Holokost döneminde “Yiğit Kadınlar”

Bronislava Kristopaviciene, 1888’de Belarus’taki Kublichi Köyünde doğdu.

Sara YANAROCAK Kavram
15 Ocak 2020 Çarşamba

Litvanya’ya taşındı. Kovno’ya yerleşti ve hayatının geri kalanında orada yaşadı. Litvanyalı bir ordu görevlisi olan kocası Povilas Kristopavicius, 1940’ta Sovyet yetkilileri tarafından tutuklandı ve bir Sibirya kampında öldü. Genç oğlu ile yalnız kalan Bronislava, yıllarca çalıştığı yerel hastanelerden birinde, tıbbi hemşire olarak görev aldı.

1944 baharında Bronislava, genç kızlık soyadı Sneider olan Zinaida Levin adlı Yahudi bir genç kadınla yakın bir ilişki kurdu. Savaştan önce tanıştığı bu genç kadın, 1941 yılında, kocası Grigorly Levin ve ailesi ile birlikte, Kovno’daki gettoya hapsedildi. Eylül 1941’de Zinaida bebeği Anita’yı orada dünyaya getirdi. Zorlu yaşam koşullarına, bebek bakımı imkanlarının bulunmamasına ve sürekli aç olmalarına rağmen, aile bebek Anita’yı güvende tutmayı başarıyordu. Küçük kızın konuşmaları ve kahkahaları onların hayata tutunmalarına yardım ediyordu. 27-28 Mart 1944’te gettoda başlatılan “Çocuklar Aksiyonu” sırasında Anita’yı sakladılar ve aile acilen dışarıda çocuğu koruyacak bir aile aramaya başladı.

Zinaida’nın yakın dostu olan Bronislava, ona Anita konusunda yardımcı olmayı kabul etti. Bir akşam gettoya  bir Yahudi işçi tugayıyla birlikte girdi ve ertesi sabah da aynı şekilde ayrıldı. Artık yürümeye başlayan Anita’yı hafif bir ilaçla uyutarak bir patates çuvalına koydu ve çuvalı sırtına atarak gettodan dışarı çıktı. Çocuk bir süre Bronislava ile şehir dışında, kadının arkadaşlarının yanında kaldı, zamanla ona alıştı ve anadilinde konuşmaya başladı. Yaz aylarında Anita’nın, Bronislava’nın yetim akrabası olarak tanıtıldığı, iyiliksever kadının şehirdeki dairesine geri döndüler.

Bronislava, Anita’nın annesine, gettoya gönderdiği bir notta, çocuğun iyi olduğu ve Kovno’ya geri döndükleri konusunda onu bilgilendirdi. Temmuz 1944 tarihinde getto artık tamamen boşaltılmaya başladığı zaman, Zinaida gettodan kaçarak arkadaşının evine sığındı. Ayrıca soyadları Kasimov olan diğer bir Yahudi çift de onunla birlikte Bronislava’nın evinde saklanmaya başlamışlardı. 1 Ağustos 1944 tarihinde, Rus Kızıl Ordu, Kovno’yu Almanlardan temizleyince hepsi de hayatta kalmayı başarmışlardı. Küçük Anita’nın babası Grigory Levin ve dedesi Josef Sneider, Dachau Konsantrasyon Kampına götürülmüş ve orada yaşamlarını yitirmişlerdi. Anneanne Sterla Sneider ise, Estonya’daki Salaspils Kampında katledilmişti.

Savaştan sonra Zinaida, ikinci defa evlendi.Yeni eş, 5 yaşına gelmiş olan Anita’yı evlat edindi. Çocuğa geçmişi anlatmamayı tercih ederek, çocuğun biyolojik babasından asla söz edilmedi. Zinaida, Anita ve yeni babası Vilnius’a yerleştiler. Bronislava ile olan yakın ilişkilerini daima sürdürdüler. Özellikle, Bronislava’nın biricik oğlunun trajik bir şekilde, Nasyonalist anarşistler tarafından öldürüldüğü sıralarda, her zaman onunla birlikte oldular. Bronislava Kristopaviciene, 1969 yılında 81 yaşındayken vefat etti. Anita Friedberg ve ailesi onun hatırasını her gün onu sevgiyle anarak canlı tuttular.

25 Aralık 2006 tarihinde, Kudüs’teki Holokost Müzesi  Yad Vaşem, Bronislava Kristopaviciene’nin cesaretini ve kahramanlığını öğrendiği zaman onu “Uluslararası Dürüst” unvanı ile onurlandırdı.

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün