TRUMP VE NETANYAHU: "Endişelerimiz ortak”

İlk yurtdışı gezisi kapsamında İsrail’e giden ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya geldi. İkili, görüşme sonrası düzenledikleri ortak basın toplantısında iki ülke arasındaki işbirliğini vurguladı.

Dünya
24 Mayıs 2017 Çarşamba

İsrail ziyaretindeki Donald Trump ile Başbakan Netanyahu’nun görüşmesinden önce ‘tokalaşma krizi’ yaşandı. Netanyahu’nun elini ilk seferde sıkmayı başaramayan Trump, ikinci denemede başarılı oldu.

Trump ve Netanyahu, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında konuşan Netanyahu, ABD ile işbirliğinin kendileri açısından önemine değinerek, “İran’ı birlikte durdurabiliriz” dedi. Suriye konusunda ise, kimyasal silah kullanıma karşı ABD’nin ‘cesur’ bir hamlede bulunduğunu belirten Netanyahu, Trump’ın müdahale kararını kutladı.

Netanyahu, “Görevdeyken Batı Duvarını ziyaret eden ilk başkan olmanızı çok takdir ediyorum. İsrail’e ve onun güvenliğinize bağlılığınıza özellikle teşekkür etme istiyorum. ABD’nin İran hakkındaki politikalarındaki değişimi çok takdir ettiğimizi de bilmenizi istiyorum” dedi ve Trump ile yakın işbirliği içinde çalışmayı dört gözle beklediğini vurguladı.

‘İsrail’de bulunmak benim için çok büyük bir onur’ diyen Trump ise, başkanlığından sonra Netanyahu’nun ABD’yi ilk ziyaret eden liderlerden olduğunu hatırlattı.

Ağlama Duvarından etkilendiğini belirten Trump, bölgedeki savaşın artık bitmesi gerektiğini belirterek, çabalarının bu yönde olacağını açıkladı. Trump ayrıca, “IŞİD, İran’ın artan ihtirasına ve İslam dünyasının birçok bölgesine yayılmış olan aşırıların tehlikesi konusunda İsrail’le aynı endişeleri paylaşıyoruz” dedi. Trump, Netanyahu’nun barış görüşmesi çabalarını överek, bu görüşmelerin ‘en zorlu anlaşmalardan biri,’ olduğunu dile getirdi.

Trump ve Netanyahu’nun ortak basın toplantısı, iki liderin ‘işbirliğini geliştirme’ hedefini vurgulamalarının ardından sona erdi.

  

Beyaz Saray’dan bir ilk: ‘Kudüs, İsrail’

Beyaz Saray, Başkan Trump’ın İsrail ziyareti ile ilgili açıklamalarında ‘Kudüs, İsrail’ terimini kullandı. Bu kullanım şekli, önceki Amerikan yönetimlerinin bu konudaki politikalarının değişimi olarak değerlendirildi.

Pazartesi akşamı, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun rezidansında gerçekleşen basın toplantısını yayınlayan Beyaz Saray, “Kudüs, İsrail” ifadesini kullandı. Bu ifade, Kudüs’ü, İsrail’in bir parçası olarak göstermek istemeyen önceki yönetimlerden farklı bir tutum izlendiğinin göstergesi olarak yorumlandı.

Obama yönetimi, biri 2011 biri de 2016 olmak üzere, ‘Kudüs, İsrail’ olarak çıkan bir açıklamayı düzeltmiş ve ibareyi sadece ‘Kudüs’ olarak kullanmıştı. Bush döneminde de Beyaz Saray’dan yapılan her açıklamada sadece ‘Kudüs’ ibaresi kullanılmıştı.

Amerikan Büyükelçiliğinin Tel Aviv’den Kudüs’e taşınması, Donald Trump’ın başkanlık kampanyasının en önemli maddelerinden biriydi. Ancak Trump ve ekibi, başkanlık koltuğuna oturduğundan bu yana, bu konuda karışık mesajlar verdi. ABD’nin İsrail Büyükelçisi David Friedman, elçiliğin Kudüs’te olmasını tercih ettiğini söylerken BM Elçisi Nikki Haley de, Kudüs’ü İsrail olarak gördüğünü belirtti. Ancak Dışişleri Bakanı Tillerson ve Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster, basın karşısında Kudüs’ü İsrail’in bir parçası olarak görmekten çekindi.

 

 

“Ortadoğu barışı muhteşem bir başarı olur”

ABD Başkanı Trump, İsrail ziyaretinin ardından Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’la bir araya geldi. Mukata Sarayında bir araya gelen ikili, görüşmenin ardından bir basın toplantısı düzenledi.

Konuşmasına Manchester’daki patlamayı kınayarak başlayan Trump, patlamanın ardındaki teröristleri ‘şeytani ezikler’ olarak nitelendirdi. “Bu aşağılık ideoloji yok edilmeli. Tamamen yok edilmesinden bahsediyorum” diyen Trump ayrıca, ‘medeni ulusların insan hayatını korumak için birlikte hareket etmesi gerektiğini’ belirtti.

İsrail ve Filistin barış sürecine de değinen Trump, “ABD’nin İsrail ve Filistin’e barışa ulaşmalarında yardım etmesini ve bunun hem bölgeye hem de bölge insanlarına yeni bir umut vermesini umuyorum” ifadelerini kullandı. Burada sağlanacak barışın tüm Ortadoğu için bir barış sürecini başlatmasını umduğunu kaydeden Trump, “Bu muhteşem bir başarı olur” diye de ekledi.

 

Trump’ın mesajı  gizli kaldı

Ağlama Duvarını (Batı Duvarı) görevdeyken ziyaret eden ilk ABD Başkanı olan Donald Trump, dua ettikten sonra cebinden çıkardığı el yazılı bir not kâğıdını duvarın tarihi taşları arasında sıkıştı. Trump’ın not kâğıdı, kısa süre sonra duvarın taşları arasından alındı.

2008 yılında Barack Obama’nın Kudüs ziyareti sırasında, Obama’nın taşların arasına sıkıştırdığı kâğıt, hemen sonrasında bir yeşiva öğrencisi tarafından alınıp, medyaya sızdırılmıştı. Aynı durumun tekrar yaşanmaması için Trump’ın notu bu sefer yetkililer tarafından duvardan alındı.

Trump, Ağlama Duvarı ziyaretine kızı İvanka, damadı Jared Kushner ve Dışişleri Bakanı Rex Tillerson da katıldı. Trump, Ağlama Duvarı öncesinde Kudüs’teki Kutsal Kabir Kilisesini de ziyaret etti.

 

Trump, Ağlama Duvarı anı defterine,  “Barışı onurlandır” yazdı.