25-40 Amiral gemisi

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
24 Kasım 2010 Çarşamba

Dokuz gün süren Kurban Bayramı boyunca kimi yurt içi, kimi yurt dışı, kimisi ise şehir içinde tatil yaptı. Turlar kapasitelerinin üstüne çıktı; kimi konsolosluklar son anda yapılan vize taleplerini reddetti. Sanırım Dubrovnik en çok rağbet gören yerlerden biri oldu. Kıbrıs ve Antalya ise iç turizmde başı çekti. Güzel hava ve rahatlayan trafik İstanbul’da kalanların en büyük şansıydı. ‘Şehir boşaldı’ dendiyse de, on dört milyon nüfuslu kent hala kalabalıktı.

Dünya giderek küçülüyor. Örneğin, tatilde dört kişilik ailelerde ebeveynlar bir tarafa, yetişkin çocuklar ise başka yerlere dağıldılar. Mesajlaşma sayesinde herkes herkesin nasıl olduğunu biliyor. Mesafeler o kadar kısaldı ki… Tatil dönüşü ailelerin tüm fertleri bir araya geldiğinde, herkes kısa bir özet geçti. Gecenin ilerleyen saatleri olduğundan, iki numaralı oğlum, ‘Anlaşılan herkes memnun’ diyerek, ayrıntıları bir sonraki güne bırakmamızı önerdi.

***

Toplumumuzda gençlerin arkadaşlarıyla seyahat etmeleri uzun zamandan beri doğal sayılan bir olgu. Ancak merak ettiğim bir konu var. 25-40 yaş arası ortalıkta pek görünmeyen, cemaatimizin tahminen üçte ikisini oluşturan bu gençler kimlerle tatile giderler? Söz konusu kişiler günlük hayatlarında nasıl bir sosyal yaşam sürdürürler? Çevremde gözlemlediğim kadarı ile son derece düzeyli olan bu kişiler birbirinden habersiz. Oysa ki giderek küçülen cemaatimizde bu yaş grubuna birer ‘amiral gemisi’ gözüyle bakılmalı. Kanımca, cemaat birimlerimizin bazı projeleri ikinci plana atıp, bu gençler için ivedi bir plan hazırlaması gerek. Yoksa, tatilde dağılan aileler gibi, her biri bir yana savrulacak. Eminim hiç kimse böyle bir sorumluluğu taşımak istemez.

***

Geçtiğimiz ay 2691 Amerikalı ile yapılan bir araştırmada, evliliğin giderek zorunlu olmayan, hatta  eskimeye yüz tutan bir kurum olduğu ortaya çıktı. Amerikalılar söz konusu ilişkiye yönelik tavırlarını farklı bir şekilde irdelemeye başladılar. Araştırmaya katılan deneklerden %39’u evliliğin artık zorunlu olmadığını belirtti. Özetle, ciddi bir sosyal değişiklik söz konusu. Bir yandan bazıları evliliğin gerekli olmadığını savunurken, Amerikan halkının büyük çoğunluğu evliliğe hala değer veriyor.

Ne dersiniz?

Bizde de bir adım ötesi böyle mi olacak?