‘İsrail’i tanımayacağız’

Hamas’ın  politbüro şefi Halid Meşal geçen cuma geldiği Gazze’de, toprağı öperek 45 yıldır Filistin topraklarından sürgününe son verdi.

Meşal iki gün geçirdiği Gazze ziyaretinde cumartesi günü Hamas’ın kuruluşunun 25. yılını ve son İsrail çatışmasından ‘zafer’le çıkmasını kitlesel bir mitingle kutladı. 

Yardımcısı Musa Ebu Marzuk ve diğer üst düzey Hamas yetkililerinin eşlik ettiği Meşal, Mısır’dan gelerek Refah kapısından girdiği Gazze’de Hamas Başbakanı İsmail Haniye ile kucaklaştı.  Gelecekteki zafer ziyaretleri için umutlarını dile getiren Meşal, “Bugün Gazze, yarın Ramallah, sonra Kudüs ve Hayfa,” sözleriyle halktan büyük tezarühat aldı. Gazze’ye gelişini üçüncü doğum günü olarak nitelendiren Meşal, ikinci kere doğuşunun 1997’de Ürdün’de İsrail’in suikastından kıl payı kurtulduğu zaman olduğunu belirtti. Dördüncü doğumgünün ise Filistin’in tam bağımsızlığını kazanacağı gün olacağına dua ettiğini sözlerine ekledi.

Mitingde yarım milyon Filistinlinin toplanması, Hamas’ın Arap dünyasındaki konumunu güçlendirmesi ve daha ılımlı siyasi rakibi olan El Fetih ile birleşmesi yolunda Meşal’in eline önemli bir koz verdi.

Meşal, konuşmasında İsrail’i asla tanımayacağına yemin ederek İsrail’in tüm toprakları üzerindeki hakkından vaz geçmeyeceğini vurguladı. Meşal ve ailesi 1967 Altı Gün Savaşı’nda Batı Şeria’dan sürgüne gönderilmişti. Kuveyt’te büyüyen ve uzun yıllar Suriye’de yaşayan Meşal bu yıl Katar’a taşındı.

Filistinli analistler bu ziyaretin özellikle Mısır, Türkiye ve Katar tarafından Meşal’in yeniden başa gelmesi amacıyla desteklendiğini belirtiyor. Analistlere göre bu üç ülke Halid Meşal’i istiyor çünkü Batı ve İslamcılar arasında ilişkileri götürebilecek ılımlı bir kişilik olarak nitelendiriliyor. Filistinli yetkililer Meşal’in bu ziyaretiyle Filistinlilerin birleşmesinin sonuçlanması yönünde önemli bir adım atıldığını savunuyor.

BİNYAMİN NETANYAHU:FİLİSTİNLİLERİN UZLAŞMAYA NİYETİ YOK

Kudüs’teki kabine toplantısında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Meşal’in açıklamaları üzerine, “Bizimle uzlaşmaya hiç niyetleri yok. Devletimizi yıkmak istiyorlar. Tabi ki başaramayacaklar. İsrail Devleti bu düşmanları yenecek,” dedi. Netanyahu Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın Meşal’in sözlerini kınamamasını sertçe eleştirerek, “ Dikkatinizi çekerim ki Ebu Mazen (Abbas) Gazze’den İsrail’e atılan roketleri kınamadığı gibi, İsrail’in yıkılması çağrılarına da kınamada bulunmadı,” dedi.  Netanyahu sözlerini, “2005’te Gazze’den tek taraflı çekilirken yaptığımız  hatayı tekrarlamayacağız çünkü Hamas’ın iktidara gelmesine bu hareketimiz sebep oldu,” şeklinde sonlandırdı.

 

1997’DE NE OLDU?

1997 yılında Kudüs’te bir market yakınında Hamas’ın gerçekleştirdiği terör saldırısının ardından İsrail Hükümeti, Mossad ajanlarını Hamas Lideri Halit Meşal’i öldürmesi için görevlendirmişti.

25 Eylül 1997’de iki Mossad ajanı, Amman’daki ofisinden çıkan Halid Meşal’e kulağına zehir zerk ederek suikast düzenledi.

Meşal’in şoförü ve koruması Mossad ajanlarını yakaladı, ajanlar gözaltına alındı ve tutuklandı. Olayın hemen ardından Ürdün Kralı Hüseyin, Netanyahu’dan zehirin panzehirini talep etti. İlk başta Netanyahu pan zehiri vermeyi reddetti. Fakat olayın siyasi yönden büyümesi üzerine zamanın ABD Başkanı Bill Clinton, Netanyahu’yu arayarak panzehiri vermesi konusunda ikna etti.

Daha sonra Mossad şefi Danny Yotam, Ürdün’e uçarak Meşal’i tedavi edecek panzehiri götürdü. Ayrıca Ürdün’de esir tutulan ajanların serbest kalması karşılığında Şeyh Yasin ve birçok Hamas teröristi serbest bırakıldı.