Netanyahu ve Abbas’dan ÇİN ÇIKARMASI

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Filistin lideri Mahmud Abbas eş zamanlı olarak Çin’e ziyarette bulundu. Fakat her ne kadar Çinli yöneticiler iki lideri bir araya getirmek istese de liderler Çin’de bir zirve yapmadı. Abbas Çin’den barış görüşmeleri için siyasi ve ekonomik yardım isterken Netanyahu’nun gezisinin ilk yarısı daha çok ekonomik ilişkileri arttırmak üzerine oldu. Gezinin ikinci yarısında İsrail Başbakanı’nın İran konusunda Çin ile müzakere etmesi bekleniyor

Sabi VARON Dünya
8 Mayıs 2013 Çarşamba

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Filistin lideri Mahmud Abbas birbirlerinden bağımsız olarak Çin Halk Cumhuriyeti’nde temaslarda bulunuyorlar. Netanyahu pazartesi gününden başlayarak cumaya kadar sürecek beş günlük bir program için Çin’de bulunurken, Abbas ise pazardan salı gününe kadar Pekin’de bulundu.

Çin Dışişleri Bakanı Sözcüsü  her iki liderle ülkede bulundukları süre içinde bir zirve yapmayı önerdi. Bu durum son 20 yıldır Ortadoğu barış görüşmelerinde çok fazla rol sahibi olmayan Çin açısından ilginç bir çıkış oldu. Son dönemde Çin Ortadoğu için Özel Elçi olarak Wu Sike’yi atarken, elçi son dört senede on kere İsrail ve Filistin’e giderek temaslarda bulundu. Bu durum Çin’in Ortadoğu’daki etkisini arttırma çabası olarak yorumlandı.

Öte yandan Çin’in bu girişimine rağmen Netanyahu ve Abbas arasında bir buluşma gerçekleşmedi. Zira Netanyahu ilk günkü ziyaretini Şangay’a yapıp, çarşamba günü Pekin’e geçerken, pazar günü Pekin’e gelen Abbas salı günü ayrıldı. 

Abbas’ın ziyaret amacı Ortadoğu süreci ile ilgili olarak Çin’den destek almak yönünde oldu. FÖY Başkanı Çin’de ilk olarak Devlet Başkanı Xi Jinping ile buluştu; daha sonra da Çin Başbakanı Li Keqiang ile görüştü. Xi, görüşmelerinde Filistin halkının ilerlemesinde önemli başarılar gösterdiğini söylediği Abbas’ı övdü.

ÇİN’DEN BARIŞ PLANI

Çin Devlet Başkanı ayrıca iki taraf arasında barış sağlanması için dört maddeli bir barış planını ortaya koydu: Planda 1967 sınırları çerçevesinde ve Doğu Kudüs’ü Filistinlilerin başkent kabul eden iki bağımsız devlet öngörülürken İsrail’in var olma ve güvenlik hakkının korunması dile getirildi.

Planın ikinci maddesinde tarafların barış masasına oturması ve karşılıklı anlayış göstermesi gerektiği belirtildi. Üçüncü aşama olarak Filistin’in talep ettiği İsrail’in yerleşim inşaatlarının durdurulması, Gazze’ye uygulanan ambargonun kaldırılması, İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin serbest bırakılması gibi şartlar yer aldı. Dördüncü madde ise uluslararası topluma barış sürecine garantör olması için çağrı yapmak yönünde oldu.

Abbas da Çin Haber Ajansı Xinhua’ya verdiği demeçte, Çinli liderlere barış sürecine engel olan konuları aktardığını ve engellerin kalkması için kendilerinden yardım istediğini söyledi. Liderler arasında 2013-2016 yılları için ekonomik ve kültürel işbirliği anlaşmaları imzalandı.

İSRAİL’İN HEDEFİ

TİCARETİ ARTTIRMAK

Netanyahu’nun ziyareti ise pazartesi günü Şangay ile başladı. İsrail Başbakanı yaptığı Şangay ziyaretinde önce İsrailli firmaları temsil eden İsrailli iş adamları ile sonra yine Çinli ve İsrailli işadamlarından oluşan bir heyet ile görüştü. Netanyahu bu toplantılar sırasında İsrail ile Çin arasındaki ticareti şu anki sekiz milyar dolar seviyesinden on milyara yükseltmek istediğini söyledi. Bunun için Çin pazarına girmek için çaba sarf etmeleri gerekeceğini, özel firmaların girişimlerinin yanı sıra İsrail hükümetinin de Çin hükümeti ile bu konuda çalışacağını belirtti. Netanyahu ayrıca İsrailli firmaların fikri mülkiyet ve patentlerde dünya lideri olduğunu, İsrail’in yenilikçi ve buluşçu özellikleri ile Çin’in üretim kapasitesinin birleşmesinin çok faydalı olacağını ekledi. 

Netanyahu salı sabahı da II. Dünya Savaşı sırasında 18.000 Yahudi’nin sığındığı Şangay’daki Yahudi Mahallesine ve Şangay Belediye Başkanı’na ziyaretlerde bulundu. Netanyahu bu bu ziyareti sırasında 70 yıl öncesinin aksine İsrail devletinin kendini koruyabildiğini ifade etti.

Netanyahu’nun ziyareti sırasında geniş ticaret anlaşmaları yapması, bunun yanı sıra süre gelen İran nükleer krizi konusunda İran’a destek veren Çin yetkilileri ile görüşmesi bekleniyor. Eş zamanlı olarak ABD Dışişleri Bakanı John Kerry de Rusya’da Putin’le görüşerek Rusya’nın İran konusundaki duruşunu değiştirmeyi amaçlıyor.