"Yeni yılın ilk günü harika bir film izledim. Bundan tam 10 yıl önce İngilizceden Türkçeye tercüme ettiğim kitabın beyaz perdeye yansımasını izlemek bana öyle keyif verdi ki, hemen sizlerle paylaşmak istedim. Abartmadan söyleyebilirim ki, Pi’nin Yaşamı (Life of Pi) çevirdiğim değil, okuduğum en güzel kitaptı; bir o kadar da güzel, üstelik de üç boyutlu bir film olmuş!"
NE ALALIM?
Yeni yılda evinizi çiçeklerle süslemeye ne dersiniz? Şimdi lale mevsimi, rengârenk (henüz tomurcuk halindeki) lalelerin, evdeki vazoya koyar koymaz sıcağın etkisiyle bir anda açmalarını izlemeye bayılırım. Sarı lale ise favori çiçeğimdir. Etiler’deki yüksek gökdelenler arasında, bana kendimi bir anda Amsterdam’da hissettiren bir ‘çiçek durağı’ keşfettim (Apa Giz plazanın hemen önünde). Gerek dekorasyonu, gerekse zevkli tasarımlarıyla MG Flower Stop puslu, sisli şehir hayatından birkaç saniyeliğine de olsa beni uzaklaştırmayı başaran bir çiçek vahası. Yolunuz düşerse mutlaka uğrayın, uğramakla kalmayın kendinizi bir buket lale ile şımartın.
NE İZLEYELİM?
Yeni yılın ilk günü harika bir film izledim. Bundan tam 10 yıl önce İngilizceden Türkçeye tercüme ettiğim kitabın beyaz perdeye yansımasını izlemek bana öyle keyif verdi ki, hemen sizlerle paylaşmak istedim. Abartmadan söyleyebilirim ki, Pi’nin Yaşamı (Life of Pi) çevirdiğim değil, okuduğum en güzel kitaptı; bir o kadar da güzel, üstelik de üç boyutlu bir film olmuş! Konusundan kısaca söz etmek gerekirse: Hindistan’dan Kanada’ya giden bir yük gemisi, içindeki hemen hemen tüm canlılarla birlikte trajik şekilde batar. Bir cankurtaran filikası, vahşi Pasifik Okyanusu’nun ortasında yapayalnız kalır. Sandalın hayatta kalmayı başarabilen mürettebatı bir sırtlan, kırık bacaklı bir zebra, bir orangutan, Richard Parker adında üç yüz kiloluk bir Bengal kaplanı ve Pi adlı 16 yaşında Hintli bir çocuktan oluşmaktadır. Pi, kurtuluş yok gibi görünen bu okyanusta, zayıf bir sandalda keskin zekâsı ve zooloji bilgisiyle besin zincirine kurban gitmez. Ama şimdi Bengal Kaplanı ile teknede baş başa kalmıştır. Dev kaplana yem olmamak için hayvanla anlaşmanın ve yakınlaşmanın yollarını bulur. Oscar’lı sinemacı Ang Lee’nin yönetmenliğinde sıra dışı bir öykü sunan filmin kadrosu ise oldukça renkli. Daha önce oyunculuk deneyimi bulunmayan Suraj Sharma’nın Pi’yi canlandırdığı yapımda, Tobey Maguire, Irrfan Khan, Adil Hussain rol alıyor.
NE DİNLEYELİM?
Akşam işten eve döndünüz. Yorucu bir günün ardından kanepenize hafifçe kaykılıp, güzel bir müzik dinlemek isterseniz, size Yasmin Levy’nin beşinci stüdyo albümü Libertad’ı öneririm. Şarkılarında Flamenko ve Türk ezgilerinin eşsiz duygularını birleştirerek taze bir müzikal zemin oluşturan güzel sanatçı, bu özel albümünde Fars klasiği Soghati (yeniden adlandırılmış haliyle Recuerdo) ve bir Sezen Aksu parçası olan Firuze de dâhil olmak üzere, önceden yaklaşmaya cesaret edemediği parçaları seslendirdi. Bir kez dinledikten sonra, asla bırakamayacaksınız.
NEREYE GİDELİM?
Daha çok zaman var, diye düşünüp vakit kaybetmeyin. Böyle bir müzikalin biletleri hemen tükenir, benden söylemesi. 30 Nisan - 12 Mayıs tarihleri arasında Ora Arena’da sahnelenecek olan We Will Rock You müzikalinin biletleri geçtiğimiz hafta Biletix’te satışa çıktı. Queen ve Ben Elton’un ortak yapımı olan Londra’nın en ünlü müzikali, dünya turnesinin 10. yılında İstanbullu seyircilerle buluşacak. 17 ülkede 12 milyondan fazla kişi tarafından izlenen ve Queen’in en iyi 24 şarkısından oluşan, ödül rekortmeni bu muhteşem müzikalin fikri, 1996’da Venedik Film Festivali’nde Brian May ve Roger Taylor’ın Robert De Niro ile tanışmasıyla ortaya çıktı. Kızı sıkı bir Queen hayranı olan De Niro’nun ikiliye ‘’Sizin şarkılarınızdan oluşan bir müzikal yapmayı düşünür müsünüz?’’ demesi ile müzikalin temeli atıldı.
