NOAH - Tanrı’ya Dönüş

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
10 Ekim 2018 Çarşamba

Tufandan sonra sular yeryüzünde oldukça uzun bir süre kalmaya devam eder. Tora, Noah ve gemidekilerin bir sene boyunca orada kaldıklarını öğretmektedir. Noah bu süreyi bekledikten sonra yeryüzünün yeniden insan yaşamına uygun olup olmayacağını anlayabilmek için gemiden bir güvercin gönderir. Güvercin ayağını basacak bir yer bulamadığından geri döner. Bir hafta sonra Noah aynı işlemi tekrarlar. Noah yavaş yavaş suların çekilmekte olduğunu ağzında zeytin dalı ile geri dönen güvercinden anlar. Bir hafta sonra gönderilen güvercin geri dönmez ve Noah gemiden çıkar. 

Bobover Rebbe, güvercin ve bu olay ile ilgili güzel bir açıklama yapar. Birçok yerde Bene Yisrael güvercine benzetilir. Güvercin diğer kuşların aksine onunla beraber olan yol gösterici bir güvercinle uçar. Bene Yisrael de kendisine tek yol gösterici olarak Tanrı’yı ve Tora’yı almış, yabancı ilahları reddetmiştir. Güvercinin ağzındaki zeytin dalı da teşuva kavramını simgeler. Zeytin başlangıçta acıdır. Daha sonra yavaş yavaş tatlılaşır ondan sıkılan zeytin yağı çok tercih edilir. Teşuva da başlangıçta çok zordur. Ancak gerçekleştiğinde güzelleşir ve birçok hediyeyi beraberinde getirir.

Güvercinin ağzında zeytin dalı ile dönmesi de çok anlamlıdır. Bene Yisrael yanlışlardan sonra Tanrı’ya dudaklarındaki dualar ve ifadelerle dönüş yapar. Nasıl ki sabah çıkan güvercin akşam geri geldiyse bizlerin de her gece Tanrı’ya dönmek için teşuvaya açık olmamız gerekir. Evlilik danışmanları uykuya dargın gidilmemesi konusunda uyarıda bulunurlar. Biz de gece Keriat Şema okuduğumuz bölümlerde ‘Viduy’ dediğimiz ‘itiraf’ duasını yaparız. Bu uykuya Tanrı ile barışık gitmenin bir başka yoludur.  
Noah, ağzında zeytin dalı ile dönen güvercini gördüğünde suların çekildiğini anlamıştır. Gece yatmadan önce Tanrı’ya dönebilmek, benzer şekilde bizlerin rahatlamasına, potansiyel sıkıntılardan uzaklaşmamıza ve yanlışların başımıza açacağı sonuçlardan kurtulmamıza  yardımcı olur. Giysilerimizi çıkarıp onları çamaşır makinesinde yıkamanın bir benzerini bu teşuva ile manevi anlamda kendimizde gerçekleştiririz.

Tişri bayramlarını henüz geride bıraktığımız günlerde bu mesaj hepimiz için çok anlamlıdır. İnsanoğlu olarak hatalarımızı görmek istemeyiz. Hele doğru bildiğimiz yanlışları düzeltmeye hiç gelemeyiz. Yanlışlarımızın farkında olsak da “Roş Aşana’ya çok zaman var o zaman düşünürüz” yaklaşımı birçoğumuza yabancı değildir. Elul ve Tişri bayramlarının verdiği potansiyeli her zaman elde etmek mümkün değildir. onun için Rebbe’nin söylediği gibi Tanrı’ya dönüşlerde gecikme yaşamamak bunu fırsat bulduğumuz her anda yapmak bizler için çok daha güzel geleceklerin başlangıcı olabilecektir.

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün