HAYE SARA : Yaşama anlam katmak

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
23 Ekim 2013 Çarşamba

Herkes çok iyi bilir ki yaşam insana verilmiş güzel bir hediyedir. Günlerden saatlere hatta dakikalara kadar yaşamımızın her bir anı çok önemlidir. Kişi yaşamının her anı için gelecek dünyada hesap vermeye davet edilecektir. Boşa harcanan, havaya giden her an için verilecek bir hesabımızın olması gerekir. Bilgeler olası daha önceki yaşamlarımızda bile boşa harcanan zamanlarımızın olmaması için Tanrı’ya dua etmenin gerekli olduğunu bizlere öğretmektedirler. İyov kitabının 7/18. pasuğunda sözü edilen “Ve onu her sabah incelersin, her dakika kontrol edersin onu” cümlesi Gemara Masehet Roş Aşana 16/A’da şu şekilde açıklanmaktadır:

Rabi Yose şöyle der: İnsan her gün yargılanır. Pasukta söylendiği gibi “Ve onu her sabah incelersin.” Rabi Natan şöyle der: İnsan her an yargılanır. Pasukta söylendiği gibi: “Her dakika kontrol edersin onu.” Sürekli görünen bu yargı son derece katı bir tutum içindedir. Tora öğreniminden alıkonan her an mutlaka hesap verilmesi gereken bir an olarak öğretilmektedir. İyov’daki pasuk şöyle devam etmektedir: “ Beni tükürüğümü yutacak kadar(lık bir süre için bile) bırakmazsın (7/19). Bu kadar kısa bir süre Tora ihmali bile göz adı edilmemektedir.

Zaman gerçekten boşa harcanmayacak kadar büyük bir değere sahiptir. Birçok insan zaman kaybını maddi anlamda bir kayba benzetir ve “vaktin nakit” olduğunu ifade eder. Ancak zaman aslında yaşamın ta kendisidir. O zamanın kaybı boşa akıp giden bir yaşamdan başka bir şey değildir.

Rav Yaakov Hillel kitabında güzel bir öykü anlatır: Saygıdeğer bir Rav bir cemaate lider olması için davet edilir. Doğal olarak geniş bir tur atar ve bilgilendirilir. Sıra mezarlığa geldiğinde oldukça ilginç bir görüntüye rastlar. Bu kasabada insanların öldükleri yaş çok erkendir. Onlu ve yirmili yaşlarda vefat edenlerin sayısı çok ama çok fazladır. Bunun üzerine Rabi görevi kabul edemeyeceğini bildirerek bu kasabadan bir an evvel çıkmak ister. Cemaat liderleri bu durumun farkına varırlar ve Rabi’ye bir açıklama yaparlar. “Öncelikle size daha önce bu konuda bilgi vermediğimiz için özür dileriz. Bu kasabada da insanlar normal bir yaşam süresine sahiptirler. Ancak burada bir geleneğimiz vardır. Herkes Tanrı’ya hizmet ettikleri süreyi kapsayan bir defter tutar. Yapılan TeŞla zamanlarını, mitsva için harcadıkları zamanı, Tora dersi aldıkları zamanı kaydederler. Biri vefat ettiği zaman bu zamanlar toplanır. Mezar taşına yazılan yaş bu zamandır.

Hafets Hayim hakkında ömrünün son yıllarında geçen bir olay anlatılır: Rabi bir keresinde kapalı bir kapının ardında oturup saatlerce acı acı ağlar. Öğrencileri doksanlı yaşlardaki bu büyük Rabi’nin neden ağladığını anlayamazlar. Kendisi bunu şöyle açıklar. “Yaşamım boyunca zamanımla ne yaptığımın bir hesabını tuttum. Geriye baktığımda hesabını veremediğim tam on iki saat olduğunu görüyorum. Yaşamın on iki saati kayıp ve bu saatler nereye kayboldu?

Bu öyküleri okuyunca her birimizin yaşadığı ama boşa giden zamanları hakkında şöyle bir düşünmesi gerektiği sanırım çok da abartılı bir ifade olmaz.

“Uzun günler ve yıllar boyunca yaşamak.” Hele bir de sağlıklı olursa ne güzel bir beraha diye hepimiz düşünürüz. Mişle 3/2’de yer alan “çünkü gün uzunluğu yaşam yılları ve barış eklenecektir sana” cümlesi bu berahanın kaynağıdır aslında. Burada uzun yıllar uzun bir yaşamı kast eder. Uzun günler acaba bizlere neyi ifade etmektedir?

Avraam’ın yaşamı bu soruya verilecek yanıtı barındırır. Bizlere hem günler hem de yıllar bahşedilmiştir. Günlerimizi Tora ve mitsvalarla dolduracak olursak o zaman yıllarımız bütün ve kusursuz olur. Her bir dakika bizler için bir hazine olabilir. Bu dakikalar uzun, dolu dolu günleri oluşturur. Avraam’ın yaşamının her günü mitsvalar ve ebedi başarılarla yüklüdür. Bu şekilde tam olarak uzundur. Hem günleri hem de yılları.

Şimdi de kendimize bakalım. Ne kadar zamanımızı Tora ve mitsvot ile dolu olarak geçiriyoruz? Ne kadar zamanımızı da boş ve anlamsız işlerle geçirmekteyiz? Hayata bir anlam katabilmek ve günleri dolu dolu yaşayabilmek için günlerimizin her bir dakikasını Tora ve mitsvalarla dolu geçirmemiz gereklidir.