Yetmiş yıl böyle geçti

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
8 Kasım 2017 Çarşamba

Gazetemizin kurucusu Avram Leyon’dan sonra başlayan ikinci Şalom döneminden günümüze, birçok genç, yazı kadrosunda yer aldı. Zaman içinde katılımcı gençlerin büyük çoğunluğunun daha önce hiçbir Yahudi kuruluşuyla ilgileri olmadığını gözlemledim. Belki de onları gazete çatısı altında buluşturan bu ortak paydaydı. Aidiyetlerini kültürel açıdan deneyimlediler. Öğrendiklerini sonradan katılanlara aktardılar. Daha önce birbirlerini tanımayan gençler zamanla dost oldular. Toplantılarda saygı sınırı içinde, büyük küçük demeden güldük tartıştık, paylaştık.

***

Şalom’un her köşesine eli değen biri olarak akla gelebilecek her tür işi yaptım. Orhan Ersek’teki mekâna taşındığımızda marangozdan gelen mobilyaların montajına da tanık oldum. Kütüphanenin tozlarını patronum Silvyo Ovadya’nın tarif ettiği şekilde aldım. Biraz şaşırmıştım ama mükemmeliyetçi ruhunu bildiğim için hem güldüm, hem istediğini yaptım.

Yeterli personel olmayınca, abonelere gidecek gazeteleri katlayıp zarflara doldurma işini orada bulunan birkaç arkadaş ve Şalom’a sık sık uğrayan İzzet Bana’yla beraber yapardık. Bu süre zarfında daha hızlı çalışmamız için bizlere Judeo-Espanyol şarkılar söyletirdi. Bunun için İzzet’e minnettarım. O zamanlar şarkıların nasıl bir kulak dolgunluğu oluşturduğunu henüz fark etmemiştim.

Zamanla Şalom kurumsallaştı, büyüdü ve en gurur verici yanlarından biri, genç yazarların sosyal medyada adlarını duyuruyor olmasıydı. Yetmiş yıl böyle geçti.

***

Geçen yıllar zarfında İzzet Bana da yoğun bir çalışma temposuna girdi. Müzikaller, prodüksiyonlar vs aldı yürüdü. Artık Şalom’a daha az uğrar oldu. Bana’nın yaptığı etkinlikler içinde en büyük başarısı ‘Estreyikas d’Estambol’ çocuk korosudur. Koronun oluşması, çocukların zaman içinde değişmesi eminim İzzet Bana’nın sınırlarını hayli zorlamıştır. Yıllar sonra bir ‘ilk’ yaşandı. Estreyikas, Cenk Rofe ile birlikte Neve Şalom’daki bir düğünde sahne aldı. O kadar beğenildiler ki hala talepler geliyor. Koronun başarısı önemli. Ama İzzet’in topluma en büyük katkısı düğün, sünnet vs haricinde sinagoga gitme alışkanlığı olmayan ebeveynlerin artık isteyerek ibadethaneye gitmeleri.

Nitekim pazar günü Yahudi Kültürü Avrupa Günü’nde Estreyikas d’Estambol korosunu dinlemeye gelen yakınları hayli kalabalıktı.

Sağol İzzet…