Dünyanın en uzak ucundaki Yahudi toplumu

Yeni Zelanda, Holokost kurtulanı Yahudi bir annenin çocuğu olan, ancak kendini Yahudi addetmeyen John Key’in başbakanlığında bir ülke. Ülkenin Auckland bölgesi 3 bin Yahudi’ye ev sahipliği yapıyor. Tek bir Yahudi okuluna sahip toplum, her erkek bebek dünyaya geldiğinde Avustralya’dan moel getiriyor.

Nelly BAROKAS Kültür
21 Ekim 2015 Çarşamba

Dünyanın öbür ucunda Ortodoks Yahudiliğini korumaya çalışan ufak ir topluluk yaşamakta. Yeni Zelanda’nın Auckland bölgesi 3 bin kişilik bir Yahudi toplumuna ev sahipliği yapıyor.

 Auckland Yeni Zelanda’nın kuzey adasında yer alan ülkenin en fazla şehirleşmiş yerleşimidir. Yaklaşık 1,3 milyon nüfusuyla- ki bu rakam Yeni Zelanda’nın nüfusunun dörtte birinden fazlasını oluşturur- ülkedeki nüfusu en fazla olan şehirdir. Şehir ülkedeki ekonomik faaliyetlerinin en yoğun olduğu merkezdir.

Mercer tarafından her yıl hazırlanan, Dünyanın En Yaşanabilir Şehirleri 2011 endeksinde Auckland 3. sırada yer aldı. Yine The Economist dergisi tarafından her yıl düzenlenen, 2011 yılı Dünya Şehirleri Yaşam Endeksi’nde, Auckland 9. sırada bir konuma oturtuldu.

Auckland’ın Ortodoks Yahudileri oldukça dış dünyaya açık ve yenilikçiler. Bunun en belirgin örneği diğer ülke toplumlarında genellikle Yahudi cemaati başkanı erkek olduğu halde, bu görevde bir kadının olması. Burada Ortodoks Yahudi toplumu ile işbirliği ve uyum içinde faaliyet gösteren küçük bir Reformist Yahudi toplumu da yaşamakta. Bu hoşgörü ortamı da, bu ülke Yahudiliğinin diğer bir olumlu özelliğini ortaya koymakta.

Yakın zamana kadar Auckland’da, Moriah ve Kadima olmak üzere iki Yahudi okulu bulunmaktaydı. Moriah maddi kaynak yetersizliğinden çok yakında kapandı. Kadima orta öğretim veren bir kuruluş, şimdilerde lise düzeyinde eğitim veren bir Yahudi okulu yok.

Kipa’lı Katolikler

Kadima okulunda 180 Yahudi öğrenci eğitim görüyor. Okul artık dışarıya açıldığı, Yahudi olmayan öğrenci kabul ettiğinden beri devletten maddi destek görüyor. Bu dünyanın diğer ülkelerindeki Yahudi okullarında rastlanan bir olgu olsa da, Kadima’da farklı bir uygulama mevcut; şöyle ki tüm öğrencilerin İbranice sınıflarında ‘kipa’ takmaları ve sabah dualarına katılmaları zorunluluğu var.

Gençler geleneklere bağlı yetişiyor

İki bölümlü sinagog, Kadima binasında yer almakta. Küçük sinagog diye tabir edilen bölümde öğrenciler sabah dualarını yapıyorlar. Büyük Sinagog ise toplumun katıldığı dualarda, bayramlarda ve özel etkinliklerde açık oluyor.

Auckland’da Kadima binasının çok yakınında “Shtable” adlı bir sinagog daha var. Aralarında bazı İsraillilerin de bulunduğu Auckland’ın 3 bin kişilik Yahudi toplumu genelde ticaretle ilgili. Kentte küçük ve oldukça pahalı kaşer bir market hem kaşer restoran, hem de Yeni Zelanda’dan kalkan uçuşlara kaşer catering servisi veriyor. Kaşer kasap şirketi ülkedeki yeşillerin kaşer et kesimine karşı çıkmaları nedeniyle sık sık basının gündemine geliyor, hatta bu konu geçmişte yargıya bile taşındı. Sonuçta taraflar, Yahudilerin Roş Aşana ve Pesah bayramları öncesinde olmak üzere senede iki kez kaşer kesim yapacaklarına ilişkin bir karara vardılar.

Yeni Zelanda’da hükümetin brit mila konusunda da çok ciddi kararları var. Bir moel ancak doktorsa brit mila yapabiliyor. Toplum üyeleri Avustralya’dan moel getirme zorunda kalıyor, Yeni Zelandalı bir doktorun gözetiminde brit mila yapılıyor. Bu da oldukça zor ve masraflı bir durum.

Yahudi başbakan

Yeni Zelanda’nın başbakanı John Key’nin Yahudi olduğunu öğrendiklerinde insanlar şaşırıyor. Annesi Yahudi olan, Hıristiyan bir kadınla evli John Key kendini Yahudi olarak tanımlamıyor. İngiltere göçmeni olan babası İspanya İç Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı gazisiydi. John Key’nin babası 1967 yılında bir kalp krizi sonucu ölünce iki kız kardeşi ve Avusturya Yahudisi göçmeni annesi ile Christchurch’da bir devlet sığınma evine yerleştiler. Annesi bir Holokost kurtulanı olan Key’nin başkanlığındaki hükümet İsrail ile iyi ilişkilerini sürdürüyor.

Yeni Zelanda’nın 38. başbakanı ve Yeni Zelanda Milli Partisi’nin lideri olan John Key 2004 yılında Maliye Bakanlığı Sözcülüğü görevine atandı, 2006 yılında Ulusal Parti lideri olarak Don Brash’ın yerine geçti. Kasım 2008 genel seçimlerinde partisini zafere taşıdı. Geçtiğimiz yıl, 2014’ün eylül ayında gerçekleşen seçimlerde parlamentoda 121 sandalyenin 61’ini kazanarak üçüncü dönem için başbakanlık koltuğuna oturdu.

Yeni Zelanda Yahudi Arşivleri

Başkent Wellington’da 1980 yılında kurulan Yeni Zelanda Yahudi Arşivleri, bu ülkenin Yahudi toplumuna ait binlerce belgeyi, fotoğrafları, Yahudi yaşamının ayrılmaz bir parçası olan dini kitap ve objeleri barındırmakta. Bu ülkede ilk duanın gerçekleştiği 1890 yılının yüzüncü yılında ve bu topraklarda 1843 yılında başlayan Yahudi yerleşiminin 150. yılı olan 1993’te sergiler açıldı, kutlamalar düzenlendi.