Komedyen haham…

Rav Mendy Chitrik bir kitap yazdı: ‘On Yıldır Türkçe Konuşuyorum’. Bir din adamının konuşmalarından, mektup ve makalelerinden derlenen bu eser pek çok felsefi konuya ışık tutarken uygulamada da dine sevgi ile nasıl yaklaşılacağının ipuçlarını veriyor. Katı kurallar yerine farklı bir konseptle dindaşlarını kucaklıyor.

Yakup BAROKAS Köşe Yazısı
14 Mart 2012 Çarşamba

Yom Kipur bitiminde haham tüm yahidlerin (1) elini sıktıktan sonra sıra Sam Goldenberg’e gelir. Haham onu bir kenara çekerek, “Artık T-nrı’nın (2) ordusuna katılmanın zamanı geldi. Dualara daha çok gelmelisin, seni hiç burada görmüyorum” der.

Goldenberg, “Ben zaten T-nrı’nın ordusundayım Ribi,(3) hiç endişelenme” diye cevap verir.

Bunun üzerine haham, “Peki öyleyse niye Roş Aşana ve Yom Kipur dışında seni hiç görmüyorum?” diye sorar.

Bunun üzerine Goldenberg hahamın kulağına fısıldayarak şöyle der: “Ben gizli ajanım.

Yukarıda aktardığım anekdotu, Mendy Chitrik’in, ‘Gözlem Yayınları’ tarafından yayımlanan ‘On Yıldır Türkçe Konuşuyorum’ adlı kitabından aldım.

Rav Chitrik on yıl boyunca yaptığı farklı konuşmalarından, yazdığı mektup ve makalelerinden derlediği kitabında Yahudi fıkralarını, esprilerle süslenmiş nostaljik anılarını, gerçek yaşam öykülerini, mistisizm ve hasidizm(4) hakkında pratik uygulamalar ile harmanlamakta ve pek çok felsefi konuya ışık tutmaktadır.

On yıl kadar önce kendisini tanıdığımda bu gencecik din adamının ışıltılı zekâsı beni etkilemişti. Kendisini gazetemizde bir konuşma yapmak üzere bir toplantıya davet ettik.

Bir süre sonra Aşkenaz Sinagogu’nun din görevlisi olarak hizmet vermeye başladı.

Rav Chitrik, cemaatimize yeni bir soluk getirdi. Birkaç yıl önce, Yom Kipur’da, sinagogda, ‘Komedyen Haham’ başlıklı bir konuşma yapmak istediğinde ortalık karıştı, böylesi bir tema alışılagelmiş değildi. Kulağa daha az itici olan ‘Sinagogda Mizah’ yeğlendi. Genel kanıya göre, Yom Kipur zihinlerimizde acı çekilen bir gündü, oysa Talmud şöyle yazar; “Kutsal ruh, acı ve mutluluğun hâkim olduğu yere değil, hayat ve neşenin bulunduğu yere gelir”. O yıl, Yom Kipur’da, Aşkenaz Sinagogu her zamankinden çok ilgi gördü, dolup taştı.

2008 yılında Rav Mendy Chitrik’in katkılarıyla Aşkenaz Cemaati tarafından  Anatevka’ teması gibi farklı bir konseptte gerçekleşen çocuklara yönelik Purim partisinde 750’ye yakın katılımcı, gösterişsiz ve protokolden uzak bir şölene tanıklık ederek bayramın neşe ve büyüsünü yaşadı.

Bir tabu daha yıkılmıştı. O döneme dek dine, bayramlara karşı ilginin artması için geleneksel ortam yeterince motive edici değildi. Yeknesaklık, yasaklar ve hüzün yerini sevgi ve sevince bırakmalıydı. Böylece iki bin kişinin katıldığı belirtilen bu yılki kutlama dâhil Purim Bayramı anlamına uygun bir şekilde kutlanır oldu.

Bu görüş açısı cemaatin daha genç yöneticileri tarafından giderek benimsendi.  Mendy Chitrik’in katkılarıyla Aşkenaz Cemaati ve Neve Şalom Vakfı’nın işbirliğinde Neve Şalom Sinagogu’nda, dört yıldır düzenlenen Yehoram Gaon, Dudu Fisher, David d’Or, Duo Reim gibi ünlü şarkıcıların konserleri ile Hanuka bayramlarının coşkusu bu kutsal mekâna taşındı.

Dinin gerekleri tam olarak yerine getirilmeliydi. Ancak Rav Chitrik bu konuda da katı ve kuralcı değildi, ‘ya hep ya hiç’ yöntemi yerine herhangi bir ‘mitsva(5) için küçük adımlar atılmasını dahi yeterli görüyordu. Kitabında yer verdiği bir konuşmasında, örneğin Şabat’ta sinagoga gitmiyorsanız bile önce Şabat mumunu yakmaktan işe başlayabileceğinizi, bu kutsal günde otomobil kullanmamanız gerekiyor ise de en azından seyahatlere Şabat’ta çıkmamanızı önermektedir.

Liderlik konusundaki görüşleri de dikkat çekici. Rav Chitrik kitabında yer verdiği bir konuşmasında şöyle diyor; “Buradan dışarı adım attığınızdan itibaren, kendinizi herhangi bir Yahudi veya etnik grubun üyesi olarak görmemenizi istiyorum. Bu akşamdan itibaren Yahudi cemaatinin bir liderisiniz. Çünkü bu, Yahudi liderliğinin yeni şeklidir ve sizler ve benim gibi sıradan insanlardan oluşmuştur.”

Yaklaşmakta olan Pesah Bayramı öncesinde, elimden bırakmadığım Rav Chitrik’in kitabından öğrendiğim bir bilgiyi aktarmak istiyorum. Kabarıp şişen maya manevi anlamda kibirliliği temsil eder. Pesah’ta ‘Hametz’den (6) arınmanın bir nedeni de budur.

Kibir ve gösterişten uzak, alçak gönüllülükle her birimizin bu cemaatin bir lideri olduğumuz bilincini taşıyalım.

 

(1) Yahid: Birey anlamına gelir. Bir sinagogda devamlı dua edenlere denir.

(2) Din kitaplarında, İbranice lisanında Tanrı’nın adı tam olarak yazılmaz. Çünkü, Tanrı’nın adının boş yere anılmaması ve yazılmaması gerekir. Aynı uygulama Türkçe lisanında da yapıldığından aktarılan metine uyulmuştur. 

(3)Ribi: Esas İbranice kelime Rav’dır. Haham ve öğretmen anlamına gelmektedir. Ribi veya rabi kelimelerinde kullanılan (i) eki benim öğretmenim, hahamım  demektir..

(4)  Hasidizm: Hasid dindar anlamına gelir. Hasidizm Baal Şem Tov’un öncülük ettiği dini bir akımdır. Bu akım yüreğin sevinci ile ibadet etmeyi ve dini halka indirmeyi öngörür. 

(5) Mitsva: Emir anlamına gelir. Maymonides’in, Mişne Tora’sında on emir dâhil 248 olumlu (yap), 365 olumsuz (yapma) olmak üzere toplam 613 emir yer almaktadır. Günlük lisanda sevap anlamına da kullanılır.

(6) Hametz: Yahudi dini kurallarınca yenmesi yasaklanmış gıdalardır. Pesah Bayramında Hametz uygulaması daha geniş bir kapsam taşır.