu cümle: “Veahavta et A-do-nay E-loeha behol levaveha uvhol nafşeha uvhol meodeha.” “Tanrı’yı bütün kalbinle, canınla ve varlığınla seveceksin.” Bütün varlığınla derken hem maddi hem de manevi varlığı kastetmekteyiz. Yukarıda anlattığımız teruma ile ilgili olaylar maddi varlığı gayet güzel anlatmaktadır. Rabi Akiva’nın doksan yaşında ölüme giderken söyledikleri de manevi varlığı göstermektedir. Rabi bütün hayatı boyunca insanın bütün varlığı ile nasıl Tanrı’yı seveceğini araştırdığını ve bu uğurda canını verirken bunu anlamanın mutluluğuna erdiğini ifade etmektedir.

Bu hafta Şabat Şekalim. Nisan ayını yavaş yavaş haber veren özel Şabat günlerinden biri. Bu haftadan itibaren canımızın sağlığı için vermeye başlayacağımız Şekalim ile bir kez daha toplumsal dayanışmayı gösterme şansını yakalayacağız.