150 yıllık kamançası ile Mark Eliyahu hayranlarını hipnotize etti

Son albümü ‘Roads’un tanıtım turnesi kapsamında geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye gelen Mark Eliyahu, büyülü melodileri ile hayranlarının gönüllerinde taht kurdu.

Işıl AMANOEL Sanat
20 Aralık 2017 Çarşamba

Konser bitiminde iki kere bis yapan sanatçı,  sonrasında iki saat boyunca sevenleri ile kucaklaşıp CD’lerini imzaladı. Çok yoğun bir programı olmasına rağmen bizi kırmayarak gecikmeli de olsa sorularımızı yanıtlayan sanatçıyı gelin biraz daha yakından tanıyalım.

 

 Müzik kariyerinize ne zaman başladınız? Ailenizin bunda rolü neydi?

Eğitimimi tamamladıktan sonra ilk defa babam ve Alim Qasimov ile beraber çaldım. Bir süre sonra Hollanda’da Galli Dance’den teklif aldım ve onlar için beste yapmaya başladım. Grubumu ise 2000 senesinde kurdum. Ailem her zaman beni müzik kariyerimde destekledi ve yanımda oldu. Bu konuda ailemin rolü ilk sırada geliyor.

 Bildiğim kadarı ile babanızla beraber çölde beste yapıyorsunuz. Burada en çok ne size ilham veriyor?

Çöl boş ve çıplak. Kendinizi tamamen hissedebileceğiniz bir yer ve burada esin kaynağınız doruklara tırmanıyor.

 Çok derin bir müziğiniz var. İlham kaynağınız nelerdir?

Seyahat etmek, yeni buluşmalar, karşılaşmalar ve hasret duygusu.

 Neden kamança?

Kamançayı ilk defe dinlediğimde bu sesi daha evvel duyduğum hissiyatına kapıldım. Sanki her zaman içimde olan bir sesti. Benim için mistik bir deneyimdi. Bir süre sonra kamança  vücudumun bir parçası oldu. Çaldığımda kamançayla bir olduğumu hissediyorum.

 Türkiye’de ciddi bir hayran kitleniz var. Çok sık Türkiye’ye gelip konser veriyorsunuz. Türkiye sizin için ne ifade ediyor?

Kendimi Türkiye’ye çok bağlı hissediyorum. Türk müziğinin hem eski hem de hâlâ gelişmekte olan yeni tüm türlerine hayranım. Türk müziğini anlıyorum ve hissedebiliyorum. Benim müziğim de aynı duygusal dili konuşuyor. Türkiye’de kendimi evimde hissediyorum.

 

Işıl Amanoel ve Mark Eliyahu


Biliyorsunuz kamançanın çok benzeri olan kemençe, özellikle Karadeniz bölgesinde kültürümüzün bir parçası. Bu bölgeye gitme ve oradaki kemençeciler ile beraber çalma şansınız oldu mu?

Maalesef henüz olmadı. Eminim ki, bir gün olacak.

 Hiç Türk bir sanatçıyla ortak çalışma fikriniz oldu mu?

Tabii ki. Türk müziği ile çok alakadarım ve duygusal olarak hissedebiliyorum. Beğendiğim ve beraber işbirliği yapmak istediğim birçok sanatçı var.

 Yeni albümüz henüz çıktı. Bugünlerde ne üzerine çalışıyorsunuz?

Grubumla beraber şu an dünya turnesindeyiz. Gezip, muhteşem insanlarla tanışıp yeni işler üzerine çalışıyoruz.

  Önümüzdeki günlerdeki projelerinizden biraz eder misiniz?

Yakın zamanda yeni bir şarkı yaptım ‘Let It Go’  isimli. Bu parça önümüzdeki günlerde oluşacak projemin ilk single’ı.

MARK ELIYAHU

Ünlü besteci Piris Eliyahu’nun oğlu olan Mark Eliyahu, 28 Mayıs 1982 tarihinde Dağistan’da (Rusya Federasyonu) doğdu. Müziğe dört yaşında kemanla başlayan sanatçı, lise yıllarında eğitim için gittiği Yunanistan’da kamança (Azeri yaylı çalgısı) ile tanışıp hayran kaldı ve Azerbaycan’a giderek Adalat Vazirov’dan dersler aldı.  1999’da İsrail’e yerleşti ve babasıyla birlikte ‘THE SPİRİT OF THE EAST’ albümünü yaptı. Sanatçının ayrıca ‘SANDS’  ve ‘VOİCES OF JUDEA’ adlı albümleri de var Müzikolojist, besteci ve tar sanatçısı babasından aldığı mirasla yola koyulan sanatçı, ‘derin melodilerin adamı’ olarak tanımlanıyor