Ekstrem risklerin ekonomik ve finansal etkileri

Coronavirüs, SARS, MERS, Ebola, Zika gibi virüsler haberlerde sıkça yer aldı. Belli ki sonuncu olmayacak Coronavirüs. Bugünlerde ülkemizde kızamığın arttığı haberlerini sıkça duyuyoruz. Depremler, yangınlar, iklim değişikliği, eriyen buzullar, füzeler, terör derken geriye herhalde bir tek uzaylılar kaldı.

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
29 Ocak 2020 Çarşamba

Coronavirüs bu haber yayınlandığında dünyada Çin başta olmak üzere 100’ün üzerinde can aldı. Ağustos 2018’de hortlayan Ebola şu ana kadar Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2.200’den fazla can almış. Yine WHO’ya göre dünyada gripten yılda 290 bin ila 600 bin kişi ölüyor. Bu perspektiften bakınca Coronavirüs için endişelenmeye gerek yok. Ancak SARS ve MERS etkileri düşünüldüğünde Uzakdoğu ekonomilerini çok hızlı etkiliyor. Nitekim bu hafta Asya borsaları virüsün etkileri ile kıpkırmızı açıldı ve bu küresel piyasalara yansımaya başladı. Dan Brown’un Inferno’sunda dünya nüfusunu kontrol etmek isteyen bir TED konuşmacısı iş insanı sıtma virüsünü bir terör saldırısı ile İstanbul’da Yerebatan Sarnıcı üzerinden dünyaya yaymak istemektedir. Film dememek lazım. Aşı karşıtı aileler nedeni ile Türkiye’de kızamık vakaları şu anda beş kat arttı, kızamık aşısı yaptırmayan ailelerin sayısı ülkemizde 23 bine ulaştı.

Dronlar ile terör saldırısı Aramco ile zirve yaparken, araba ile uçak ile yapılanlarla dünya yeni saldırı çeşitleri görmeye başladı. Olmaz olmaz derken Kaliforniya’da ve Avustralya’da söndürülemeyen yangınların aylarca sürdüğünü gördük. Ocak 2020 ise yılın zor geçeceğinin bir göstergesi değildir umarız. Elazığ’da kaybettiğimiz vatandaşlarımız için üzülürken aslında deprem ülkesinde yaşadığımız gerçeğini hep unuttuğumuzu bir kez daha hatırladık. Yıla ABD-İran füze savaşı ile başlarken şimdi üzerine Coronavirüs karantinaları gelmeye başladı.

Tower Watson firması yaklaşık on yıldır ekstrem riskler ve sıralaması üzerine bir rapor yayınlıyor. Yukarıda saydığımız başlıklar bunlardan bazıları. Pandemik, nükleer savaş, kapitalizmin çökmesi, finansal sistemin dağılması, dünyada göktaşı çarpması, uzaylı istilası gibi başka riskler de var listede. Bunlara İstanbul Ekolü olarak World Wide Web’in çökmesi, merkez bankalarının batması gibi başlıkları da eklersek ekonomik ve finansal olarak etkileri ve sonuçları çok büyük ancak olasılığı düşük bu riskler için artık regülatörlerin bir çalışma başlatması gerektiğini iddia etmek zor olmayacaktır.

Başta sermaye yeterlilik rasyoları olmak üzere küresel finansal sisteme ve ülke ekonomilerine etkilerini ölçmek ilk başta anlamsız ve gereksiz gelebilir ama sahi güneş sistemimizde su olmayan bir cisim kaldı mı? Ya varlarsa

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün