Futbol kulübünden öte kulüpler

Vedat LEVENT Köşe Yazısı
22 Haziran 2011 Çarşamba

Barcelona Spor Kulübü’ne Barcelonalılar “Mes que un club” yani “Bir kulüpten öte” diyorlar. Neden?

Politik sebepler illa ki bu sloganın önemli sebeplerinden biri. Ancak bir de kulübün fiziksel modelini incelememiz gerekiyor. Barcelona; futbol, basketbol, hentbol, hokey ve futsal alanlarında aktif olarak faaliyet gösteriyor. Basketbolda bu sene de dahil olmak üzere tam on altı şampiyonluğu var. Yine bu sene de dahil olmak üzere 22 kere İspanya Kupası’nı kaldırmış. Ayrıca dört tane de Avrupa Şampiyonluğu bulunuyor. Yine hentbolda bu sene de dahil olmak üzere on sekiz lig, on üç de Avrupa Şampiyonluğu bulunuyor. Hokeyde 23 lig, on dokuz Avrupa Kupası, futsal da is yeni başlayan ligde üç şampiyonluğu bulunuyor.

Real Madrid ise futbol dışında sadece basketbolda var. Ancak bu dalda da oldukça başarılı. Tam 30 lig şampiyonluğu, 22 kupa şampiyonluğu ve 13 Avrupa şampiyonluğu bulunuyor.

Dünyanın en büyük iki kulübü, varlık gösterdikleri diğer spor dallarında da oldukça başarılılar. Sadece futbol değil farklı dallarda da dünyaya açılıyorlar.

Barcelona ve Real Madrid türünde diğer spor dallarını da başarıyla kucaklayan kulüp sayısı Avrupa’da enteresandır, bir elin parmaklarını geçmez.  Valencia, CSKA Moskova, Partizan Belgrad, Olimpiakos, Panathinaikos…

Peki ya bizim kulüpler? İşte size birkaç örnek…

Fenerbahçe; futbol, voleybol, basketbol, yelken, yüzme, kürek, masa tenisi, atletizm ve boksta mücadele veriyor.

Galatasaray; futbol, basketbol, voleybol, yüzme, kürek, sutopu, yelken ve atletizmde mücadele veriyor.

Beşiktaş; futbol, basketbol, voleybol, hentbol, atletizm, boks, briç, güreş ve bedensel engelli basketbol alanlarında yarışıyor.

Trabzonspor; futbol, basketbol, yüzme, atıcılık, judo ve atletizm dallarında faaliyet gösteriyor.

Bursaspor, futbol, voleybol, güreş, atletizm ve tenis alanlarında, Ankaragücü futbol, basketbol voleybol ve Gençlerbirliği futbol, basketbol ve bowling alanlarında faaliyet gösteriyor.

Görüldüğü üzere bizim kulüplerimiz, yapı itibariyle kuruldukları günden itibaren ait oldukları kentin tüm spor aktivitelerini içermek üzere şekillendirilmişler. Bu açıdan hem zengin bir spor anlayışına hem de sporcu altyapısına sahip olmuşlar.

Ancak ekonomik sıkıntılar, futbol dışındaki spor dallarının gelişimini olumsuz yönde etkilemiş.

Yine de futbola verilen aşırı önem konusunda eleştirdiğimiz spor kulüplerimiz sportif anlayış bakımından Avrupa’nın önemli kulüplerine açıkça fark atmaktadır.

Bu bağlamda sportif yaşamına jimnastik ile başlayan ülkemizin ilk spor kulübü Beşiktaş’ın Başkanı Yıldırım Demirören’in sadece futbol başarısına endeksli yönetim anlayışını üzülerek takip ediyoruz. Demirören, sponsor bulamazlarsa amatör branşlara yatırım yapmayacaklarını söyledi. Günümüz ekonomisinde sponsor önemli. Ancak adında ‘J’ harfi bulunan Beşiktaş’ın bu spor dallarını devam ettirmesi de önemli. Dolayısıyla bu açıklamayı yapmamak gerekirdi. Bir futbolcuyu izlerken ayrılan zamanı amatör sporlar için sponsor bulmaya da ayırmaları gerekirdi diye düşünüyorum.

Paranın dünyasında çok romantik bir düşünce yapısı diyenleriniz olabilir. Ancak Fenerbahçe’nin bu sene beşi bir yerde yaptığı göz önünde bulundurulursa Beşiktaş’ın sadece futbol yatırımıyla taraftarın gözünü boyama düşüncesi, uzun dönemde bu kulübün diğerlerinin oldukça gerisinde kalmasına sebep olacaktır.