Kuzey Kore’ye dikkat

Alber NASİ Köşe Yazısı
1 Haziran 2016 Çarşamba

Irak ordusu Felluce’ye girdi. Rusya ve ABD Rakka’nın IŞİD’den alınması için ortak hareket ediyorlar.

Irak’ta ve Suriye’de oluşan güç boşluğundan yararlanarak kendine bir yer edinmeye çalışan IŞİD şu anda büyük güçlerin en önemli hedefi konumunda. Gelirleri Rusya’nın operasyonları ve düşen petrol fiyatlarıyla iyice gerileyen IŞİD, köşeye sıkışmış gibi görünüyor. Tüm bu olumsuzluklar sonucunda IŞİD halen destek bulsa dahi amatör teröristler yani yabancı cihatçılar için eski cazibesini kaybetmiş gibi görünüyor.

Şu anda dünyanın en önemli konusu Irak gibi görünse de Asya’nın diğer ucunda patlamaya hazır bir bomba her geçen gün daha da tehlikeli hale geliyor. Babasının ölümüyle devlet başkanı olan Kim Jong’un Kuzey Kore’yi daha da sıkı bir rejim altına soktuğu ve deyim yerindeyse ülkenin tamamını açık cezaevi kıvamına soktuğu bilinen bir gerçek.

Son senelerde nükleer reaktörü ve başarısız bomba denemeleriyle sık sık gündeme gelen Kuzey Kore’nin Japonya’yı vuracak nitelikte bombayı deneme programına alması Japonya’yı da alarm durumuna geçirdi. Kuzey Kore’nin elinde nükleer füzesi olduğu kabul edilirse, endişelenmesi gereken tek ülke Japonya olmasa gerek. Ancak görevi verasetten alan genç liderin pek dengeli kararlar verdiği de söylenemez.

İran’la bir şekilde anlaşma zemini yaratmayı başaran ve sistemi bir nebze de olsa kontrol altına almasını bilen ABD ve BM, Kuzey Kore’ye yeterince eğilememiş olsa gerek ki ekonomik ambargodan başka bu ülkeye herhangi bir yaptırım uygulayamıyor. Bu arada sabrı taşan bir Japonya’nın savaşa girmesi gerçekten öngörülemeyen sonuçlar ortaya çıkarabilir.

Kuzey Kore’nin provokatif hareketleri tüm dünyayı rahatsız ediyor. İnsan yoğunluğunun son derece yüksek olduğu bölgede özellikle nükleer silah kullanılmasının demografik, ekonomik ve siyasi sonuçlarını kestirmek imkânsız. Dünya ekonomisinde önemli paya sahip olan Japonya ve Güney Kore’nin hemen yanı başında olan Kuzey Kore’ye karşı nükleer silah kullanılabilir mi? Bu ihtimal bile tüyler ürpertici. Kasım sonunda seçilecek olan yeni ABD başkanının somut bir Kuzey Kore politikası geliştirmesi şart gibi görünüyor.

IŞİD ve Kuzey Kore tüm dünyayı tehdit ederken, Türkiye için kara bir haber Almanya’dan geldi. Almanya Parlamentosu, 1915 yılında Anadolu’da gerçekleşen olayları Ermeni soykırımı olarak nitelendirdi. Bu durum iki ülke ilişkilerini bozma riski taşıyor. Gerçi bu konu son derece hassas olmakla beraber Türkiye’nin senelerdir bir türlü çözemediği Kürt konusu ile birlikte iki konudan biri.

Diğer yandan Almanya’nın bu konuyu tam vize serbestisinin tartışıldığı günlerde gündeme getirmesi de son derece anlamlı bir mesaj iletiyor. Besbelli restleşmenin sonucu olarak gündeme gelmiş, suni gündem oluşturmaya yönelik hamlelerden biri. Bu sırada kötü giden Rusya ve Türkiye ilişkileri çok şaşırtıcı olmayan bir şekilde Avrupa’nın işine yaramış gibi görünüyor. Türkiye’ye gelen Rus turist sayısında yüzde 70’lere varan bir düşüş yaşanırken özellikle Rus turistler Yunanistan ve İspanya’ya akın ediyor. Türkiye kadar ucuz olmasa da Rusya’nın kendi vatandaşlarına uyguladığı baskı Rusları Avrupa’da tatil yapmaya zorluyor. Türkiye adına on milyarlarca dolarlık kayıp ister istemez Avrupa’nın hanesine artı yazıyor.