İstanbul trafiğinin keşmekeşi içinde taksi bulmak bazen kabus haline geliyor. Kimileri önünüzden boş geçip gider, kimileri gittiğiniz istikameti beğenmez… Geçenlerde Teşvikiye’den bir arabaya bindim.
Şoför hemen,
- “Öndeki araba sizi niye almadı?” diye sordu.
- “Boş olduğunu fark etmedim” diye yanıtladım.
- “O zaman tamam, yoksa inip hesap soracaktım. İnsanlık ölmüş teyze. ‘Teyze’ dedim diye kızmıyorsunuz değil mi?”
- “Neden kızayım, teyzeyim zaten…”
- “Az önce Harbiye’den geçiyordum Ordu Evi’nin önünde iki asker durdurdu. Yaşlı bir hanımın koluna girmişler hastaneye götürmemi istediler. Kadın ayağını vurmuş. Zorlukla yürüyor. Yavaşça ön koltuğa oturttum. Meğer kocası yüksek rütbeli emekli bir askermiş, oğlu da hariciyeci. Kestirme yollardan hastaneye yetiştirdim. Arabayı park ettim, kadıncağızın koluna girip binanın merdivenlerinden çıkmasına yardım ettim. Görevliye teslim ettikten sonra gitmek üzereydim ki elimi tuttu ‘Allah razı olsun oğlum, bu şehirde senin gibi şoförler de varmış’ dedi. ‘Niye yardım etmeyeyim teyze, benim de bir anam var.’ Halbuki başkası olsa, asker durdurdu diye mecburen alacak, arabada kadına bir hal olur korkusuyla gaza basacak. Sonra da hastane kapısında bırakıp bir an evvel gidecek. Böyle oldu hayat.”
- “Teyze, amca sağ mı?”
Birden içim fena oldu. Sıcak bir yandan, trafik öbür yandan; teyzeye de itiraz etmedim. Tek taraflı sohbeti de dinledim. Ama bu kadarı, iyi niyetle de olsa, fazla geldi.
- “Sağ” dedim.
-“Emekli mi?”
- “Evet.”
- “Benim de bir amcam var. Yirmi yıldır emekli. Her gün Üsküdar Musiki Cemiyetine giderdi. Piyano, ud, neler çalar neler. Bizim oğlana da öğretti. Derken bir gün bizim evde yüzüme baktı, ‘Sen kimin oğlusun?’ dedi. Öyle öyle kafa gitti. Şimdi doktor olan kızının çalıştığı hastanede yatıyor. E, ne yapacaksın.
- Teyze, amca iyi mi?”
- “İyi, çok iyi. Ben müsait bir yerde ineyim lütfen” dedim ve sersemlemiş vaziyette soluğu caddede aldım.
Akşam yemekten sonra eşimle sohbet ederken taksi hikayesini anlattım. ‘Teyze’ kısmına çok güldü de ‘Amca sağ mı?’ cümlesine verdiği tepkiyi ben söylemeyeyim de sizler tahmin edin.
***
Gazetemiz web sitesi sorumlusu Sami Aker ile Perli Ojalvo, 23 Ağustos Perşembe günü evliliğe ilk adımlarını attılar. Kendilerine mutluluklar diliyor ve yaşam boyu neşeli, huzurlu olmalarını temenni ediyorum.
***
Roş Aşana hazırlıkları hızlı bir tempoyla başladı. Göndereceğiniz tebrik kartları için geç kalmayın. Elma reçelini yapacak ya da yaptıracaksanız elinizi çabuk tutun. Bu arada dostlarınıza kitap gönderiyorsanız, Şalom’da da bulabileceğiniz, Kemal Yalçın’ın yazdığı ‘Haymatlos’ olmazsa olmazlardan.
***
Göç kaçırtan yağmurlar kendini belli etti. Merak etmeyin, önümüzde güzel bir sonbahar var, tadını çıkartın.
