Geçtiğimiz hafta, cuma akşamı Taha Akyolun Eğrisi Doğrusunda mesleğinde 50 yılı geride bırakan gazeteci Sami Kohenin anılarını anlattığı programı izledim.
Kohenin ayrıca yarım yüzyıllık deneyimini Özer Yelçe, Dünyanın Yazısı adlı kitabında okurla buluşturuyor.
1996 yılında sevgili dostum rahmetli Mary Asayas ile birlikte Sami Kohenin evinde gerçekleştirdiğimiz bir söyleşi Şalomda yer almıştı. Zaman ne denli çabuk geçiyor, tam 12 yıl olmuş.
Taha Akyola da aktardığı tam bir gazeteciye yakışır nitelikteki evlilik törenini Sami Kohen o yıllarda bize şöyle anlatmıştı:
Ben eşim Mirka ile 1960da evlendim. 29 Mayıs bir pazar günüydü. 27 Mayıs ihtilalinden iki gün sonra. Bildiriler yayınlanıyor, eski demokratlar tutuklanıyor
Sokağa çıkma yasağı var
Ben uykusuz çalışıyorum. Hiç eve uğradığım yok. Mirka devamlı evlenecek miyiz, yoksa evlenmeyecek miyiz diye telefon ediyor. Benden cevap alamayınca aile dostumuz Halit Kıvançı arıyor. O da Askeri Vali Refik Tolgaya gidiyor. Böylece pazar günü sokağa çıkma yasağının kalkacağını öğreniyoruz.
Aynı söyleşide; Vietnamda bir Türk Gazeteci: Sami Kohen- Sami Kohen Çini anlatıyor- Çekoslovakyada gördüklerim- Arnavutluktan geliyorum başlıklı Milliyet Gazetesinin kupürlerine de yer vermiştik.
Sami Kohenin ilkleri arasında Mao Çinine ilk giden Batılı ve Türk gazeteci sıfatı da yer alıyor. Çin Başbakanı Çu En Lay ile yaptığı röportajın yer aldığı yazı dizisi uzun süre sadece Türk basınını değil, dış basını da meşgul etti. 12 Mart Muhtırası sonrasına denk gelen bu yazı dizisi Komünist Mao propagandası yapıyor diye takibe uğradı, fakat dava açılmadı.
Sami Kohen, gazetecilik yaşamında dünyayı Türkiyeye anlattı; girilemez denilen ülkelere girdi, yazılamaz denen öyküleri yazdı, kimi zaman da yaşamını tehlikeye attı. Sovyetler Birliğindeki rejim değişikliğini, bölünmeleri, Kıbrıs gibi sıcak çatışmaların yaşandığı bölgelerde, nefeslerin tutulduğu günlerde Türkiye dünyayı Sami Kohen'in geçtiği haberlerden takip etti.
Günümüzde ise durum çok farklı; önemli bir olayı duyurmakta basın bir yana, televizyon bile internetin hızına erişemiyor. Hiçbirimizin Benazir Buttonun katledildiğini veya Barack Obamanın Iowada ön seçimleri kazandığını öğrenmesi için eskiden olduğu gibi gece sekiz haberlerine kadar beklemesi gerekmiyor.
Küreselleşen dünyada Maonun Çini, Enver Hocanın Arnavutluku, Ho Chi Minhin Vietnamı gibi kendilerini dünyadan soyutlamış ülkeler yok artık. Kenyadaki katliam, Diyarbakırdaki terör olayına ilişkin haber ve görüntüler anında bilgisayarımızda.
Evet, aradan on iki yıl geçtikten sonra, Şalom Gazetesi adına, hep aynı çizgiyi korumuş, mesleğinin duayeni bir gazeteci, Sami Kohen ile bu kez Yayın Yönetmeni Tilda Levi bir söyleşi gerçekleştirdi.
Taha Akyolun da altını çizdiği gibi, mesleğine âşık bir kişi olan Sami Kohenden günümüzün koşullarında dahi gençliğin öğreneceği çok şey var.