Fransa’dan Leon Coşkun’a prestijli nişan

Fransız Sarayında dostluk adına anlamlı bir gece…

Mois GABAY Toplum
28 Eylül 2012 Cuma

18 Eylül Salı günü Fransız Sarayında gerçekleştirilen tören ile Mazaars-Denge Yönetim Kurulu Başkanı ve Türk Musevi Cemaati’nin yardımsever ismi Leon Coşkun Fransız hükümeti tarafından Fransa’nın en prestijli nişanı olan “Chevalier National Dans l’Ordre  du Mérite” ile ödüllendirildi.

 

Türk Musevi Cemaati ve ekonomi dünyasının tanınmış şahsiyetlerinden, Mazaars-Denge Yönetim Kurulu Başkanı Leon Coşkun’a  Fransa Büyükelçisi, ailesi ve dostlarının katılımı ile Fransız Sarayı’nda düzenlenen bir törenle Fransa’nın en prestijli nişanlarından olan “Chevalier National Dans L’ordre Du Mérite” takdim edildi. Törene iş dünyasının tanıdık isimleri, Coşkun’un ailesi ve dostları, Fransa Hükümetini temsilen Büyükelçi Laurent Bili katılırken,Türk Musevi Cemaati’ni temsilen Cemaat Başkanı Sami Herman ve Şalom Gazetesi de bu mutlu gününde Leon Coşkun’un haklı gururunu paylaştı. 

Bu anlamlı tören için Türkiye-Fransa ilişkilerinde yine özel bir anlam taşıyan Fransız Sarayı tercih edilmişti. Bilindiği üzere, Fransız Sarayı öncelikli olarak büyükelçilik binası olarak inşa edilmiş olup, Fransa’nın dünyadaki ilk büyükelçiliği olma özelliğini taşır. İstanbul’daki ilk yabancı ülke temsilciliği olma özelliğini de  taşıyan bu sembolik sarayda tören, konukların gelişinin ardından Büyükelçi Laurent Bili’nin Leon Coşkun’un biyografisini okuduğu ve bu ödüle nasıl layık görüldüğünü özetleyen konuşması ile başladı.

Büyükelçi konuşmasına “Fransa-Türkiye dostluğunun büyük bir savunucusu olan  Coşkun’u bugün burada onurlandırmak üzere toplandık,” sözleri ile başladı. Büyükelçi konuşmasının devamında 1940 doğumlu olan Coşkun’un iş hayatının ilk yıllarından bugüne kadar iki ülke dostluğu için yapmış olduğunu çalışmalardan bahsetti. Özellikle Coşkun’un Denge Denetim adı ile kurduğu şirketin Fransız Denetim Şirketi Mazaars’ın 1998 yılından beri bir üyesi oluşu, bunun yanında yurtiçi ve yurtdışında her fırsatta Türkiye ekonomisinin dünya ekonomileri arasındaki öneminden bahsetmesi onun gayretlerinden sadece bir kaçıydı. Katıldığı her toplantı, konferans ve yazdığı her makalede Coşkun’un ‘Türkiye’nin Fransa nezdindeki imajının her daim üst düzeyde tutulmasına’ gösterdiği gayret, iş dünyasının en bilinen dergilerinden Fortune’da yazdığı makaleler ile Türk ve yabancı yatırımcılara sağladığı katkılar ise 35 yılı aşkın iş hayatının bazı satır başlarıydı. Büyükelçi konuşmasında ayrıca Coşkun’un Türk-Fransız Ticaret Derneği’nde üstlendiği rol ve katkıları ile derneğin bugünlere gelmesinde önemli bir aşama sağladığının da altını çizdi. Büyükelçi, 2009 yılı ‘Fransa’da Türkiye Mevsimi’ da Coşkun’un katkılarını unutmadıklarını ekledi. Konuşmasının son bölümünde ise Büyükelçi Bili, Leon Coşkun’un Türk Musevi Cemaati’nin fedakâr bir üyesi olduğundan da söz etti. Büyükelçi,  Coşkun’un her yıl iki öğrencinin eğitim masraflarını karşılaması ve  yardımseverliğine yaptığı vurgu ile kendisine teşekkür ederek konuşmasını tamamladı. Konuşmadan hemen sonra Büyükelçi Laurent Bili tarafından Leon Coşkun’a onur madalyası takdim edildi.

Büyükelçi’nin hemen ardından ise alkışlar arasında Leon Coşkun kürsüye davet edildi. Leon Coşkun öncelikle bu anlamlı gecede kendisini yalnız bırakmayan dostlara teşekkür ile sözlerine başladı. Hemen ardından Coşkun, katılımcıların ilgi dolu dinleyişleri ile Türkiye-Fransa ilişkilerinin beş asrı aşan geçmişinin kısa bir özetini sundu. Konuşmasında Galatasaray Lisesi’nin kuruluşundan, Sultan Abdülaziz’in Fransa’ya ziyaretine,1968 yılında General Charles de Gaulle’ün Galatasaray Lisesinde yaptığı konuşmaya kadar iki ülkenin geçmişindeki önemli gelişmelere atıfta bulunan Coşkun, bir anlamda salondaki herkese derin bir dostluğun izlerini tekrardan hatırlattı. Özellikle General de Gaulle’ün 1968 yılında yüzlerce gence yaptığı konuşmadaki ‘Geleceğiniz Avrupa’dır’ sözünün kendisine ilham kaynağı olduğunu belirten Coşkun iş yaşamı boyunca bu ilkeler çerçevesinde iki ülkenin işbirliği ve kalkınmasına gösterdiği gayretlerin bir özetini sundu. Bugün kendisine verilen ödülden duyduğu gururu açıkça belirten Coşkun bunun profesyonel bir yaklaşım, senelerin titiz çalışması ve işine duyduğu aşkın doğal bir sonucu olduğunu da sözlerine ekledi. Özellikle her sabah işe başlarken duyduğu şevk, sorunları çözmeye duyduğu istek ve farklı kültürlerden profesyonel yaşamda yepyeni yüzler tanımanın verdiği mutluluğun başarıyı getirdiğini dile getirdi.  Coşkun sözleri ile gençlere de iş yaşamında başarının bir anlamda ipuçlarını vermiş oldu.

Coşkun konuşmasında geçmişine de atıfta bulunarak öncelikle kendisini muhasebe alanına yönelten Prof.Cevat Yücesoy ve ardından beraberce ilk Fransız iştirakli müşterilere sahip muhasebe denetim şirketini kurdukları Midat Benhayim’e de teşekkür etti. Konuşmasında bireysellikten öte takım çalışmasının öneminden de bahseden Leon Coşkun, tören için Fransa’dan gelen Mazaars Yönetim Kurulu Başkanı M.Patrick de Cambourg’a da teşekkürlerini sundu.

Konuşmasının son bölümlerinde her şeyin yanında Fransızca’yı ana dili gibi bilmesini örnek vererek şans faktörünün de önemini vurgulayan Coşkun, her projede kendisinden desteğini esirgemeyen ailesine şükranlarını sundu. Leon Coşkun son cümlelerinde ise bu anlamlı gecenin Fransız-Türk işbirliği ve dostluğuna sadece ekonomi değil her alanda bir katkısı olmasını temenni ederek, tüm dünyada kalıcı bir barış dilekleri ile sözlerini tamamladı. Gece ödül töreninin ardından sarayın bahçesinde verilen kokteyl ile son buldu. Leon Coşkun’a hem Türk Musevi Cemaati hem de ülkemiz nezdinde yaptığı katkılardan dolayı teşekkür ederken,  tıpkı  Coşkun gibi daha nice cemaatimizin değerleri ile gurur duyacağımız ve ülkemizin dış ülkeler nezdinde adını yüceltecek törenlerde barış ve mutluluk ile buluşmak dileğiyle…