<p class="MsoNormal"><span>“Mekân seçiminden gelinlik modeline, davetiyeden yemek menüsüne, balayının nerede yapılacağından hediye listesine kadar her aşamada yapacağımız tercihlerle doğaya verdiğimiz zararı en aza indirgemek sanıldığı kadar zor değil.” </font></span></p>

Çevre
25 Mayıs 2011 Çarşamba

Talya ENRIQUES ROMANO

Herhangi bir yeni evli çifte “düğün hazırlığınızla ilgili ne hatırlıyorsunuz?” diye sorulsa, büyük ihtimalle gelecek cevap “bitmek tükenmek bilmeyen küçük detaylar” olacaktır.  Her ne kadar son yıllarda organizasyon şirketleri hazırlıkların takibi konusunda sorumluluk üstleniyorlarsa da çoğu aile hayallerindeki düğünü gerçekleştirmek için en ince detaylarla bile kendileri ilgilenmeye özen gösteriyorlar. Çevre duyarlılığının dünya çapında hızla arttığı günümüzde, bu bilinci beraber başladıkları yeni hayatlarına taşımak isteyen çiftler arasında “doğa dostu düğün” trendi giderek yaygınlaşıyor.

Duyarlılık davetiyede başlıyor

Mekân seçiminden gelinlik modeline, davetiyeden yemek menüsüne, balayının nerede yapılacağından hediye listesine kadar her aşamada yapacağımız tercihlerle doğaya verdiğimiz zararı en aza indirgemek sanıldığı kadar zor değil. Davetiye seçiminde, düğün için normal kağıt yerine geri dönüşümlü kağıtlara, daha az mürekkep harcayan internetten ücretsiz indirilebilecek eko-fontlarla basılan davetiyelerle misafirlere çevreye duyarlı bir düğünün ilk izlenimleri verebiliyor. Farklı bir alternatif isteyen çiftler, ülkemizde de yaygınlaşmaya başlayan ‘ağaçtan kağıt değil, kağıttan ağaç ve çiçek üreten’ tohum kartlar sayesinde davetiyelerin okunduktan sonra çöpe atılmak yerine doğaya geri dönmesi sağlayabiliyor. İçinde rengarenk tohumlar bulunan bu kartlar toprağa ekildiğinde çiçek açıyorlar. Üzerlerine basıldıkları kart kadar ambalajıyla da çevre dostu bir davetiye yapmak isteyenler ise zarfa ihtiyaç duymadan kendisi kapanan, jelatin veya plastik kullanılmayan modeller seçiyorlar. Davetiyeleri posta veya kargo yoluyla dağıtmak yerine yürüyerek ve yakın çevreden yardım isteyerek bir yandan dağıtım masraflarını ve karbon emisyonunu azaltırken, düğün öncesi forma kavuşma mümkün. Tabii ki, kağıt tüketimini tamamen yok etmek için, geleneksel basılı davetiye yerine e-davetiye kullanmak da bir diğer seçenek.

Düğün mekânına gelince, yaz aylarında kır bahçesini veya deniz kenarını tercih ederek bu özel güne doğal bir arka plan sağlanabiliyor. Açık havada olmanın avantajını kullanarak gün ışığından yararlanıp elektrikten tasarruf edilebiliyor. Organizasyon için kapalı mekânlar seçildiğinde ise düğün yapılacak salonda tasarruflu ampuller bulunduğunu ve klimaların gerektiğinden fazla kullanılmadıklarını kontrol ederek enerji tüketiminizi azaltmak mümkün. Misafirlerin mekâna ulaşımı için ayarlanacak için servislerle bireysel araba kullanımı azaltılıyor ve karbon emisyonlarını düşürülüyor. Yurtdışından gelen misafirler için bir çevre kuruluşuyla anlaşarak uçaklardan kaynaklanan karbon emisyonlarını ofset etmelerine yardımcı olunabilir.

Süslemelere dikkat

Mekân ve masa süslemelerinde ise abartıdan uzak, organik kumaş ve ürünlerle hazırlanacak natürel bir dekorasyon ile çevreye duyarlılık teması vurgulanabilir. Sinagog süslemeleri için dallarından koparılmış irili ufaklı çiçekler yerine, büyük yeşil saksılar ve suya ihtiyacı olmayan bitkiler tercih edilebilir. Masa ortalarındaki düzenlemelerde, kısa ömürlü taze çiçekler yerine bambu gibi su tutan ve hızlı büyüyen bitkiler, meyveler, camlar ve balmumundan olmayan organik mumlar tercih edilebilir. Bunlara ek olarak, küçük ağaç fidanları, farklı bir görünüm sağlarken davetlilere o günün anısında doğa dostu birer hediye olabilir. İsim kartlarını kağıt yerine keçeden veya kozalaklardan hazırlayarak da doğal görüntü desteklenebilir. Ayrıca yemek menülerini her misafire tek tek sunmak yerine her masaya bir tane yerleştirerek kağıt tüketiminizi daha da azaltmak mümkün.

En mutlu gününüze tanıklık etmeye gelen sevdiklerinize nikâh şekerleri yerine organik çay paketleri veya lavanta keseleri hediye edebilirsiniz. Bunların yanı sıra, çevre kurumlarına bağışta bulunabilirsiniz. Çekül Vakfı’nın ‘7 Ağaç Ormanları’nda bir koru oluşturarak bu özel günü ölümsüzleştirebilirsiniz. Benzer bir şekilde WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı)’nın ‘Bir Deniz Kaplumbağası Evlat Edinin’ kampanyasına destek olarak, sevginizin yüz milyonlarca yıldır yeryüzünde yaşayan deniz kaplumbağaları gibi uzun ömürlü olmasını dileyebilirsiniz. TEMA Vakfı’na yapacağınız bağışlar aracılığıyla da sevdikleriniz adına fidan dikebilirsiniz.

Bu özel kutlamalarda sunulacak yemeklere karar verirken çok bilinçli davranmak gerekiyor. Kırmızı et üretiminin küresel ısınmaya neden olan sera gazlarının artmasına yol açtığı, günümüzde herkes tarafından kabul edilen bir gerçek. Bazı bilim adamları kırmızı et üretiminin araba egzozlarından çıkan karbon salınımından bile daha büyük bir sorun olduğunu öne sürüyor ve vejetaryen bir cip kullanıcısının, sürekli et yiyen bir bisikletçiden daha az salınıma neden olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, düğün ve kutlama yemeklerinde kırmızı et yerine balık servis edilmesi daha çevre dostu bir seçenek olarak göze çarpıyor. Tabii balık tercihinde de çok dikkatli davranmak gerekiyor. Nesli tehlike altında olan lüfer, levrek, orkinos balıkları yerine, deniz yaşamına zarar vermeden sezonunda avlanmış, bölgesel balıkları tercih etmek gerekiyor. Buna ek olarak, mevsiminde yetişmiş organik sebze ve meyvelerle yapılan yemekler hem daha lezzetli hem de çevre dostu menüler yaratmanızı sağlıyor. Ayrıca, bir hayır kurumuyla anlaşarak artan yemeklerin çöpe gitmesini engelleyebilir ve ihtiyacı olan insanları mutlu etme şansını yakalayabilirsiniz.

Gelinlikler de doğa dostu olabilir

Çoğu genç kızın bir gün giyeceği hayalini kurduğu ‘beyaz büyülü elbise’ için de birbirinden farklı doğa dostu modeller tercih edebiliyor. Plastik boncuk süsleri kullanılmadan organik kumaştan veya kenevirden yapılan gelinlikler çevre dostu gelinler için farklı alternatifler sunuyor. Kimi gelinler ise ikinci el gelinlikleri kendi zevkleriyle şekillendirerek bir yandan tüketim çılgınlığı karşılarındaki tepkilerini gösterirken diğer yandan kendilerine özgün gelinlik tasarımları elde ediyorlar. Düğün kıyafetlerinin yeniden kullanımını sağlayabilmek amacıyla, bazı gelinler kendi gelinliklerini ve ailesindeki bayanların elbiselerini yeniden kullanılmak üzere farklı kurumlara bağışlayabiliyor. Çevre dostu gelinler saç ve makyajlarında ise daha sade bir tarz benimseyip, doğal özlü malzemelerle yapılan saç ve makyajla elbiselerini tamamlayabiliyorlar. Çevreci damatlar için ise smokin kiralama ve organik kumaştan yapılan takım elbise seçenekleri göze çarpıyor. Bunlara ek olarak doğa dostu düğün modasının en yeni aksesuarı ise araba lastiğinin geri dönüştürülmesiyle üretilmiş ekolojik süet kumaş ‘kipa’lar. Ekolojik ‘kipa’lar yaklaşık 3$ (5TL) karşılığı internetten sipariş edilebiliyor.

Yeni evli çiftin düğünden sonraki ikinci büyük heyecanı ise kuşkusuz balayı tatili oluyor. Balayı için aylar öncesinden plan yapmaya başlayan çiftler, bütçelerine uygun olarak Türkiye ve dünyanın en romantik köşelerini keşfetmenin hayalini kuruyorlar. Çoğu zaman uçakla gidilen bu seyahate tatil süresince yapılan ek turlar da eklendiğinde, bu romantik tatilin karbon ayakizi hayli büyük oluyor. Uçak seyahatlerinin karbon emisyonlarını ofset etmek için ağaç dikebilir veya alternatif enerji projelerine bağışta bulunabilirsiniz. Alışılmış beş yıldızlı oteller yerine doğa dostu alternatif bir balayı tatili isteyenler ise İspanya’da güneş enerjisiyle ile kendi elektriğini üreten butik otelleri veya Nikaragua’da motorlu taşıtların geçmediği bir bölgede organik tarım ürünlerini ve yağmur sularını kullanan Casa Iguana Oteli’ni seçebiliyorlar.

Ortak bir yaşama adım atmaya hazırlanan çiftler, büyük gün öncesi yaptıkları her tercihle düğünlerini birlikte şekillendiriyorlar. Yeni yaşamlarına açtıkları beyaz sayfayı yeşil temayla süslemeyi seçen gelin ve damatlar; hazırladıkları davetiyeler, dekorlar ve yemeklerle o özel geceyi kendi renklerinde yaşıyorlar. Kutlamanın sonunda gelinin arkadaşlarına attığı rengârenk çiçek buketi, doğa dostu düğün geleneğinin yeni bir gelin adayı tarafından devam ettirileceğinin umudunu taşıyor.