2019 Oscarlarına damgasını vuranlar

Tüm sinema dünyasının merakla beklediği 91. Oscar Ödülleri sahiplerini buldu. Bazı kategorilerde favorilerin, bazılarında ise sürprizlerin kazandığı Oscarlar, birçok ilke de sahne oldu.

Kültür
27 Şubat 2019 Çarşamba

Birçoklarının favorisi olan ‘Roma’ filminin Oscar tarihinde hem En İyi Film hem Yabancı Dilde En İyi Film Ödüllerini alan ilk film olması bekleniyordu. Ancak ‘Green Book’, En İyi Film Oscar’ını kucaklayarak oyunu bozdu ve beklentileri boşa çıkardı.

Kardeşi Bobby ile yaptığı sulu komedileriyle tanınan yönetmen, yapımcı ve yazar Peter Farrelly, kariyerinin ilk ciddi konulu filmi ‘Green Book’ ile En İyi Orijinal Senaryo Oscar’ını da kazandı. Geceye damgasını vuran filmin üçüncü ödülünü En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında, Müslüman asıllı Mahershala Ali aldı.

Oscar tarihinde aynı yıl hem yönetmen hem görüntü yönetmeni dallarında aday olan ilk sanatçı Alfonso Cuaron oldu. Cuaron bu adaylıkların ikisini de ödüle çevirebildi. 

Meksika’nın Yabancı Dilde En İyi Film Dalında ilk Oscar’ını alan ‘Roma’ geceden toplam üç ödülle ayrıldı. En İyi Yönetmen seçilen Alfonso Cuaron bu yılki iki (En İyi Yönetmen ve En İyi Sinematografi) Oscar’ıyla kariyerindeki Oscar sayısını dörde çıkardı.

İlk yayınlandığında Netflix yapımı olması sebebiyle sinemalarda izlenip izlenemeyeceği çokça tartışılan ve platformun ilk kez vizyon konusunda geri adım atmasına vesile olan Roma, bu yıl Akademi Ödülleri’nin de en büyük favorilerindendi. Film, yönetmenin 1960-1970’lerde Meksiko’da büyüdüğü yıllarda yaşanan olaylara dayanıyor. Siyah-beyaz olarak çekilen film, şehrin Roma mahallesinde kişisel, sosyal ve politik çekişmelerin yaşandığı bir dönemde, bir ailenin dengesini koruma çalışmalarına odaklanıyor. Roma, aynı zamanda şehrin Yahudi mahallesi. Meksika Yahudi yaşamının merkezi olan mahalle, özellikle 1920’li yıllardan itibaren Suriye asıllı Yahudiler tarafından oluşturulmuştu. Ancak 1970’lere gelindiğinde bölgedeki suç oranının artması ve ekonomik zorluklar nedeniyle Yahudi nüfus, Roma’yı terk etmeye başladı.

Hollywood’un kızgın çocuğu Spike Lee, kariyerinin ilk ödülünü En İyi Uyarlama Senaryo Dalında, ‘Karanlıkta Karşı Karşıya / Blackkklansman’ ile 62 yaşında aldı. Spike Lee’nin evvelden dört Oscar adaylığı bulunuyordu. Irkçılığın tavan yaptığı 70’li yıllarda yaşanmış bir olaydan yola çıkan film, Amerika’da günümüzde de süren ırkçılığı gözler önüne seriyor. Blackkklansman, 70’li yıllarda Clorado Springs’de Ku Klux Klan örgütüne sızmayı başaran zenci polis Ron Stallworth (John Davis Washington) ile Yahudi meslektaşı Flip Zimmerman’ın (Adam Driver), beş ay süren inanılmaz macerasını anlatıyor. Oscar töreninde filmi tanıtmak üzere sahneye Barbra Streisand çağrıldı. Streisand ayakta alkışlanan konuşmasında filmin gerçeklerden yola çıktığını ve bugünlerde gerçeklerin ne kadar değerli olduğunun altını çizerken kendisi gibi Brooklynli dostu Lee’den tezahürat aldı.

 

İsrailli yönetmenden ırkçılık filmi ödül kazandı

İsrailli Yönetmen Guy Nattiv’in ‘Skin’ adlı filmi Kısa Film Dalında Oscar kazandı. Teşekkür konuşmasında büyükanne ve babasının Holokost kurtulanı olduğunu belirten Nattiv, “Büyükanne ve babamın Holokost sırasında maruz kaldığı bağnazlığı, günümüzde Avrupa ve Amerika’da her gün görür olduk. Bu film, eğitim hakkında; çocuğunuza daha iyi bir yol olduğunu göstermeniz hakkında” dedi. Film, ufak bir kasabada, siyahi bir adamın markette beyaz bir çocuğa gülümsemesinin ardından, ortaya çıkan çete savaşını konu alıyor. Nattiv, filmi kendisi gibi İsrailli olan Sharon Maymon ile birlikte kaleme almış. İsrail’de doğup büyüyen ikili artık Los Angeles’de yaşıyor. Guy Nattiv, 20 dakikalık filmi, aynı isimle, uzun bir filme de çevirdi.

Oscarlarda en çok adaylığı bulunan filmlerden biri de ‘Black Panther’ idi. En İyi Film dahil yedi adaylığı bulunan film, En İyi Film Müziği, En İyi Prodüksiyon Tasarımı, En İyi Kostüm Tasarımı Ödüllerinin sahibi oldu. Yahudi asıllı Stan Lee ve Jack Kirby (doğumları Stanley Lieber ve Jacob Kurtzberg)’nin yarattığı Marvel Comics’in ikonik karakteri Black Panther, Marvel Stüdyolarının ön plana çıkardığı ilk siyahi karakter.

Oscar notları

λ Los Angeles’taki Dolby Tiyatrosunda düzenlenen 91. Oscar Ödül Töreni 30 yıldır ilk kez sunucusuz yapıldı. Sunucu olarak belirlenen Kevin Hart, sosyal medyada homofobik paylaşımları nedeniyle tepki görmüş ve görevden alınmıştı.

λ Gecede en fazla ödülü alan film (Erkek Oyuncu, Kurgu, Ses Miksajı, Ses Kurgusu) Bohemian Rhapsody olsa da, öne çıkan filmlerin üçer ödülle Green Book, Roma ve teknik kategorilerde tarih yazan Black Panther olduğunu söylemek mümkün.

Üç yıl üst üste Oscar’a aday gösterilen tek aktris olan Glenn Close bu yılki yedinci adaylığından da eli boş ayrıldı.

Favori filmlerden, ‘Saray’ın Gözdesi/ The Favorite’ on adaylığından sadece birini ödüle çevirebildi. Zamanında temizlikçi olarak çalıştığını belirten İngiliz aktris Olivia Colman, En İyi Kadın Oyuncusu Ödülünün sahibi oldu.

λ En İyi Şarkı Ödülü ‘Shallow’ parçasıyla Yahudi söz yazarı DJ Mark Ronson, Andrew Rossomando, Andrew Wyatt ve aynı zamanda şarkıyı seslendiren Lady Gaga’nın oldu.

‘Mary Poppins Returns,’ filminin Oscar adayı şarkısını gecede sahneye ‘Yüce Bayan M!’ şeklinde anons edilen Bette Midler tarafından seslendirildi. ‘The Place Where Lost Things Go’ şarkısının bestecisi ve yazarı Yahudi kardeşler Richard and Robert Sherman’dı. 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün