Sağlıklı bronzlaşmanın püf noktaları

Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte bronz bir ten, ışıldayan bir cilt herkesin hayali ama şu da bir gerçek ki deri ne kadar bronzlaşmış ise o kadar hasar almış anlamına gelir. Peki, sağlıklı bronzlaşmak mümkün mü? Ve bunun için güneşle ilişkileri nasıl ayarlamak gerekli?

Sağlık
27 Temmuz 2016 Çarşamba

Uz. Dr. Mustafa Arıca*

Kıştan yaza girerken havaların ısınması ile birlikte hepimizin keyfi ve enerjisi yükselir. Ayrıca güneş, deride bulunan D vitamini öncüsü bir maddeyi aktif D vitaminine dönüştürür. D vitamini vücuttaki kalsiyum dengesini ve kemik gelişmesini sağladığından, özellikle çocuk ve yaşlılar için ölçülü olmak koşuluyla güneş banyoları yararlıdır. Bazı deri hastalıklarına, örneğin sedef hastalığına da güneş ışınlarının yararı olmaktadır. Çok basit önlemlerle sağlıklı bronzlaşma sağlanabilir.

Güneş ışınlarının çok dik geldiği saat 11.00- 15.00 arası güneşe çıkmamak,

Güneş altındayken siperlikli şapka takmak, güneş gözlüğü kullanmak, mümkün olduğunca açık renk ve ince kıyafetler giymek,

Güneş koruyucu olarak 50 ya da daha üstünde koruma sağlayan güneş kremi seçmek,

Gün içinde havuza, denize girip çıktıkça güneş koruyucuyu tekrar uygulamak,

Tatile çıkmadan önce en doğru yol bir dermatoloğa başvurup gerekli tavsiyeleri alarak hareket etmek gerekir.

Kozmetik mağazalarından ya da alışveriş merkezlerinden sadece stand görevlisinin önerisi ile güneş koruyucu almak yerine dermatoloğun yönlendiği eczane ürünlerini kullanmak daha sağlıklıdır.

Kokusuz, parfümsüz ve 50 ya da daha fazla koruma faktörlü ürünler seçilmelidir.

  Hızlı bronzlaşmak için cildinize kakao, havuç, zeytinyağı ve kola sürmeyin! Kakao yağı, havuç yağı, kola, zeytinyağı gibi ürünler kullanan hanımlar ileriki yıllarda ciltlerinin erken yaşlanması, kalıcı lekelenmeler ve hatta deri kanseri risklerini artırarak kötü bir fatura ile karşılaşabilir.

Havuç tüketmek bronzlaşmaya yardımcı

Havuçta bulunan karoten, melanositlerin çoğalmasını hızlandırır. Güneş ışınlarının çok dik gelmediği saatlerde güneşlenip havuç yemek ya da havuç suyu içmek cilde istenen görünümün kazandırılmasına yardımcı olabilir.

 Bol su içmeyi ihmal etmeyin

 Cildimiz önemli bir toksin atma yoludur. Vücudumuz yabancı maddelerle, zararlı atıklarla dolduğunda diğer boşaltım kanalları zorlanır ve vücudumuz bu atıkları cildimiz yoluyla, ter ile dışarı atmaya çalışır. Bu durum da ciltte çeşitli hastalıkların baş göstermesine neden olabilir. Yaşla birlikte deri giderek nem oranını ve esnekliğini kaybeder. Bunu çok ucuz ve çok sağlıklı bir şekilde çözecek tek şey bol su içmektir. Bol su içmekle derinin hem nem oranı artar hem de su yolu ile çok sayıda toksin atılarak cildimiz parlak, diri ve genç kalır.

Günde an az iki litre su içerek hücreleri temizlemek, dolgunlaştırmak ve kırışıklıkları azaltmak mümkündür. Kahve, çay ve meyve suyu gibi farklı sıvı gıdalar tüketmek ise cildin su ihtiyacını karşılamaz.

*Or-Ahayim Hastanesi Dermatoloji Uzmanı