New York’un Brooklyn bölgesindeki 8. Cadde ve Garfield Place’nin köşesinden geçenlerin, Beth Elohim Sinagogu’nun dışında kurulmuş kutu şeklindeki kulübeyi ve üstünde yazan ‘Biz de mülteciydik’ yazısını gözden kaçırması mümkün değil.
New York şehrindeki sinagogların artık geleneksel sukalarını kurmaya başladıkları, Sukot Bayramı’nın kutlandığı haftada, Park Slope semtindeki cemaat, bayramın esas anlamı ile birleşip bu fırsatı son dönemin en büyük krizi için kullanmak istediler: Mülteci krizi.
Mülteci çadırını andıran sukanın içinde uzun dikdörtgen masa ve yeşile boyanmış duvarlarında, bugün dünyada 65 milyon gibi rekor bir sayıya ulaşmış, yerlerinden edinmiş ve mülteci konumuna düşmüş insanlardan beşinin fotoğrafı ve hikâyesi asılı.
Beth Elohim, HIAS organizasyonu içinde yer alan 200 sinagogdan biri. 130 senelik bir Yahudi organizasyonu olan HIAS, ‘Hoş geldin kampanyası’ altında mültecilere yardımcı olup onları korumayı amaçlıyor; ‘Yabancıyı karşıla, mülteciyi koru’ sloganıyla hareket eden HIAS, 1881 yılında Rusya ve Doğu Avrupa’daki katliamdan kaçıp ABD’ye yerleşmeye çalışan Yahudilere yardım amaçlı kurulmuştu.
Özellikle İsrail Devleti kurulduktan sonra Yahudilerin artık mülteci konumuna düşmedikleri fikrinden yola çıkan, HIAS yardımlarını daha geniş bir mülteci nüfusuna uzattı.
Organizasyon, Amerika Yahudi Cemaati’nin mülteci durumu hakkındaki sesi haline geldi. Beth Elohim gibi ‘Hoş geldin kampanyası’na katılanlar insanları mülteciler hakkında eğitmeye, kampanyalarda rol almaya, onlar için para toplamaya ve mültecileri kendi mahallelerine yerleştirmeye çalışıyorlar.
