Fogelstein`in kapisinda kutsandilar...

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
9 Ocak 2008 Çarşamba

Geçtiğimiz Cumartesi gecesi İş Sanat’ta ‘Vertigo & The Diamonds’ Grubu’nun dans gösterisi sona erdiğinde, tıklım tıklım dolu olan salonda alkışların ardı arkası kesilmedi.
Vertigo; kurucusu Noa Wertheim ile 2005’te İsrail Kültür ve Eğitim Bakanlığı tarafından “En İyi Koreograf ve Grup Ödülü” alan bir modern dans topluluğu.
Baş dönmesi anlamına gelen ‘Vertigo’ o gece sahnedeki olağanüstü performansıyla gerçekten izleyenlerin başını döndürdü. ‘İnsan Aşkının Gücü’ başlıklı gösteride; aşk, insan, kadın/erkek ilişkileri ve evliliğe dair birçok sembol vardı. Wertheim: “Tevrat bize aile kurup, çocuk yapmamızı söyler. Ancak, çağımız insanları, kadınları böyle yaşamıyor. Aşkın ne olduğunu soruyorum. Geleneklerimize ne olduğunu soruyorum. Öyle veya böyle olmalıdır, demiyorum. Sadece modern hayatın sonuçlarını sahneye taşıyorum” diyor. (R. Altaras / Şalom 14 Mart)
The Diamonds Rock Grubu da Vertigo’ya müzikleriyle eşlik etti.
Alkışlar kesildiğinde Kültür Ataşesi Batia Keinan’ı kutlamak gerektiğini düşünürken, ikinci sırada oturan ve ertesi gün ‘bir düğün sahnesi’nde yerine alması gereken bir ikiliyi ‘nitelikli’ bir şaşkınlıkla seyrettim.
* * *
Pazar günü gökyüzü masmavi, güneş pırıl pırıl. Tam Ada havasıydı. Ama bu kez iç çekmedim. Zira, beni ‘bu köşe’de bir başıma bırakan Robert ile sevgili Meri Schild’in oğulları Percy’nin düğün töreni vardı. Percy aynı zamanda arkadaşım; uzun süre planlı bir şekilde gazetede ekonomi sayfasını götürdükten sonra, planlı programlı yoğun iş yaşamı ile uğraş veriyor. Arada sırada da, Fransızca mesajlaşmayı sürdürüyoruz. Gelin adayımız Rivka ise oğlumun arkadaşı. Kısaca, düğün dernek her taraftan!
* * *
Aşkenaz Sinagogu’na inen sokak çok romantik bir yoldur. İbadethaneye gidenler çoğunlukla ya el ele yürürler, ya da biri öbürünün koluna girer. Parke taşlar otantiktir ama, gene de dikkatli olmakta yarar var.
Keşke her Sefarad’a bir Aşkenaz düşseydi de, bu güzel sinagogda daha fazla düğün yaşansaydı. Geleneğin her türlüsü güzeldir. Yeter ki, düğün olsun.
İki büklüm aşağı sarkmış, Hupa’nın, balkonun etrafındaki çiçeklerin güzelliği ve müziğin ritmi ile aynı zamanda damadın girişini izlerken, “umarım bu kadar duanın arasında bu balkon çökmez” diye  içimden geçirdim.
Anne, baba ellerinde birer mum ve ortalarında damat olmak üzere kalabalığın arasında Teva’ya doğru ilerlediler. Geçmiş zamanlarda Aşkenaz düğünleri gece vakti, bolluğu ve çokluğu simgeleyen yıldızların altında yapılırdı. Mumlar da karanlık ortamı aydınlatmada kullanılırdı. Günümüzde ise, mumlar bu geleneğin bir yansıması olarak devam ediyor. Diğer bir açıklaması ise; Tanrı Sina Dağı’nda On Emir’i verirken çakan şimşek ve alevlerle özdeşleştirilmesidir.
* * *
Percy’nin üst kata çıkıp Rivka’nın yanına gelişi, ‘Rahel’in yerine Setula’ olayı değildir. Bunu da bir sonraki Aşkenaz düğünü sonrası anlatırım.
Sonuçta; güzel bir düğüne tanık olduk. Büyükannelerin ve büyükbabanın orada bulunmasından ayrı bir mutluluk duyduk.
Rivka ve Percy; İş Sanat’ta izlediğimiz ‘Vertigo’ güzel bir gösteriydi. Sizin payınıza düşen kısmı, geleneklere uygun mutlu bir yaşam sürdürmek.
* * *
Eşimle, gerçekten ‘Vertigo’ gibi bir hafta sonu yaşadık. Önce Ortodoks, sonra laik, ardından da geleneksel bir cuma, cumartesi, pazar. Çeşitliliğin her zaman gerekli olduğunu savundum. Başınızın dönmesi ‘ara sıra’ iyidir.