Bu hafta ağımıza takılanlar

• “Buradaki mesele şu ki; Türkiye ve İsrail arasında ortak stratejik çıkarlar her zamankinden çok daha fazla birbiriyle örtüşüyor ve ismini vermeyen güvenlik görevlisinin söylediğine göre iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin onarılması her zamankinden çok daha fazla önem arz ediyor. Bu süreçte İsrail’in Türk tarafına çok daha fazla imtiyaz sağladığını belirten gruplar, Türk hükümetinin Hamas yetkililerini Türkiye’de barındırmasına İsrail’in tahammüllü bir tutum sergilediğini söylerken, iki ülke arasında etkin ve doğrudan iletişim kanallarının olmadığı bir dönemde Türkiye’nin Hamas ile ilişkilerini kesmesi esasında çıkarlarına hiç de uygun değil. Diğer bir deyişle, İsrail’in itirazları doğal olarak kulak ardı ediliyor.” ARAD NİR – www.ydh.com.tr

İzak BARON Diğer
27 Mayıs 2015 Çarşamba
  • VE SÖYLENMEDEN OLMAZ: ERDOĞAN'IN YILLARDIR SÜRDÜRDÜĞÜ İDDİALARIN AKSİNE GEÇMİŞ TÜRK HÜKÜMETLERİ DE FİLİSTİN MESELESİNE HER ZAMAN DUYARLI OLMUŞLARDIR. AKP'NİN YER ALMADIĞI HERHANGİ BİR TÜRK HÜKÜMETİ DE BU KONUDA – GEÇMİŞTE OLDUĞU GİBİ - HASSASİYET GÖSTERMEYE DEVAM EDECEKTİR. TÜRKİYE-İSRAİL İLİŞKİLERİ, İSRAİL-FİLİSTİN MESELESİ ÇÖZÜLMEDİĞİ MÜDDETÇE HER DAİM HUZURSUZ OLACAKTIR

AKP'nin olduğu hiç bir denklemde İsrail ile ilişkiler normal bir seyrine giremez. İsrailli okuyucuların bunun gerekçelerini tekrar tekrar dinlemeye ihtiyacı olduğu kanaatinde değilim. Ancak AKP'nin içinde olmadığı bir koalisyon kurulması olasılığında, İsrail ile ilişkiler daha farklı ele alınır; ideolojik yük aradan kalkar. İki ülke arasındaki ilişkilerin normalleştiğini simgeleyecek büyükelçi atamalarının yapılması ise hemen beklenmemelidir. Öncelikle, Mavi Marmara dosyasının kapanması şarttır. AKP hükümetinin, İsrail'le başlattığı süreç - kamuoyunun belki de tam vakıf olmadığı nedenlerden ötürü - tıkandı. Bu meselenin çözülmesi şarttır. Bu, Türkiye'deki koalisyon hükümeti için de kritik bir sınav olacaktır. Daha önemlisi, Türkiye ve İsrail'in, bölgede giderek artan kanlı kaosun içine çekilmemek için daha etkin işbirliği olasılıkları konuşulur hale gelebilir.

Olası bir koalisyon hükümeti kurulduğunda; Türkiye'nin, Suriye politikasında yapacağı değişiklikler çarpıcı olacaktır. Gerçi AKP'nin bu politikasını düzeltmek koalisyon hükümetine pahalıya da patlayabilir.  AKP'nin, radikal İslami terör grupları ile Esad'ı devirmek için kalkıştığı üstü örtülü işbirliğinin adı yıllardır konuşulmakta olup; kamuoyu, bu tuhaf ilişki ağının içeriğini tam olarak bilmemektedir -- muhalefet dahil. Bu da şu demek: AKP iktidardan düşerse, Türkiye içinde yer edinmiş bu radikal İslami terör örgütlerinin uyuyan-hücre evleri aktif hale gelebilir. Böyle dönemlerde, istihbarat paylaşımı kritik önemdedir. Türkiye ve İsrail, eskiden, birbirleri ile işbirliği yapmış iki ülkedir. Ortak çıkarları doğrultusunda yeni bir sayfa açmaları bölge için de farklı bir dinamik yaratacaktır.

Artı, egemen güçlerin İran'la sonlandırmak istedikleri nükleer müzakereler bölgede Sünni - Şii dengesi açısından da kritik önemdedir. Türkiye, bugün için, Suudi Arabistan'ın gölgesinde kalmış bir Sünni yardımcı aktör olarak algılanmaktadır. Türkiye'nin, mezhep odaklı politika yürüttüğü intibaı son bulduğunda İran'la varılacak olası anlaşmanın çehresi de değişecektir. Ve hatta İsrail'in kaygılarını yatıştırabilecek bir sonuç çıkma olasılığı için yeni bir denklem dahi oluşabilir.

Ve söylenmeden olmaz: Erdoğan'ın yıllardır sürdürdüğü iddiaların aksine geçmiş Türk hükümetleri de Filistin meselesine her zaman duyarlı olmuşlardır. AKP'nin yer almadığı her hangi bir Türk hükümeti de bu konuda – geçmişte olduğu gibi - hassasiyet göstermeye devam edeceklerdir. Türkiye-İsrail ilişkileri, İsrail-Filistin meselesi çözülmediği müddetçe her daim huzursuz olacaktır.

Tülin Daloğlu

http://www.hasturktv.com/yazarlar/7020.htm

 

  • ADLARINI SÖYLEMEK BİLE GELMİYOR İÇİMDEN. BİNLERCE, ON BİNLERCE, YÜZ BİNLERCE İNSANI GAZLAMIŞLAR, SONRA DA YAKMIŞLAR. BU TÜRLÜ İNSANLIK SUÇU İŞLENEN YERLERİN GİRİŞ KAPISINDA “ÇALIŞMA ÖZGÜRLEŞTİRİR” YAZILIDIR. BİLENLER BİLİR…

İnsanların kitleler olarak yok edildikleri ünlü toplama yerleri buraya çok yakın… Adlarını söylemek bile gelmiyor içimden. Binlerce, on binlerce, yüz binlerce insanı gazlamışlar, sonra da yakmışlar. Bu türlü insanlık suçu işlenen yerlerin giriş kapısında “Çalışma özgürleştirir” yazılıdır. Bilenler bilir…

Ben birkaçını çok önceleri görmüştüm. Bir tanesi Münih’in yakınındaydı. Fırınların üzerinde üreten kuruluşun adı da yazılıydı.

Schindler’in Krakow’da bir üretim yeri (fabrikası) vardı. Bu üretim yerinin bir bölümü ustalıkla yenilenmiş. Başarılı bir çağdaş sanatlar müzesine çevrilmiş…

Andy Warhol, orada olduğum günlerde, yeni on işini sergilemişti. Einstein’dan Marilyn Monroe’ya on kişinin “portre”leri…

Bir başka bölümde de gene Nazilerin “yaptıkları”ndan küçük bir kesit veriliyordu. Bu bölümün girişinin üzerine de “Sanat Özgürleştirir” yazılmıştı.

Schindler’ in Listesi’ni bilmeyeniniz olabilir. Bir filmle de anlatılmıştı öykü…

Schindler adındaki bir kişi ile Naziler arasında bir alışveriş anlaşması yapılıyor. Binin üzerinde Yahudi için üretim yerinde çalıştırma izni alıyor Schindler... Onlar Alman üretim gücüne katkıda bulunacaklardır.

Benim bildiğim bu işin içinde para vardır.

Orada kimilerinin fotoğrafları sergilenmiş. Öyle görünüyor ki hepsinin varlık düzeyi oldukça yüksek…

Paran varsa gaz odasından kurtuluyorsun gibi…

Ne, ne iş için yapılırsa yapılsın, insan üzerine pazarlık değişti mi günümüzde?

Müzenin geri kalan bölümü, çıplak insan bedeninin değişmeyen odakları üzerine yapılan çalışmalar.

Müzeden önce Krakow’un Yahudi mahallesini dolaşmıştık. Orada köktenci Yahudi kümeleriyle karşılaşmıştık… Öykünün geçmişini de, bu gününü de bilmekten kafamız karışıktı sanırım…

Cengiz Bektaş

http://www.evrensel.net/yazi/74106/krakow

 

  • TÜRKİYE VE İSRAİL ARASINDA ORTAK STRATEJİK ÇIKARLAR HER ZAMANKİNDEN ÇOK DAHA FAZLA BİRBİRİYLE ÖRTÜŞÜYOR VE İSMİNİ VERMEYEN GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN SÖYLEDİĞİNE GÖRE İKİ ÜLKE ARASINDAKİ DİPLOMATİK İLİŞKİLERİN ONARILMASI HER ZAMANKİNDEN ÇOK DAHA FAZLA ÖNEM ARZ EDİYOR

Buradaki mesele şu ki; Türkiye ve İsrail arasında ortak stratejik çıkarlar her zamankinden çok daha fazla birbiriyle örtüşüyor ve ismini vermeyen güvenlik görevlisinin söylediğine göre iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin onarılması her zamankinden çok daha fazla önem arz ediyor.

Bu süreçte İsrail’in Türk tarafına çok daha fazla imtiyaz sağladığını belirten gruplar, Türk hükümetinin Hamas yetkililerini Türkiye’de barındırmasına İsrail’in tahammüllü bir tutum sergilediğini söylerken, iki ülke arasında etkin ve doğrudan iletişim kanallarının olmadığı bir dönemde Türkiye’nin Hamas ile ilişkilerini kesmesi esasında çıkarlarına hiç de uygun değil. Diğer bir deyişle, İsrail’in itirazları doğal olarak kulak ardı ediliyor.

Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi, 2010 Mavi Marmara olayının çözülmesinin ve Türkiye’ye tazminat anlaşmasının önündeki en son engel Netanyahu ve Erdoğan arasındaki aşırı güvensizlik. Hatırlanacağı üzere, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı delmek isteyen filo katılımcıları ile İsrail ordusu arasında yaşanan şiddet olaylarında 10 Filistin gönüllüsü aktivist öldürülmüştü. İsrail tarafında ise iki asker ağır şekilde yaralanmıştı. Gelinen süreçte Netanyahu, Erdoğan’dan konuşmalarında İsrail devletine ya da kendi şahsına saldırmamasını garanti etmesini istiyor.

Bu arada Türk ve İsrailli şirketler, İsrail kıyılarında bulunan doğalgaz rezervlerinin Türkiye’ye ve oradan da Avrupa’ya taşınması için kurulacak boru hattına gözlerini dikmiş durumdalar.

İşadamları, bu alanda faaliyete geçebilmek için iki taraf arasındaki uzlaşı sürecini tamamlayacak çözümler arıyorlar. Bazı girişimciler, liderlerin zihnini ve gönlünü kazanabilmek adına aradıkları sihirli sözcükleri sarf ederken açık sözlü olmayı tercih etse de bazıları ise tedbirli ve temkinli hareket ediyor.

Bu arabulucuların son dönemde dillerinde en çok döndürdükleri ve sürekli gündeme taşıdıkları mevzular ise iki liderin de İran ile yapılacak nükleer anlaşmaya karşı ortak tutum içinde olmaları ve Suriye’deki çıkarlarının ne denli ortak olduğu.

Netanyahu, Türkiye ile en küçük bir uzlaşı sinyaline bile karşı çıkan –eski dışişleri bakanı Avigdor Liberman’ı sahanın dışına alan yeni bir hükümet kurdu ve eğer isterse uzlaşı sürecini kendi adına tamamlama noktasında çok daha kolay bir yola girdi.

Türkiye’de ise Mavi Marmara olayından sonra gerçekleşecek 4. seçim yaklaşıyor. 7 Haziran’da gerçekleşecek seçimlerde Erdoğan, gücünü sağlamlaştırmak için meclis çoğunluğunun 4’te 3’ünü kazanmayı hedefliyor.

Buna rağmen geçmiş seçim süreçlerinde İsrail’e yönelik sarf ettiği sert sözlere nazaran bu kez sessizliğini koruyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından şimdiye kadar dile getirilen eleştiriler ise kısık sesli oldu ve geçmişe nazaran çok daha ılımlı kaldı. En azından bu yazıyı yazana kadar süreç böyle.

Arad Nir

http://www.ydh.com.tr/HD13890_turk-suud-koalisyonuna-israil-de-mi-katilacak-.html

 

Netten okumalar

  • YAHUDİ MÜLTECİLER SORUNU

http://www.hasturktv.com/yahudilik/7021.htm

 

  • AMANSIZ NAZİ AVCILARI

http://tr.euronews.com/2015/05/21/amansiz-nazi-avcilari/

 

  • İNEGÖL'DE BİR AVM'DEKİ HRİSTİYAN VE MUSEVİ DUA ODALARI, TEPKİLER NEDENİYLE KAPATILDI...

http://zaytung.com/halkinsesi.asp?vcid=273

 

  • YAHUDİLERE YAPILAN NEFRET SÖYLEMİ 24 MAYIS 2015, EKŞİ SÖZLÜK

http://blog.metu.edu.tr/ktur/arsivler/2126

 

  • JANET & JAK ESİM ENSEMBLE: BİRKAÇ SONSUZLUK ANI

http://indigodergisi.com/2015/05/janet-jak-esim-ensemble-birkac-sonsuzluk-ani/

 

  • BARIŞ VE İFADE, NEFRETE KARŞI – YASEMİN İNCEOĞLU

http://yuzdeon.org/_php/index_sayfa.php?SayiX=3&KX=83

 

Netten seyredin

  • İLBER ORTAYLI YAHUDİ HALKIN TARİHİ VE ETNİK YAPISI

https://www.youtube.com/watch?v=7Ri3GzD2zF4

 

Takılan Tweet’ler

karga kafasi ‏@karga_kafasi  24 May

#KampArmenYıkılmasın dayanışmasında Yahudi dostlarımız Şavuot Bayram'ında olmalarına rağmen bizlerleydi.

 

Koray Çalışkan ‏@koraycaliskan  16 sa.16 saat önce

İsrail eski BBsi Ehud Olmert 150bin usd haksız kazançtan 8 ay yatacak. İşgalci İsrail'de bile adalet olması...

 

Mari Militanyan † ‏@KristoKontesi  23 May

AVM'deki 'kilise ve sinagog' insanların baskısı yüzünden kapatılmış, ama sorsan hoşgörülü bir toplumuz: http://www.agos.com.tr/tr/yazi/11649/avm-deki-kilise-ve-sinagog-cevre-baskisi-gerekcesiyle-kapatildi …