Gazetecilik dediğin nedir ki? Benim konumumda, 5N 1K’ya sadık kalarak dedikodu değil mi? İşte bu kez biraz anlatamadıklarımla - yazamadıklarımla dedikodu yapayım istedim.
Geçtiğimiz hafta İhtiyarlara Yardım Derneği’nin Başkanı Hayim Küçük’ün görevini Janet Mayer’e devrettiği geceye katıldım. Hafta sonu ise Dostluk Yurdu Derneği’nin ilk kez yaptıkları Sanat ve Kültür Festivali’nin son gecesine gittim. Her ikisini de yazdım. Ancak bazı detayları bilerek es geçtim.
Bildiğiniz gibi cemaatimiz kurumları profesyonel kadrolarının yanı sıra dev gönüllü ekipleri sayesinde ayakta durur, yardımseverlerin destekleriyle hizmeti sürdürür. Küçük, konuşmasında “Benim gibi gönüllü çalışan birinin tek bir beklentisi vardır. İYD’nin bir asra yaklaşmakta olan tarihinde ve hafızalarda güzel bir isim bırakmak ve hatırlanmak. Çünkü yıllarca amatör bir ruhla çalışmanın verebileceği en büyük ödül budur” dedi. Bu dediklerinin neden bu kadar dikkatimi çektiğini aşağıdaki satırlarda dile getirmeye çalışacağım…
DYD’de sanat festivalinin kapanışına gittim dedim ya, işte orada da derneğin Başkanı İzi Doenyas ile sohbet ettik. Festival fikri onları çok heyecanlandırmış, kişileri biraz olsun televizyon başından kaldıracaklarına ve sevdikleriyle hoş bir ortamda birkaç saat geçirteceklerine inanmışlardı. Özel hayatlarından vakit ayırarak yaptıkları bu özverili çalışmalarına ne kadar destek verildi? Sonuç, son gece hariç pek de ilgi görmediklerini fısıldadı kulağıma İzi. “Moiz” tiplemesiyle gönüllerde taht kuran Jojo Eskenazi Gözcü ise ‘ti’ ye alarak vurguladı az ilgiyi… Kahkahalarla güldük, ağlanacak halimize… Başkan gelecekten umutluydu, “Bazı girişimler zamanla yerleşir” dedi…
Bildiğiniz gibi Şalom yazarlarının, idarecilerinin büyük bir çoğunluluğu da gönüllü kapsamına girer. Şalom’un sararmış sayfalarında isimleri kalacak, ancak tek eksiğimiz okurun(sizin) desteği? Bu satırlardan çok kez seslendiğim oldu. Gazete bizlerin değil sizlerin, bizler sadece elçiyiz diye. Bizler yazıyoruz ama acaba sizler neler okumak istersiniz? İlgi alanlarınız nedir? Hani Onursal Başkan Bensiyon Pinto’nun bizlerden birini her gördüğünde belirttiği gibi, siz de gazetedeki değişimin farkında mısınız? Memnun olup olmadığınızı, sadece tahmin edebiliyoruz. Hatalı olduğumuzda mutlaka bir ses yükselir. Hahambaşımızın Rav Haleva’nın dediği gibi” eğer her şey doğruysa unutulursun, ama hatalıysan hatırlanırsın”… Ondan mı yoksa bu suskunluğunuz? Yeni yazarlarımız, haftalık toplantılarda soruyorlar, okunup okunmadıklarını merak ediyorlar…
Lafın özü şu: ulaşım için her yerin yakın, iletişimin parmaklarınızın ucunda olduğu bu devirde “GÖNÜLLÜ ÇALIŞANLARIN” sizlerin birkaç satırı ve alkışlarıyla daha motive olacağı.
Çünkü her “şey” paylaşılınca güzel…
