“Karşılıklı güvenin oluşması zaman alacak”

Hürriyet gazetesi Dış Haberler Yönetmeni Nilgün T. Gümüş, Şalom için yaptığı değerlendirmede, iki ülke ilişkilerinin geleceği açısından liderlerin verdiklere sözlere sadık kalmasının çok önemli olacağını vurguladı

Gündem
28 Mart 2013 Perşembe

 Özrün Türkiye-İsrail arasındaki tüm sorunları çözeceğine inanıyor musunuz? İki lider arasında gerginliğin devam edeceğini düşünüyor musunuz?

Dokuz vatandaşını kaybeden Türkiye’nin özür talebi haklı bir talepti. Ama öte yandan dostane ilişkiler yürüten iki ülkenin ilişkileri uzun süredir tıkanmıştı. Bu talebin karşılanmış olması, mutlaka iki ülke ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılmasını sağlayacaktır. Ancak son yıllarda peş peşe yaşanan krizler düşünüldüğünde bu yakınlaşma süreci karşılıklı atılacak adımların talepleri ne kadar tatmin edeceğiyle ilgili olacaktır. Çünkü bu dönemdeki gerginlik iki ülke kamuoyunu da olumsuz etkiledi. Dolayısıyla karşılıklı güvenin oluşması da zaman alacaktır. Türk toplumu, özellikle tazminatın ödenmesi ve sonrasında Gazze ablukası ve Filistin’de atılacak adımları takip edecektir. İsrail toplumu da Türkiye’den gelen eleştirel açıklamaların dozunda bir düşüş var mıdır ona bakacaktır. Bu süreçte liderlerin verdikleri sözlere sadık kalması ve tercihleri, iki ülke ilişkilerinin geleceğini de belirleyecektir.

 İki ülke, Ortadoğu konularında ortak bir tutum sergileyecek mi?

Her ne kadar İran, nükleer silah üretme niyetinin olmadığını söylese de İsrail ve ABD, İran’ın nükleer silah üretmesinden endişe ediyor. Hatta ABD Başkanı Obama, İsrail’deki Arutz 2 televizyonuna yaptığı açıklamada, “İran’ın bir nükleer silah geliştirmesinin bir yıl kadar süreceğini düşünüyoruz. Elbette o noktaya çok yaklaşmalarına izin vermeyiz” dedi ve bunun bir ‘kırmızı çizgi’ olduğunu vurguladı. Türkiye ise Suriye’de yaşanan insanlık dramından ve savaşın uzamasından rahatsız. Öte yandan ABD, İsrail ve Türkiye’nin bölgede kesişen çıkarları olduğu da sır değil. Karşılıklı sorunlar çözülüp güvensizlik ortadan kalktığında, iki ülke bölgesel meselelerin çözülmesi için işbirliği yapmayı deneyebilir.

 Türkiye, İsrail-Filistin barışı konusunda etkin bir rol oynayabilecek mi?

İsrail-Filistin meselesi, Ortadoğu’nun bence en önemli sorunlarından biri. İki devletli çözüm formülü üzerinde adil ve kalıcı bir barış sağlanmadıkça İsrail, bölgede aradığı huzuru bulamaz. Demir Kubbe altına girseniz de bölgesel gerçeklikler orada öyle durmaya devam eder. Türkiye’ye gelince Filistin’in iki tarafını da, hem El Fetih hem de Hamas’ı iyi tanıyan bir iktidar var. Dolayısıyla uluslararası bir pazarlık söz konusu olduğunda Türkiye’nin burada yapıcı ve etkin bir rol oynayabileceğini düşünüyorum. Fakat öncelikle İsrail ve Filistin ile onlara destek veren tarafların iki devletli bir çözüm için karar vermiş ve düğmeye basmış olması gerekiyor.