Filistinlilerin, Kudüs’ü başkent olarak tanıması dolayısı ile ABD’yi Uluslararası Adalet Divanına götürmesi ve Filistin lehinde ABD’nin mahkemede ‘Davalı’ olarak görünmesi Washington yönetimini harekete geçirdi.
Washington yönetiminin Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, basına yaptığı açıklamada, Filistin tarafının bu hareketinden sonra ABD’nin mahkeme ile yaptığı uluslararası anlaşmadan çekilmeyi düşündüğünü belirtti.
Uluslararası Adalet Divanı ile ulus devletlerin yaptığı anlaşmaya göre, mahkemenin kararları siyasi otoritelerin verdiği kararlara ters düşerse, mahkemenin kararına uymak bağlayıcı. Washington’u endişelendiren diğer bir mahkeme kararı da İran hakkında oldu. Mahkeme, İran’a ABD tarafından uygulanan yaptırımlar hakkında verdiği hükümde, ‘yaptırımların hiçbir şekilde insani krize yol açmayacak şekilde uygulanması gerek’ ifadesi yer aldı. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo sadece basın mensuplarının alındığı bir brifingde yaptığı açıklamada, söz konusu kararı eleştirdi.
Pompeo, Uluslararası Adalet Divanının ABD’nin yaptırım kararları üzerinde bir hükmünün batıl olacağını; kaldı ki söz konusu tedbirlerin ulusal güvenlik meselesi olduğunu belirtti. Pompeo ABD’nin İran’a Uluslararası Adalet Divanına gitme yetkisi veren 1955 İyi Niyet Anlaşmasından da (Treaty of Amity) çekilme prosedürünü başlattığını ifade etti.
