Çanlar Kimin İçin Çalıyor?

ABD seçimi yaklaşırken ekonomik ajanda en önemli belirleyicilerden biri olacak. Anketlerde kim daha avantajlı durumda, son durum ne küresel piyasalarda ve ABD özelinde? Çanlar kimin için çalıyor özetle?

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
24 Haziran 2020 Çarşamba

ABD’li Ernest Hemingway 1940 yılında yazmış bu savaş romanını. Metallica aynı adla şarkı bile yapmış. Bu seferki seçim adeta savaş çanları çalar gibi. Trump son aylarda COVID-19 ve sokak hareketlerine yenilirken bir yandan Dünya Sağlık Örgütüne ve Çin’e savaş açıyordu. Kendisini Biden’a karşı zora düşürdüğünü iddia ettiği bu ikiliden ilkine para yok, ikincisine ise yine bu hafta “yolları ayırabiliriz” diyordu. Ayrıca Almanya’daki askerlerini çekeceğini söyleyip, NATO’ya “para yoksa koruma da yok” dedi. AB’ye de ticaret savaşında arada yoklama çekmiyor değil. İkinci başkanlık döneminde Çin’le ilk faz ticaret anlaşması istediği gibi gitmez veya Çin masaya kolay oturmazsa sertleşmeye devam edecektir. Zaten son tur başkanlığı olacağı için pek dert etmeyecektir. Fakat esas konu yatırımcı açısından başka. Trump’la neler olabileceği az çok belli. ABD Hazinesi’nin aşırı borçlanması (26 trilyon dolar kamu borcu, kamu borcu/GSYİH %107, bütçe açığının GSYİH oranı -%4.6 ile fena) tahvillerde bir yenileme getirebilir. Çin malum, COVID-19 sonrası bozulan, son 50 yılın en iyi makroekonomik rakamlarını tekrar ayağa kaldırmaya çalışacaktır. Piyasaya pompalanan daha fazla para ile borsalar coşacaktır. Frene basan tüketici kredileri ile kara delik öğrenci kredileri büyümeye devam edecek (Türkiye’deki kredi genişlemesi adına yine kopyala yapıştır tivitini atan IIF’den Robin Brooks hâlâ ABD kredi balonunun etkisi için cevap verecek soruma, unuttum sanmasın) çalkantılı piyasalar borsalarla neşe bulacaktır. Ayrıca fonların unicorn girişimlere akması ile ticari uzay ve dijital ekonomide yeni inovasyon dalgaları gelecektir. Tabii bunlar yeni ekstrem riskler olmaz ise.

Öte yandan, Biden’ın kampanya sitesi (Biden seçilirse) Paris İklim Anlaşması, Transpasifik Anlaşması gibi birçok Trump eserini terse çevireceğini söylüyor. Avrupa ve Batılı ülkelere baskı yapan Rusya ile ilişkileri gözden de geçirecek. Keza Ortadoğu için açık açık demese de Suudi Arabistan, Yemen başta olmak üzere daha ‘zone press’ bir yol izleyecek gibi. İsrail politikasında bir farklılık yok, barışı arayacağız, İsrail’i koruyacağız teması aynı. Keza bunlar da sitesinde yazan en makro kalemler. Makro ve küresel ekonomi adına neredeyse hiçbir şey yok kampanya sitesinde. Türkiye özelinde ise açık ve net bir şey yok. Ortadoğu’daki zone press ve Suudi çalışmaları daha çok şekillendirecek muhtemelen. Bu durumlar Trump’ın 2016 kampanya sitesinin neredeyse tam tersi. Keza sitede Trump’ın karaciğerine çalışılmış yani minority denilen hispanic, siyahi, ev kadını, LGBT, öğrenci, vb. segmentlerin sorunlarına ve COVID-19, KOBİ’ler gibi sorunlara yer verilmiş. Biden neredeyse hiç ortalarda olmadan seçimi kazanacak gibi. Nitekim Hillary gibi anketler hep açık ara önde gösteriyor. 2004 seçimleri dâhil son dört seçimi bilen IBD/TIPP Tracking Poll anketlerinde Trump COVID-19 nedeni ile ekonomik güven, hayat kalitesi gibi anketlerde düşüşte. Keza haziran başında gelen son anketle, mayısta tüm bunlara rağmen kafa kafaya olduğu, Biden’ın 3 puan gerisini düştü. Muhtemelen sokak hareketleri ile bu makas haziran anketlerinde korunacaktır. Kasıma kadarsa, rahmetli Demirel’in deyimi ile, siyasette 24 saat çok uzun bir süredir.

Belirleyici olan %3,3 seviyesinden %13,3 seviyesine zıplayan işsizlik olacaktır. Eğer FED’in son üç ayda 3 trilyon, Hazine’nin 2,3 trilyon dolar şişirdiği piyasalar sokağa, KOBİ’ye hızlıca yansırsa toparlayacaktır. Keza FED’in 26 bin üzerine atıp geri dönen Dow30 endeksine ticari finansman bonosu alım programını hemen açıklayarak attığı omuz bunun bir emaresi. Borsalar ve yatırımcılar nispeten keyifli durumda. Sermaye 2016 gibi muhtemelen yine Trump’ı destekleyecektir. Keza STK’lara ve belediyelere açılan krediler de var. Belirleyici olan ise sandık. GSYİH’sı son çeyrekte %5 daralan ABD hâlâ Çin’e 300 milyar dolar açık veriyor, kümüle dış ticaret açığı ise 829 milyar dolar. NAFTA ile nispeten dengeli bir dış ticaret ilişkisi var. Döviz rezervi bir aylık dış ticaret açığını bile karşılamıyor. Ama aynı dönemde Çin %9,8 ve AB %3,6 daralmış. Ticari uzay ve uzay güçleri ile yeni soğuk savaşın startını veren Trump için bakalım önünde poz verdiği şapelin çanı nasıl çalacak? Biden seçilirse ve Trump’ın izlerini silecekse bu belirli belirsizlik yatırımcılara veya yatırımcılardan neler çalacak?

 

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün