Türk Musevi Cemaati’nden bir ilk: Müzede ‘Afterwork’

Geçtiğimiz hafta Perşembe akşamı Türk Musevi Cemaati Generation Next Grubu öncülüğünde ve 500. Yıl Vakfı Müzesi işbirliğinde bir ilki gerçekleştirerek 140’ı aşkın gencin katılımıyla 343 yıllık Zülfaris Sinagogu’nda unutulmaz bir akşam yaşadılar

Mois GABAY Toplum
19 Mart 2014 Çarşamba

MÜZE’YE FARKLI BİR DOKUNUŞ, GENÇLİK AŞISI!  

Generation Next ekibi kasım ayında gerçekleştirdikleri ve yaklaşık 80 gencin katıldığı ‘afterwork’ etkinliğinden sonra bu kez daha evvel denenmemiş bir konseptle tarihi bir sinagogu bambaşka bir yüzle 20-35 yaş arası gençlerin tanıtımına açtılar. 19.30-23.30 arası süren etkinlikte amaç bir yandan gençlerin hoş bir müzik ile iş çıkışı stres atmalarını sağlarken aynı anda da Karaköy’ün merkezinde yıllardır hırdavatçılar, elektrikçiler arasında gizli kalmış bu hazineyi detaylı tanımalarını sağlamaktı. Faaliyet akşamı müzeyi normalde yakından tanıyanların bile gözlerini kamaştıran bir atmosfere bürünen Zülfaris Sinagogu otantik bir ortamda yukarıdan yansıtılan ışık oyunları ile daha kapıdan girerken herkesi büyülemekteydi. Organizasyonun kusursuz gerçekleşmesi için Generation Next ekibi tamamı profesyonel bir teknik destek almıştı. Gecenin ses, ışık organizasyonunu üstlenen ‘Tektekçi’ mekânın dokusunu kaybetmeden mistik bir havaya sokulması için önceden bir çalışma yapmıştı. Ziyafet konusunda da titiz davranan ekip, içki ikramlarını Tektekçi’den, şarapları Denet Gıda’dan ve atıştırmalık lezzetleri de Barınyurt’tan getirtmişti. Müze yönetimi ise, mekânın tüm iç ışıklarını iptal edip, iç vitrinleri aydınlatarak loş ortamda tüm sergi galerilerinin daha ilgi çekici bir hal almasını sağladılar. Müzede devam etmekte olan “Osmanlı Yahudi Kıyafetleri Sergisi” de o akşama özel uzatılmıştı. Girişte mumlar ile aydınlatılan holün ardından Zülfaris Sinagogu geçmişten gelen mimari zenginliği ve tüm ihtişamı ile sizi karşılamaktaydı. Alışılmışın dışında misafirler Teva bölümüne yaklaştıklarında bir köşede Tektekçi barını diğer köşede de birazdan başlayacak partiye hazırlık yapan DJ standını görür görmez ilk şaşkınlığı yaşamaktaydılar. Neve Şalom’daki konserlerden alışık olduğumuz ses ve ışık sisteminin bir benzerinin müzede de kurulması ile mekân adeta yeniden hayat bulmuştu. Müzenin iç mekânının giydirilmesi de Beyoğlu Tom Tom sokaktaki dekorasyonuna uygun olarak eğlence deneyiminin en keyifli halini yansıtan “Tektekçi” tarafından hazırlanmıştı. Renk renk tabureler, titizlikle hazırlanan servis personeline, Barınyurt’un birbirinden çeşitli ve lezzetli atıştırmalıkları da eklenince geriye sadece o mekâna hayat verecek davetliler kalmıştı. Son olarak arada sigara içmeye veya hava almaya çıkacaklar düşünülerek dış mekândaki duvara Türk Yahudileri tarihinden görselleri anlatan bir belgesel film de projeksiyonla yansıtılmıştı.

‘AMACI’ OLAN DOĞRU PLANLANMIŞ BİR GECE 

Müzede afterwork etkinliğine gösterilen yoğun ilgi ve katılım Müze ve Generation Next Ekibi kadar cemaat yönetimini de sevindirdi. Gençlerin bir yandan bilinmeyen değerlerimize gösterdikleri yakın ilgi ve müzede geçirdikleri keyifli saatler bundan sonraki faaliyetler için de şimdiden çalışma ihtiyacını doğurdu. Generation Next Ekibi “kaybolmakta olan değerlerimize ve tarihimize sahip çıkalım” mottosu ile hız kesmeden yeni ve özgün projeler üstünde çalışmaktalar. Müze ve Generation Next’in ortak faaliyeti bir kez daha her iki ekibin de biraz taviz vererek ve risk alarak denenmemişi başarması açısından da mutluluk vericiydi. Tarihi mekânlarımızı doldurduğumuz nice etkinliklere… 

“TEVA’YA HİÇ BU KADAR YAKIN DANS ETMEMİŞTİK!”

Saatler 19.30’u gösterdiğinde genç profesyoneller Karaköy Meydanı’ndan ara sokaklarda turlayıp mekânı zar zor da bulsalar müzeye akmaya başlamışlardı. Önceleri ufak sayılarla müzeyi yavaş yavaş dolduran gençler, saat 20.30’u gösterdiğinde girişte kuyruk oluşturmuşlardı. Kapıdaki birikme uzaktan bakıldığında Karaköy’de yeni bir trend mekanın açılışı hissini vermekteydi. Bu sıralarda da içerdeki kalabalığın artması ve misafirlerin izin isteyerek sıkışık bir şekilde öne ilerlemeleri arzu edilen samimi ortamı sağlamıştı. Kimi gençler loş ışığa ve müziğe aldırış etmeyip müzeyi keşfetmeye çalışırken kimileri de ön taraflarda birazdan başlayacak ikramları beklemekteydiler. Farklı gençlik gruplarına yapılan duyurular sonuç vermiş, farklı farklı hatta bazıları dernek faaliyetlerine aşina olmayan simalar, 140’ı aşkın genç müzik eşliğinde keyifli bir sohbet ortamına dalmışlardı. Saat 21.00’de Amerika’dan gelen misafirlerin de mekâna varması ile birlikte DJ ekibi yavaş tempodan gittikçe parti atmosferine yakışan hareketli parçaları çalmaya başladılar. Aynı esnada da Tektekçi ekibi, eşsiz lezzetlerini kimi zaman deney tüpleri, reçel şişeleri, şırıngalar bazen de klasik shot bardaklarında misafirlere büyük kovalarda sunmaktaydılar. İkramlardan daha fazla alabilmek için gittikçe önlere ilerleyen gençler Teva’ya gittikçe daha da yaklaşmaktaydılar. Bu sırada “Bu sene sanki ikinci kez Simha Tora Bayramı’nı kutluyoruz. Teva’ya hiç bu kadar yakın dans etmemiştik” gibi esprilerde kulaktan kulağa dolaşmaktaydı. Kısa bir süre sonra DJ’in hareketli parçalara ağırlık vermesi ve ışıkların da kulüp havasına geçmesi ile gençler kendilerini 343 yıllık bir sinagogda danslar eşliğinde bir Purim partisinde buldular. Genç profesyonellerin işten gelecekleri düşünülerek de geceye renk katmak ve Purim’i hatırlatmak amacı ile süs şapkalar, gözlük gibi aksesuarlar da önceden dağıtılmıştı. Çoğu genç bir taraftan gündemi konuşup tartışırlarken, bir taraftan hiç susmayan müzik performansı ile unutulmaz bir gece yaşadılar. Saatler 23.15’i gösterip müzik performansı sona erdiğinde de davetliler mekânı terk etmeyip açılan ışıklar ile birlikte müzenin sergilerini tek tek gezmeye devam ettiler. Misafirler arasından mekâna ilişkin sorular sorulması, anneannem burada evlenmişti gibi hatıraların canlanması ve sergilenen objeler hakkında yaptıkları tartışmalar ise akşamın en büyük kazanımı ve asıl amacıydı. Bazı misafirlerin sözlü aktardıkları olumlu geri dönüşler ve müze şeref defterine yazdıkları

cümleler ise doğru planlanmış gecenin organizasyon ekibi açısından en keyif verici anlarıydı.        

DAVETLİLERDEN KISA KISA

*** Çok güzel bir müze, çok güzel bir akşam

Güneş Mitrani - Harun Esentürk

*** Anne ve babaannelerimizin evlendiği bu kutsal mekânı gezmek paha biçilemez.

Sami Habib 

*** Hiç tanımadığım kişilerle tanışmak, çok uzun zamandır görmediğim kişileri görmek adına da çok güzel bir organizasyondu.

Süzet Anjel