Mischa Maisky’e…

46. İstanbul Müzik Festivalinin ‘Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ bu kez Mischa Maisky’e.

Rubi ASA Sanat
16 Mayıs 2018 Çarşamba

İstanbul Müzik Festivali, 40 yılı aşkın bir süredir İstanbul ve Türkiye’de klasik müziğin geniş kitlelerce sevilip paylaşılmasına ve müzik sevgisinin gelecek nesillere de aktarılmasında önemli bir rol üstleniyor. İstanbul Müzik Festivalinin yıllar boyu ağırladığı konukları arasında New York Filarmoni, Berlin Filarmoni, Viyana Filarmoni, Royal Concertgebouw Orkestrası, Orchestre de Paris, Filarmonica della Scala, Simon Bolivar Senfoni Orkestrası gibi uluslararası saygınlıkları zirve yapmış topluluklar olduğu gibi konuk ettiği sanatçı ve şefler de festivalin standardı hakkında müzikseverleri daima tatmin etti. Bunlardan bir kısmının, Pierre Boulez, Kurt Masur, Lorin Maazel, Zubin Mehta, Simon Rattle, Daniel Barenboim, Christoph Eschenbach, Valery Gergiev, Gustavo Dudamel ve William Christie gibi usta isimlerin olduğu festival, heyetinin bu organizasyonlarındaki seçimlerinin titizliği ile kendini gösterdi.

İstanbul Kültür Sanat Vakfının düzenlediği, İstanbul Festivalleri, 1973’ten bu yana kesintisiz devam etmekte. Irk, etnik köken, din veya inanç ayrımı gözetmeksizin tüm toplumlar ve kültürler için müziğin evrensel boyutunu anlatmaya, konuklarını bu dünyanın içine çekmeğe devam ediyor.

46. İstanbul Müzik Festivali bu sene 23 Mayıs – 12 Haziran tarihleri arasında muhtelif sahneler ve mekânlarda etkinliğini sürdürerek izleyicileriyle buluşacak.

La Scala Filarmoni Orkestrası, mezzosoprano Joyce DiDonato ve Mischa Maisky, Güher ve Süher Pekinel gibi dünyanın önde gelen sanatçıları bu festivalin özel projelerine konuk olacaklar.

46. yılına giren İstanbul Müzik Festivali, bu yıl ‘Aile Bağları’ temasını edindiği ayrıntılı ve geniş bir perspektifle müzikseverlerin karşısına çıkıyor.

Aile Bağları temasıyla ele alınan proje; aslında sanatın ailedeki çekirdek olgusu ile paylaşımının genetik kodlarını önümüze serecek adeta. Mischa Maisky ile çocukları Lily ve Sascha, Güher ve Süher Pekinel, Skride Quartet’in kardeş üyeleri Lauma ve Baiba Skride, Kudsi Erguner ve oğlu, Ferhan ve Ferzan Önder gibi sanatın önde gelen isimleri bunlardan bazıları.

Mekân olarak, Aya İrini Müzesi, Kapalıçarşı, Sirkeci Garı, Rahmi Koç Müzesi, birçok sinagog ve kilise, bu etkinliklere ev sahipliği yapacak.

Festivalin yıllar boyu süren geleneksel özelliklerinden biri de Yaşam Boyu Başarı Ödülü verilmesi. Bu sene bu prestijli ödül, ülkemizi birçok kez ziyaret etmiş, nice konserlere ve resitallere katılmış, hatta geçen sene kızı ile gelerek izleyenlerini hayran bırakmış bir sanatçıya, Mischa Maisky’e verilecek.

Maisky günümüzde Rostropovich ve Piatigorsky’nin varisi olarak anılıyor. Kendine has yorumlarıyla tüm dünyada beğeni kazanan sanatçı, Deutsche Grammophon etiketi altında dünyanın en önemli orkestralarıyla 35’in üzerinde albüm kaydetti. Pek çok kez Grammy’e aday gösterilen Maisky’nin albümleri sayısız ödül aldı.

Festival, bu sene Maisky’i iki konserde birden ağırlayacak. Maisky ilk konserini Franz Liszt Oda Orkestrasıyla, 2 Haziran Cumartesi günü Aya İrini Müzesinde gerçekleştirecek ve sanatçıya konser öncesinde Yaşam Boyu Başarı Ödülü verilecek.

Bu ödülün geçmiş senelerde, Daniel Barenboim’e (2009), Gidon Kremer’e (2011), Zubin Mehta’ya (2014), Murray Perahia’ya (2016), Phillip Galss’a (2017) verildiğini de hatırlatmak isterim.

Festivalin bu yıl  ‘Aile Bağları’ temasına uygun olarak Misha Maisky, kızı Lily ve oğlu Sascha’yla birlikte Maisky Kesişmeleri başlıklı konserini sunacak. 

Kaçırılmaması gerekenler

İstanbul Müzik Festivalinin en son 2009 yılında ağırladığı dünyanın en önde gelen orkestralarından La Scala Filarmoni Orkestrası, Şef Daniel Harding yönetiminde ve Grammy ödüllü piyanist Daniil Trifonov eşliğinde müzikseverlerle buluşacak.

Paris Orkestrasının daimi şefliğine getirilen Daniel Harding’in şefliğinde, çağımızın en önemli genç piyanistlerinden, 2016’da Gramophone Yılın Sanatçısı, 2017’de ECHO Klasik Ödülü ve 2018 yılı başında da Grammy alan Daniil Trifonov’un solist olacağı La Scala konseri Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında gerçekleştirilecek.

46. İstanbul Müzik Festivalinin bir diğer önemli konuğu ise olağanüstü mezzosoprano sesiyle ve Verdi repertuarlarıyla ünlenen Joyce DiDonato’nun projesi ‘Savaşta ve Barışta’ Türkiye’de ilk kez dinleyicilerle buluşacak ve konser öncesinde Barış İçin Müzik Korosu, Aya İrini avlusunda konsere gelen dinleyicileri karşılayacak.

Festivalin Müzik Rotası adıyla yayımlanan programında ve Kapalıçarşı’da gerçekleştirilecek ‘İstanbul’un Ezgileri’ konserinde İbranice ninniler, Süryanice ilahiler, Sefarad şarkıları, Yunan ve Ermeni türküleri ile Türk Sanat Müziği’nin en güzel örnekleri seslendirilecek. Kanun virtüözü Hakan Güngör’ün festivale özel oluşturduğu bu projeye, UNESCO barış elçisi, ney üstadı Kudsi Erguner ve oğlu Selman Erguner, büyük viyola ve gamba ustası Jordi Savall’ın oğlu Ferran Savall solist olarak katılacaklar.

Ayrıca festivalde Konsere Doğru Etkinlikleri kapsamında yazar Mario Levi ‘İstanbul’u Anlayabilmek’ başlıklı bir konuşma gerçekleştirecek.

Yine bir başka etkinlik başlığı -Müzik Rotası- bu yıl müzikseverleri Galata-Karaköy hattında İstanbul’un saklı güzelliklerini keşfedecekleri bir müzik yolculuğuna çıkaracak. Müzik Rotasının bu yılki durakları olan İtalyan Sinagogu, St. Georg Kilisesi, Sen Piyer Kilisesi ve Aşkenaz Sinagogu olacak ve konserlerde her mekânın tinselliğine uygun seçilen repertuvarlar sunulacak.

46. İstanbul Festivali Pekinel Kardeşlerin yine Aile Bağları konseptini gerçekleştirecek olan İngiliz Oda Orkestrası ile vereceği konser ile son bulacak.