Belki hatırlayacaksınız, dört sene evvel mayıs ayında neşredilen yazımda 2014 turnuvasının hangi ülke tarafından kazanılacağını beyan etmiş ve tahminim gerçekleşmişti.
Bazı dostlar da unutmamışlar. Mutlaka bu konuda bir makale yaz diye ısrar edince ben de dayanamadım. Hemen söyleyeyim dört sene evvelki verilere sahip değilim ama başka unsurlardan hareketle sonuca varmaya çalışacağım.
Hele geçen haftaki gazetede yayınlanan, Vedat Levent’in konu ile ilgili detaylı ve renkli raporunu okuduktan sonra epey de işi kolayladım.
Önce şunu haber vereyim. Konu ile ilgisiz ama birçok kişiyi ilgilendirebilir: Turnuva müddetince bazı önemli sanayi tesisleri ve bazı limanlar faaliyetlerini durduracaklar. Ayrıca bu süre zarfında tüm Rusya’da olağan üstü güvenlik tedbirleri alınacak.
Maçlar 11 ayrı şehirde oynanacak… Bunların içinde Moskova ve St. Petersburg şehirlerini hepimiz biliyoruz. Kaliningrad, Saransk (dünyanın en ekolojik şehirlerinden biri), Samara, Nijny Novgorod (Maxim Gorki’nin doğduğu yer1), Kazan (Tataristan’ın başkenti) gibi şehirleri pek sık işittiğimizi zannetmiyorum.
Bu meyanda, ünlü Yekatinenburg şehrinde de maçlar yapılacak. Oyunların, son Çar, 2.Nicolas ve tüm ailesinin Bolşevikler tarafından katledilmelerinin 100. yıl dönümüne rastlaması da çok ilginç. (Çar, 16 Temmuz 1918 günü ailesi ile kurşuna dizilmişti. Yani, final maçı ve kapanış törenlerinin yapılacağı 15 Temmuz Çarlığın son gecesini geçirdiği tarihtir.)
Yekatinenburg ayrıca Rusya’nın en güzel kızlarının bulunduğu iddia edilen şehirdir. (Takım yöneticilerinin çok dikkatli olmaları önerilir!)
Kanaatime göre, sporcuları bu şehirlerin dağılımı çok zorlayacak. Karadeniz kıyısında Soçi, Baltık kıyısında Kaliningrad ve St. Petersburg şehirlerini göz önüne getirin; en az dört saat uçuş mesafeleri var. Saransk - Moskova arası takriben 700 km. Futbolcular bir yerden bir yere giderken dahi epey yorulacak.
Günlerin uzunluğu da dikkate alınması gereken bir faktör. 14 Haziran - 15 Temmuz tarihleri arasında Rusya’da güneş çok geç batar. Örneğin Moskova’da bu zaman diliminde saat 23’den evvel gece olmaz. Hele daha kuzeye gidildiğinde, örneğin St. Petersburg veya Kaliningrad’da, neredeyse 23 saat gündüz ve sadece bir saat gecedir. Sporcuların uyku sistemleri ve kaliteleri ayrı bir sorun olarak ortaya çıkabilir. Bu da aşırı streslere yol açabilir.
İklim, çok önemli bir rol oynayacaktır… Yayınlanan meteoroloji raporlarına göre, şehirler arasında önemli farklar görülmekte. Kuzey şehirlerinde nem yüzde 83’e çıkarken, bazılarında 30’un altına düşüyor. Öğlen saatlerinde de maça çıkacakların dikkat etmeleri lazım. Gölgede 32 derece hava sıcaklığı beklenen şehirler var.
Dolayısıyla, futbolcuların kabiliyetinden öte fiziki ve psikolojik dayanıklılık kapasitelerini de göz önünde tutmamız lazım. Burada, ister istemez, önce futbolcuların yaş durumlarını incelemeniz lazım. İlk bakışta takımların ortalama yaşları hemen hemen eşit görünüyor. Ancak tecrübeli futbolculara sahip ekiplerin yaşı 30’un üstüne rahatça çıkabiliyor.
Psikolojilerine gelince: Enternasyonal kişiliklerini, davranışlarını ve hele sponsorlarını unutup, amatör bir ruhla, kazanma hırslarının çok güçlü kılınması şart. Favori takımlar arasında o kadar çok yıldız ve yeteri kadar zengin ve geniş şöhret sahibi oyuncular var ki, bunların amiyane tabirle maça ‘asılacaklarından’ emin olamıyorum, zira sakatlanma korkusu onların girişkenliğini engelleyebilir.
Peki, kim şampiyon olur?
Yukardaki maruzatlara dayanarak söylüyorum; favorim İngiltere’dir.
Genç oyunculardan kurulu bir takım. Hiçbiri, anladığımız manada yıldız veya şöhret değil. İklim ve gün ışıklarının uzunluğu onlara yabancı değil. Süper hırslılar. Antrenörlerinin, futbolcularına verdiği ilk talimat çok ilginç: “Profesyonel olduğunuzu unutun, her zamandan daha fazla hür ve kimseye bağlı olmadığınızı düşünün.” Bana ilginç gelen bir husus da oyuncuların, eş ve çocuklarıyla birlikte St. Petresburg yakınlarındaki bir kasabaya yerleşecekleri. Ve böylece maçları olmadığı günlerde İngiliz takımı diledikleri gibi tarihî şehrin bütün güzelliklerini ailecek görebilecek, böylece rahatlamaları teşvik edilecek.
Nihayet, İngiliz futbol ekolü halen hücuma dayalı etkin sistemini korumaktadır.
Bütün bu okuduklarınızdan sonra, aman! hemen koşup müşterek bahse paranızı yatırmayın. Malum laftır “top yuvarlak ve maç 90 dakikadır.”
Ama yine de İngiltere Milli Marşı’nı dinleyeceğiz.
1 Komünist rejim altında Nijny Novgorod şehrinin adı ‘Gorky’ idi. 1990’da Çarlık zamanındaki adına yeniden kavuştu.
