Yahudilerden özür dileyen radikal terörist

Yahudiler ve komplo teorileri Jason Walters’in bir zamanlar kafasından hiç çıkmıyordu.

Dünya
15 Haziran 2018 Cuma

2004 Yılında Hollanda’nın en tehlikeli Radikal Müslüman terör örgütünün hücresi basıldığında Walters, polise  el bombası atmış ardından yapılan kapsamlı operasyonda tutuklanarak cezaevine konmuştu. O zamanlar Walter’ın kafasına göre, onu yargılayacak mahkemeden çıkacak karar Tel Aviv’den dikte ediliyordu. 

Walters’ın üyesi olduğu radikal örgüt Hofstad, 2004 yılında Theo Van Gogh’u, yaptığı filmde  İslam’ı eleştirdiği için öldürmüştü. Bisikleti ile işine giderken katledilen Van Gogh’un hedef alınmasının sebebi bazı Müslümanların kadınlara olan davranışını eleştirmiş olması idi.

Bugün 33 yaşında üniversite mezunu  olan ve 8 yıl hapis yattıktan sonra 2013 yılında tahliye olan Walters, Hollanda’nın en önemli Yahudi yayın kuruluşlarından NIW’den Genel Yayın Yönetmeni Esther Voet’e konuştu.

Söyleşide Yahudiler hakkında inandığı komplo teorileri ve Yahudi hedeflerine karşı giriştiği şiddet eylemlerinden dolayı özür dileyen Walters, İsrail’in var olma hakkını da tanıdığını belirtti. 

Walters Hollandalı Müslüman bir kadınla Amerikalı bir askerin oğlu olarak dünyaya gelmiş ve sonradan radikalleştirilmişti. Ancak hapishanedeki yoğun eğitim, öğretim programlarının ardından Walters tekrardan gerçek dünyaya dönmeyi başardı. 

Walters radikal bir teröristin beyninin nasıl çalıştıını şöyle betimliyor: “Sabahtan akşama beyniniz yıkanıyor. Dünya görüşünüz onlar tarafından belirleniyor. Artık bir fikrinizin kendi düşüncenizin olması söz konusu olamıyor. Din sizi adeta yeniden tanımlıyor ve siz tüm düşüncelerinizi ona göre uyarlamak zorundasınız. Yahudilerden nefret etmek  içinizde yaratılan bu yeni kimliğin en önemli parçası. ‘Yahudiler şeytanlığın dünyadaki sözcüsü’. İsrail’in yeniden kurulmuş olması ise onların toplu halde yok edilmesi için bize verilmiş bir yol. Neredeyse dünyadaki tüm kötülüklerin kaynağını Yahudiler olarak tarif ediyor bu sapık düşünce.” 

Ancak 13 yaşından itibaren radikalleşen  Walter’ın hapishanede okuduğu kitaplar onun dünyayı yeniden keşfetme isteğini arttırmış.  Başlangıçta Batı Medeniyetinin zayıflıklarını araştırmak için okuduğu pozitif bilimi savunan kitaplar, bir süre sonra onu yekten değiştirmiş.  Bugün Hollanda’nın aydın,  Müslüman inançlı  bir genci olan Walters, Hollanda’nın en prestijli okullarından biri olan Leiden Üniversitesinden mezun. Walters’ın master tezinin konusu  ise ‘Radikalleşme ve bu hastalığı nasıl engelleriz’. 

Attığı el bombasının yaraladığı dört polis memurundan dan da özür dilemiş olan Walters, Yahudi gazetesine şunları da belirtmekten çekinmedi: “Hayatımda yaptığım hatalardan dolayı büyük bir suçluluk duyuyorum. İyi ve kötüyü karıştırmış biri olarak meğer yanlış taraftaymışım.”

Radikalizme nasıl çözüm bulunur sorusuna ise Walters ekonomiyi işaret ederek  cevap veriyor: “Bu sorun kolayca çözülecek bir sorun değil. Radikallerden bir anda değişmelerini istemek, yılların solcularından çok dindar adamlar çıkarmak gibi pratik olmayan bir düşünce.  Çünkü radikalleşme klinik bir olay değil; yaşamını sürdürmek için,  var olmak için son  bir çare.”