Pinehas TANRI’NIN İMZASI Ş.ALOM

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
4 Temmuz 2018 Çarşamba

Bu hafta okuduğumuz Pinehas peraşası geçen hafta okunan Balak peraşasının özellikle son kısmının devamı gibidir. Bu bölümde zina günahını işleyen bir liderden söz edilir. Zimri ben Salu, Şimon kabilesinin lideri olarak Midyan prensesi Kozbi bat Tsur ile ilişkiye girer. Bunu halkın gözü önünde açıkça gerçekleştirir. Bu durum Tanrı’yı kızdırır. Bu günah Tanrı’nın öfkesini alevlendiren bir günah olarak bilinir. Bu gerçek de Bilam tarafından bilinmektedir. Dolayısı ile Bilam bu günahın işlenmesi için gerekli adımları atmıştır. Bu felakette yirmi dört bin kişi hayatını kaybeder. Pinehas duruma müdahale eder ve ikisini de öldürür. Gemara, Pinehas’ın buna müdahale etmemesi durumunda ölümlerin daha da artabileceğini ifade eder. Balak peraşası bu anlatımla sona ererken Pinehas peraşası Pinehas’ın ödülü ile anlatımına başlar. Aaron Akohen’in torunu, Elazar Akohen’in oğlu olan Pinehas Tanrı’nın öfkesini dindirmeyi başarmış ve Tanrı Bene Yisrael’i yok etmemiştir. Bu yüzden kendisine Tanrı’nın akdi veya işareti olan Ş.alom verilmiştir.

Anlatım olarak zor olmasa da burada önemli gizli anlamlar vardır. Ramban bu durumun yani dua ile karar değişikliğinin nasıl meydana geldiğini sorgular. Bir kişinin fikrini değiştirmesi kolaydır ama Tanrı’nın kararını değiştirmesi nasıl mümkün olabilir? Ramban’ın bu karmaşık sorusuna yanıt ararken Baal Şem Tov tarafından kazandırılan bir öğreti durumu daha da karışık hale getirir. Baal Şem Tov Tanrı’nın kararının değişmediğini sadece yazılı kararın harflerinin değiştiğini öğretir. Kişi dua etmek sureti ile olumsuz olan yargının harflerinin değiştirilmesini sağlayarak durumu olumlu hale getirebilir. Haham Baruh bununla ilgili bir öykü anlatır.

Bir eve misafir olan bir rabi Şabat akşamı Kiduş sonrasında babanın çocuklarına beraha vermesini izlemektedir. Baba normalden farklı bir şekilde “elu veelu nisrafin bevet adeşen – o ve o küllerine kadar yakılacaklardır” diyen bir pasuğu beraha olarak çocuklarına verir. Rabi şok içindedir ve babadan berahayı değiştirmesini ister. Baba bu konuda rabiyi dinler. Gece rabinin rüyasına giren tsadikler rabiyi eleştirir. Nasıl okunduğunun önemi olmadığını aslında babanın tertemiz kalp ve duygularla çocuklarına büyük bir beraha verdiğini öğrenir. Rabi ertesi sabah durumu düzeltir.

Tanrı bir karar verdiği zaman bunu ya mürekkeple (bazı görüşlere göre kül ile) ya da kanla imzalar. İmza eğer kanla atıldıysa değişiklik imkân dışıdır. Ama mürekkep veya kül ile atılmışsa değişiklik olabilir. Nitekim Megilat Ester’de Aman, Yahudileri imha planında “leabedam – yok etmek” ifadesini kullanır. Mordehay’ın sürekli dua ettiğini gören Eliyau Anavi korkacak bir şey olmadığını bu sözcüğün “Lo bedam – kanla değil” şeklinde okunduğunu öğretir. Bu örnekleri çoğalmak mümkündür.

Rabenu Bahye Hovot Alevavot adlı kitabında etik öğretilere yer verir. Rabi bir kişinin kapılacağı en büyük günahın kibir olduğunun altını çizer. Eğer bir kişi “hiç günahım yok” diyorsa gurura kapıldığından aslında en büyük yanlışı yapmaktadır. Pasuk Aaron Akohen için “verabim meşiv meavon – birçoklarını hatadan döndüren” ifadesini kullanmaktadır. Aaron konuşarak ikna yoluyla insanları hatalarından döndürebilmiştir. “Avon – günah” sözcüğü ile “anav – alçakgönüllü” sözcüğünün yazılışları aynıdır. Baal Şem Tov’un öğretisine göre Aaron kişileri günahkâr ve kibirli insanlardan tevazu sahibi ve teşuva yapmış insanlara döndürebilmiştir. “Eşiv meavon – günahtan çevirdi” derken aslında ‘avon’ sözcüğünü ‘anav’ haline getirilmesini sağlamıştır.

Şitim’de meydana gelen olayda Tanrı halka kızgındır. Pinehas “eşiv et hamati – öfkemi çevirdi” şeklinde tanımlanan kişidir. Bizler her Berit Mila sonrasında okuduğumuz berahada “aşer hatam bivsarenu beot berit kodeş – vücudumuza kutsal bir akit gibi imza koyan” ifadesine yer veririz. Yahudilikte vücudumuz sadece fiziksel bir araç değil aksine kutsal bir koruyucu gibidir ve neşamayı bir kılıf gibi sarmaktadır. Eğer bu imzanın olduğu Berit yeri kirli bir kişi ile temas ederse o zaman imzanın harfleri değişmekte aynı harflerden müteşekkil olan öfke onun yerine geçmektedir. İşte Pinehas bu öfkeyi “hamati” ifadesini yaptığı ile “hotami – imzam” haline çevirmeyi başarmıştır.

 

 

—————————————————————————————