Bu hafta ağımıza takılanlar

Bu yaz başında sevdiğim Yahudi bir arkadaşım ailesiyle birlikte Türkiye’yi terk etti... Büyükada’daki evini sattı, buradaki işini kapattı, çocuklarıyla birlikte İsrail’e yerleşti... Bu topraklarda doğup büyümesine, 50 yıldır İstanbul’da yaşamasına rağmen... Neden? Çünkü tedirgin olduğu, çünkü korktuğu için... Çocuklarının bu ülkede mutlu ve huzurlu olamayacağını düşündüğü için... Siyaset konuşmuyorum, bunun AKP iktidarıyla, yüzde 50’yle falan doğrudan ilgisi yok... Kültür kumaşımızın, hoşgörümüzün, birlikte yaşama nosyonlarımızın ağır yara almasıyla ilgisi var... Sokakta, apartmanda, mahallede, işyerinde bizden olmayana bakış açımızın hoyratça olmasıyla ilgisi var... CENGİZ SEMERCİOĞLU - HÜRRİYET

İzak BARON Diğer
18 Kasım 2015 Çarşamba
  • BU YAZ BAŞINDA SEVDİĞİM YAHUDİ BİR ARKADAŞIM AİLESİYLE BİRLİKTE TÜRKİYE’Yİ TERK ETTİ...

Anthony Bourdain, İstanbul’daki bir Ermeni esnafa “Ermenilerin Türkiye’deki geleceğini nasıl görüyorsunuz” diye soruyor...

Ermeni vatandaşımız da, “Yakında işler böyle giderse bu ülkede hiçbir Ermeni genci kalmaz, hepsi bu ülkeyi terk eder” diyor...

Serra Yılmaz’ın sözlerini değil, asıl tartışmamız gereken bu...

Bu yaz başında sevdiğim Yahudi bir arkadaşım ailesiyle birlikte Türkiye’yi terk etti... Büyükada’daki evini sattı, buradaki işini kapattı, çocuklarıyla birlikte İsrail’e yerleşti... Bu topraklarda doğup büyümesine, 50 yıldır İstanbul’da yaşamasına rağmen... Neden?

Çünkü tedirgin olduğu, çünkü korktuğu için...

Çocuklarının bu ülkede mutlu ve huzurlu olamayacağını düşündüğü için...

Siyaset konuşmuyorum, bunun AKP iktidarıyla, yüzde 50’yle falan doğrudan ilgisi yok...

Kültür kumaşımızın, hoşgörümüzün, birlikte yaşama nosyonlarımızın ağır yara almasıyla ilgisi var... Sokakta, apartmanda, mahallede, işyerinde bizden olmayana bakış açımızın hoyratça olmasıyla ilgisi var...

Ama boş verin bunları, Serra Yılmaz’ı dövmek en kolayı...

Cengiz Semercioğlu

http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/cengiz-semercioglu_105/serra-yilmazi-degil-ermeni-esnafin-sozlerini-tartisalim_40012313#

 

  • RUSYA SÜPER GÜÇ GİBİ DAVRANARAK ÇOK DAHA KÜÇÜK VE ZAYIF BİR ÜLKE OLAN İSRAİL’E HADDİNİ BİLDİRMEK İSTEYEBİLİR. BÖYLESİ BİR GELİŞME, ORTA DOĞU’NUN KANLI SATRANÇ TAHTASINDA OTURAN TÜM OYUNCULARA HODRİ MEYDAN DEMEK OLUR

İsrail ve Rusya arasındaki temaslarda taraflar “sürtüşme olasılığını azaltacak” bir formül bulmaya odaklandı. Hedef, iki tarafın “asgari koordinasyon yaparak menfaatlerini azami derecede gerçekleştirmesi” idi. Başka bir deyişle burada ayrıntılı olmayan, anında gerçekleşmeyen, operasyonel olmayan “kibar” bir koordinasyondan söz ediyoruz. Haritada bölüşüp işaretlenen bölgeler, saldırıdan yarım saat önce telefonla haber vermeler yok. Kıdemli bir İsrailli askeri kaynak “Gökyüzü büyük, herkese yer var.” diyor. Ancak iki taraf da İsrail ve Rus hava kuvvetleri arasında menfaat çatışması olduğunun farkında. Ayrıca arada bazı mayın tarlaları da var.

İsrail’de cevabı arınan en önemli soru şu: Putin Suriye’ye ne kadar yatırım yapmak ister? Suriye’deki büyük vakumun içine çekilir mi yoksa az çok şu anki durumla mı yetinir? Çok üst düzey bir İsrailli asker, birkaç hafta önce adının gizli kalması kaydıyla yaptığı değerlendirmede “Suriye’nin Rusya için bir Vietnam’a dönüşmesi ciddi bir ihtimal” demişti. Düşünmek için biraz duraksadıktan sonra da eklemişti: “Aslında Vietnam örneğine bile gerek yok. Rusya’nın Afganistan olayı var. Radikal İslam’ın ne olduğunu çok iyi biliyorlar.”

Putin’in menfaatleri İsrail savunma teşkilatının olmasını arzuladığı pek çok şeye ters düşüyor. İsrail, Tahran’dan Şam ve Beyrut’a uzanan Şii şer eksenini hem kendisi hem bölge için birinci tehdit olarak görmeye devam ediyor. Dolayısıyla Putin’in İran’la birlikte hareket ederek Suriye savaşındaki dengeyi değiştirme çabası İsrail’in güvenlik gereksinimlerini zedeliyor.

Öte yandan İsrail’de şimdilik kimse aşırı telaşa kapılmış değil. İsrail’de İran Devrim Muhafızları’nın son iki haftada İslam Devleti’ne (İD) karşı ağır yenilgiler yaşadığı konuşuluyor. Neticede Rus müdahalesi savaş sahasında eşitliği sağlamakla, bu kanlı açmazı dondurmakla kalabilir. Böylesi bir sonuç İsrail tarafından olumlu görülür.

Şöyle ya da böyle Afrika savanalarında birbirini kollayan o iki aslan, oyunun hava kurallarını belirmek için uğraşmaya devam ediyor. Rusya’nın Suriye hava sahasının büyük bölümünü uçuşa yasak bölge ilan etmesi, bu bölgeyi korumak için Suriye açıklarına S-300 uçaksavar füze bataryaları yerleştirmesi İsrail’in dışladığı bir ihtimal değil. Böyle bir gelişme resmen duyurulmadan da yaşanabilir. İsrail hava kuvvetleri bir gün bazı bölgelerin S-300 koruması altında olduğunu öğrenebilir.

İki taraf birbirine meydan okur mu? Böyle bir durum yaşanırsa oyunun kuralları yeniden belirlenir. Rusya süper güç gibi davranarak çok daha küçük ve zayıf bir ülke olan İsrail’e haddini bildirmek isteyebilir. Böylesi bir gelişme, Orta Doğu’nun kanlı satranç tahtasında oturan tüm oyunculara hodri meydan demek olur.

Mevcut değerlendirmelere göre böyle bir senaryonun gerçekleşmesi ihtimali düşük. Putin’in 1 Kasım akşamı itibarıyla birinci önceliği, 31 Ekim’de Sina Yarımadasında düşen Rus yolcu uçağının gizemini çözmek. Hemen hemen herkes, yani İD dışında herkes, olayın bir İD saldırısı olmamasını umuyor.

Ben Caspit

http://www.al-monitor.com/pulse/tr/originals/2015/11/lions-israel-russia-vladimir-putin-syria-fire-border.html#ixzz3rV2iC1iG

 

  • “TERÖRÜN DİNİ, IRKI, SOYU, OLMAZ ZATEN. GEÇEN GÜN BİR BEYEFENDİ ‘BİZİM DİNİMİZ ASLINDA BÖYLE DEĞİL, ACINIZI BİZ DE PAYLAŞIYORUZ’ DİYEREK ÜZÜNTÜSÜNÜ PAYLAŞTI. OYSA BÖYLE BİR AÇIKLAMA YAPMALARINA BİLE GEREK YOK...”

Riva Hayim: Benim aklımda antisemitizmin karşısında durup mikrofonlar karşısında konuşan bir kadın kaldı. Saldırının hemen sonrasında ‘Alsınlar şu sinagogu şuradan’ diyen bir adamı, ‘Beyefendi ne yapıyorsunuz? Komşularımız onlar’ diyerek susturmuştu. Medyanın, politikacıların, sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin demeye çekindiğini, sokaktan geçen bir kadın dile getirmişti. Benim için Türkiye o paltolu kadındır. Terörün dini, ırkı, soyu, olmaz zaten. Geçen gün bir beyefendi ‘Bizim dinimiz aslında böyle değil, acınızı biz de paylaşıyoruz’ diyerek üzüntüsünü paylaştı. Oysa böyle bir açıklama yapmalarına bile gerek yok...

Karel Valansi: Bu ve 20 Kasım’daki saldırılar ile El Kaide, gerçek bir tehdit olarak kabul edildi Türkiye tarafından. Belki başka sebepleri de olabilir ama bu saldırıdan sonra daha çok Yahudi’nin dine yöneldiğini fark ettim. Saldırı sonrasında ‘Bu sinagogları burada istemiyoruz’, ‘Yahudiler değil daha çok yoldan geçen Müslümanlar öldü’ sözleri bizi çok yaraladı. İbadetimizi ancak çelik kapılar, polis güvenliği altında yapabiliyor olmamızın sebebi de bu Yahudi karşıtlığı. İsrail politikalarını eleştirmenin Türkiye adresi haline geldik. En son bir öğretmen İsrail’e olan tepkisini Neve Şalom’un kapısına ‘yıkılacak mekân’ yazarak göstermişti, bunun üzerine bir grup, yine bu sinagoga yürümek istemişti.

Danny Baran: O anki hissiyatların tarifi neredeyse imkânsız. Patlama sesinin duyulduğu ilk an sinagogun içinde büyük bir sarı duman oluştu. O sırada aklıma ilk gelen, ailemden duyduğum 1986’daki saldırısı oldu. O gün teröristler ilk olarak sinagoga el bombası atmış, daha sonra da içeridekileri makineli tüfeklerle vurmuşlardı. İkinci saldırıda büyük sarı dumanı görüp bomba sesini duyunca, dumanın ardından silahlı insanların içeri geleceğini düşündüm. Patlamadan beş dakika sonra kime nasıl yardım edebilirim, 10 dakika sonra da gerçekten burada tam olarak ne yaşandı gibi düşünceler yer aldı aklımda. Aradan ancak yarım saat geçince ailemi arayıp iyi olduğumu haber vermek geldi. Olayların ardından ilk kez saldırıdan bir yıl sonra Neve Şalom’a gittim. Tarifi gerçekten çok zor ama her şeye rağmen orada güçlü ve komşularımızla kardeşçe bir şekilde durmanın, teröre verilecek en doğru cevap olacağının bilincindeydim.

İrving Baruh: Açıkçası ilk tepkim ‘tekrar gerçekleşti’ şokunu yaşamak oldu. Çünkü Neve Şalom’a 1986’da düzenlenen ilk saldırıda da 11 yaşındaydım. Ailemin evde yaşadığı hüzün ve dehşet o yaşta beni oldukça etkilemişti. O dönemde gerçekleşen saldırıdan, ‘tavandan sarkan et parçaları’ tanımını ve gazetedeki görselini hiç unutmuyorum. Ayrıca o saldırıda bir arkadaşım babasını kaybetti. Cemaatimizin aileye yaptığı yardımlarla geçindiler senelerce. Düşünebiliyor musunuz? Bu hatıra ile büyüyorsunuz ve bir gün tekrar aynı olay gerçekleşiyor.

Vartan Estukyan

http://www.agos.com.tr/tr/yazi/13369/sanki-gokler-de-bizimle-birlikte-agliyordu

 

  • YERLEŞMEK İÇİN GİTTİĞİ İSRAİL’DEN KESİN DÖNÜŞ YAPAN YAHUDİ ASILLI SEVDİĞİMİZ SOSYALİST BİR ARKADAŞIMIZ “NEDEN DÖNDÜN” DİYE SORDUĞUMUZDA “İSRAİL’DE ÇOK YAHUDİ VAR ONDAN DÖNDÜM” DİYEREK GÜLDÜRMÜŞTÜ BİZİ

Tekrarlıyorum, yaptığı bir şakadır Yılmaz’ın. Yerleşmek için gittiği İsrail’den kesin dönüş yapan Yahudi asıllı sevdiğimiz sosyalist bir arkadaşımız “neden döndün” diye sorduğumuzda “İsrail’de çok Yahudi var ondan döndüm” diyerek güldürmüştü bizi. Bu da şakaydı elbette. Bu tür esprilerden alınacak bir şey yok. Zamanının çoğu, sanırım, İtalya’da geçen Serra Yılmaz’ın İtalyanların yaramazlık yapan çocuklarını, hala, “Türkler geliyor” diye korkuttuklarından elbette haberi var. Verdiği yanıt, tüm Türkleri korkunç gören önyargılı bakışla da inceden alay etmek bir anlamda. Kafa bulmuş belli ki, çok açık değil mi bu?

Türkleri “küçümseyen” Serra Yılmaz değil. Ottan, çiçekten, kuştan, böcekten alınan, sürekli suçluluk duygusu içinde yaşayan, bunu karşısındakilere hissettiren, her durumda savunmaya geçen Türkler küçümsemekte Türkleri. Korkuları ne? Bu kadar kırılganlık, alınganlık, malum imajı kendi üstüne almak demek değil mi? Ben cimrilik suçlamasına alınan, buna yanıt da veren bir Yahudi ile karşılaşmadım hiç ya da İskoç’la.

Mustafa K. Erdemol

http://www.birgun.net/haber-detay/tabii-ki-onun-sucu-degil-95076.html

 

  • “BEN Kİ HER SABAH ÇOCUKLUĞUMDA, ŞİŞLİ TERAKKİ OKULU’NDA, TÜRKÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM DERDİM. BU HALK BENİ, YAHUDİ OLMAMA RAĞMEN, SEVGİ VE ŞEFKAT İLE YETİŞTİRMİŞTİR” 

Eğer komisyon bir soykırım olduğunu söylerse, bunu sizin kabul etmeniz bir üstünlük olmayacak mıdır? Fakat soykırım olmadığı söylenirse, hiç bir zaman Ermenistan ile bir uzlaşma olamayacaktır, bunu siz de biliyorsunuz.

Siz – bir tek siz – imkânsız gibi görünen bu durumu bugün Türkiye’nin avantajına çevirebilirsiniz, aynen de Gaulle ve Adenauer’ın bir zamanlar yaptıkları gibi.

Böyle bir kararın ne tür etkileri olabilir?

Türkiye’den başlayalım. Türk halkına bu kararınızı açıklarken merhamet ve şefkat kelimelerini bulacağınıza inanıyorum. Ve müsaade ederseniz, Türk halkının iyi bir halk olduğunu ben söylüyorum. Ben ki her sabah çocukluğumda, Şişli Terakki Okulu’nda, Türküm, doğruyum, çalışkanım derdim. Bu halk beni, Yahudi olmama rağmen, sevgi ve şefkat ile yetiştirmiştir. Hatta bu halk, İspanya ve onun engizisyonundan kaçan atalarımı korumuştur.

Türk halkı büyük, çalışkan ve doğrudur. Sizin gücünüze ve merhametimize hayran kalacaktır.

Avrupa'da bu kararınız büyük bir gürültü koparacaktır. Avrupa’nın gözünde büyük bir devlet adamı olacaksınız. Ve nihayet, çoktandır olması gereken, Avrupa Birliği’nin kapıları Türkiye’ye açılacaktır.

Son olarak, tüm dünyaya İslam’ın merhamet ve barış dini olduğunu hatırlatmış olacaksınız. Yeryüzünde milyarlarca kişi sizin için dua edecektir. Bu şekilde, Türkiye’yi sadece batı ve doğu arasında değil, hem batıda hem de doğuda büyük bir ülke olarak göstermiş olacaksınız.

Metin Arditi

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/420313/Metin_Arditi_den_Erdogan_a_Ermenistan_muktubu.html

 

Netten okumalar

  • FİLİSTİN DAVASINA DESTEK VEREN ULTRA ORTODOKS YAHUDİLER KİM? - MORDECHAİ GOLDMAN

http://www.al-monitor.com/pulse/tr/originals/2015/11/neturei-karta-ultra-orthodox-demonstration-new-york.html#ixzz3rV2BLwO5

 

  • CANI PAHASINA 2500 ÇOCUĞU NAZİLERİN ELİNDEN KURTARAN İRENA SENDLER'İN ÖYKÜSÜ

http://onedio.com/haber/cani-pahasina-2500-cocugu-nazilerin-elinden-kurtaran-irena-sendler-in-oykusu-624350

 

  • 16 KASIM 1948: İSRAİL, “UÇAN HALI” OPERASYONUYLA YEMENLİ YAHUDİLERİ İSRAİL'E GETİRDİ

http://marksist.org/icerik/Tarihte-Bugun/3217/16-Kasim-1948:-Israil,-%E2%80%9CUcan-Hali%E2%80%9D-operasyonuyla-Yemenli-Yahudileri-Israil%E2%80%99e-getirdi

 

  • 2003’TE EL KAİDE’NİN SİNAGOG SALDIRISINDA ÖLENLER ANILDI

http://zete.com/2003te-el-kaidenin-sinagog-saldirisinda-olenler-anildi/

 

  • ELMAYLA ARMUT BAZEN TEK BİR TORBADADIR - GÜLRU PEKDEMİR

https://bianet.org/biamag/siyaset/169232-elmayla-armut-bazen-tek-bir-torbadadir

 

  • ÇOK TERÖRİSTSİN, KEŞKE ÖLSEN… (1,2) – HAYKO BAĞDAT

http://www.taraf.com.tr/cok-teroristsin-keske-olsen/

http://www.taraf.com.tr/cok-teroristsin-keske-olsen-2/

 

  • 200 YILLIK PAROHETLER YAHUDİ KÜLTÜREL MİRASI - SAADET ERCİYAS

http://www.kentyasam.com/200-yillik-parohetler-yahudi-kulturel-mirasi-yhbrdty-3748.html

 

Takılan Tweet’ler

 

ishak ibrahimzadeh ‏@ishak5723  14 Kas

...kınayalım, lanetleyelim, acılarla bütünleşelim ama terörün nedenleri yok edilemezse birileri konuşur, bizler acıları yaşarız #15Kasım2003

 

ivo molinas ‏@basyazar  14 Kas

HAMAS'ta ilerleme var. Paris katliamını kınamış. Ama daha dün Batı Şeria'da bir anne babayı 3 çocuklarının önünde katletti.

 

Resat Calislar ‏@resatcalislar  15 Kas

Avrupa'nın Müslümanlara hala "yaşananlara oranla ılımlı" yaklaşması, hümanizmden değil, "Yahudi karşıtlığı"ndan kaynaklanıyor bence.

 

Melih Altınok ‏@melihaltinok  

İsrail gelişmemiş mi niye zirvede yok! #G20Turkey

 

Alex Ψ ‏@Psikeoglou  

Müsaitseniz bir flood ile Neve Şalom'da katıldığım bir evlilik töreninin gözlemlerini anlatayım sizlere. Ülkem Musevîleri içün.

https://twitter.com/Psikeoglou/status/666350845714415617

  • Tam keyiflenmişken tüm keyfimi kaçıracak bir anons başladı. Anonsta "Cemaate yapılacak saldırılardan nasıl kaçınılacağı" anlatılıyordu.
  • Ufacık çocuklar bir akraba-tanıdıklarının nikahında "tek tek çıkmaları", "arkadaşlarını bu sokakta beklememeleri gerektiğini" dinliyordu.
  • Ritüelin ayrıntılarını aklıma kazırım diye gittiğim yerde bir cemaatin hayatî tehlike içinde hissederek kültürünü yaşamasına kızarak çıktım.
  • Çıktım diyorsam öyle rahat rahat da çıkılmıyor. Girişteki kontrol odası gibi bir çıkış odası var. O odaya girmek zorundasınız.
  • Salondan çıktığınız kapı kapandıktan sonra önünüzdeki kapının açılsın diye bekliyorsunuz ve güvenlik uygun görürse açıyor.
  • Açarken de size "Sokakta bekleme yapmamanız ve toplu hâlde dolaşmamanız" uyarısını yapıyor.
  • Velhasıl otoparka gidip arabaya bindiğimizde ben dayak yemiş gibi hissediyordum. Kabul edemiyordum.
  • Galata'da içki içip takılırken yanı başımdaki insanların bu hâlde oluşunu 23 yaşıma kadar fark etmemiş olmamı kabul edemiyordum.

 

Bir Türk Yahudisi ‏@TurkiyeYahudisi  10 Kas

Eski bir dua kitabından Berih Semeh duasinin tercümesi... En alt satir donemin cumhurbaskani icin.. #10Kasım

 

 

 

elcin ‏@elcinp  14 Kas

2003 sinagog bombalamaları hakkında Şişhane esnafı ne düşünüyor diye merak ederdim meğer sinagogu suçluyorlarmış. Niye şaşırdıysam.