Orada yardım edebilecek kimse var mı?

17 Ağustos 1999 Depremi üzerinden uzun zaman geçti, yıldönümlerinde sosyal medyada “unutmadık” diye mesajlarımızı paylaşarak bir günlüğüne o acı güne dönüyoruz. Peki, unutmadık unutmasına da olası bir büyük depreme, İstanbul yöresinde beklenen şiddetli bir yer sarsıntısına, daha ötesi bir doğal afete ne kadar hazırız? İster misiniz kendimizi bir test edelim?

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
13 Mart 2019 Çarşamba

1-Öncelikle, 1. derece akrabalarımız ile buluşma yerimiz belli mi? Hepimizin aynı yerde olacağının bir garantisi olmadığına göre, eğer iletişim hatları (internet, telefon) düşerse, kim kime nasıl ulaşacak? Ya herkes birbirine gitmeye çalışırsa? Aile içinde bir görev paylaşımı var mı? Kim çocukları okuldan almaya gidecek, kim eve gidecek gibi. Alternatif yollar, ulaşım şekli belli mi?

2-Aynı şekilde konaklama yerimiz belli mi? 1999 depreminde birçoğumuzun geceyi tsunami riski altında sahilde geçirdiğini hatırlatmakta fayda var.

3-Yandex, Google gibi arama motorları, trafik bilgisi, haritalar çalışmazsa, Facebook “güvendeyim” butonunu göremiyorsak, Twitter’da hashtag bulamıyorsak ulusal iletişimimiz nasıl olacak?

4-İletişim hatları düştüğünde nasıl haberleşmeyi düşünüyorsunuz? Yakın mesafe (genelde 3 – 10 kilometreye kadar) telsiz cihazımız var mı? Tekno marketlerde 100 – 400 TL arası birçok model mevcut.

5-Çocuklar için kol saati şeklinde cep telefonları var. GPS bilgilerini SMS ile atabiliyor. Keza aile bireylerinin lokasyonlarını gösteren mobil aplikasyonlar da var.

6-Çadır, uyku tulumu, acil tıbbi yardım, radyo, fener, şarjlı pil, ip, uzatma kablosu, baret, gözlük, eldiven, kesme / kırma malzemelerinden oluşan bir (sırt) çantamız var mı?

7-Çocuklarımızın okullarında ne gibi önlemler, alınmış ne eğitimler veriliyor? Kriz anında kime nasıl ulaşılacak? Çocuklarımız ne yapacaklarını biliyor mu?

8-Evde düşme, devrilme riski olan tablo, dolap, vb. eşyalarımızı sabitledik mi?

9-Yardımların ulaşma süresi dünyada ortalama üç gün olarak kabul ediliyor. Bölgesel olarak bu süre daha uzun. İletişim ve ulaşım imkânlarının kısıtlı olduğu hallerde, ambulans, itfaiye, kurtarma ekibi gelene kadar, ilkyardım ve sivil savunma tekniklerinden lazım olacak kaçını biliyoruz? Suni teneffüs, kalp masajı, kesik, kırık, boğulma, yanık, yangına müdahale, organize olma, vb. en çok rastlanılan durumlar için bir kitap dahi hayat kurtarmak için yeterli olabilir. Akıllı cihazlarda bununla ilgili birçok aplikasyon mevcut.

10-Evde ve arabamızda ilkyardım seti var mı? İçindekilerin son kullanım tarihlerini kontrol ettik mi?

11-Yangın, elektrik ve doğalgaz kaçağı ve su baskınlarını önlemek için şalter ve vanaların yerini biliyor muyuz? Yangın tüpümüz var mı, kontrolleri yapıldı mı? Yangına nasıl müdahale edeceğimizi biliyor muyuz? Elektrik yangını ile doğalgaz veya petrol yangınına aynı şekilde müdahale edilemiyor. Yanık derecelerine göre ne yapılacağını biliyor muyuz? Diş macunu veya yoğurt doğru şıklar asla değil.

12-Radyasyon veya kimyasal riskine karşı sivil savunma biliyor muyuz? Gaz maskesi belki iddialı ancak aile bireyleri sayısı kadar yüz maskesi ve koruyucu gözlük bu gibi risklere kısa vadeli çözüm yaratır. Dumana karşı deniz gözlükleri veya kar maskeleri kısa süreli fayda sağlar.

13-Kurtarılacak en değerli varlıklarımızın listesini yaptık mı? Yoksa o an geldiğinde ne bulursak onu mu alacağız?

14-Kapı ve merdiven altına girmek yerine, duruma ve bulunduğumuz yere göre nasıl bir pozisyon alacağız biliyor muyuz?

15-Plazalarda genelde ne yapılacağı az çok belli. Peki ya oturduğumuz sitede veya binada? Yönetimler bu konuda ne yaptı, tatbikat yapılıyor mu?

16-Ev ve işyeri sigortalarımız, DASK ne durumda? Ferdi kaza ve hayat sigortaları bugünler için var.

Soruları arttırmak mümkün. En temel ve kritik olan bu başlıklar için yapılabilecekler aslında çok kolay ancak eğer hazır değilsek o an geldiğinde (ki umarız hiç gelmez) panik ile kayıpları arttırmak daha da mümkün.

Kriz ve Kaos Yönetimi hakkında tecrübe kazanılmaz, hazır olunur. Ne kadar hazırsak, bireysel olarak da tüzel işletmeler olarak da bu gibi durumlardan o kadar güçlü çıkarız. Özellikle KOBİ’lerde buna benzer hazırlık çalışmalarının yapılması, verilmiş emeklerin yerine konulmasında ya da korunmasında o kadar fayda sağlar.

Hazırlık yapmak isteyenler için, İstanbul Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nün www.guvenliyasam.org adında bir saat eğitim verilen ücretsiz bir kampanyası var. Türk Kızılayı’nın ilk yardım sitesi (http://www.ilkyardim.org.tr) ve AKUT gibi sivil toplum kuruluşlarının siteleri (www.akut.org.tr) ilk adım için hepimize fikir verecektir. TC İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı resmî sitesi https://www.afad.gov.tr/tr/23440/Sivil-Savunma bize acil durumlarda yapılacaklar için yine bilgi verecektir.

Kazasız, belasız, afetsiz, güzel ve mutlu günlerde hep beraber yaşamak dileğiyle.

Bu genişletilmiş yazının orijinali 23 Ağustos 2013 tarihinde www.haberboyu.com haber sitesinde yer aldı.

 

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün