İzzet Keribar, Başbakan Erdoğan’ın objektifinde

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2011 yılı Kültür Sanat Büyük Ödülü’ne layık görülen fotoğraf sanatçısı İzzet Keribar, ödülü Başbakan Tayyip Erdoğan’ın elinden aldı.

Virna BANASTEY Toplum
7 Mart 2012 Çarşamba

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen 2011 yılı Kültür Sanat Büyük Ödülü, 2 Mart Cuma günü düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Bu yıl fotoğraf dalında verilen ödüle hak kazanan isimlerden biri de Fotoğraf Sanatçısı İzzet Keribar oldu.

Ödül, fotoğraf sanatının ulusal ve uluslararası alanda önemli temsilcileri olmaları, özgün çalışmaları ve alanlarında yaptıkları büyük katkılarıyla nedeniyle, dört sanatçıya verildi. Keribar ile birlikte, Ara Güler, Sıtkı Fırat, Sabit Kalfagil, ödüle layık görülen diğer isimler oldu.

Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen ödül törenine Başbakan Tayyip Erdoğan ve Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay katıldı. Konuşmasında, fotoğraf sanatının uzun yıllardır ihmal edildiğini dile getiren Bakan Günay, “Fotoğraf, zamanı durdurmak ve belgenin temelini oluşturmak anlamına geliyor. Ödülümüzü bir ya da iki isme indirgemekte zorluk çektik, bu nedenle ödül alan sanatçılarımızı hep birlikte alkışlamaya karar verdik. Aslında bu ödülü onlar bize veriyor, yaptıklar eserlerle milletimizi ödüllendiriyorlar,” dedi.

Başbakan Tayyip Erdoğan ise konuşmasında inanılanın aksine sanat ile siyasetin birbirine benzediğini ifade ederek, “Milletin hizmeti için yüreğini ortaya koymuş, ömrünü adamış, aşkla ve sevdayla çalışmış herkes de inanıyorum ortaya bir sanat eseri koymakta, sanatçı ruhunu teneffüs etmektedir,” diyerek düşüncesini savundu.

Ödül alan sanatçıların “Türkiyeli” olduğu vurgusunu yapan Başbakan Erdoğan, “Sizin fotoğraflarınız, sizin kareleriniz, bu ülkede ırkçılığa, ayrımcılığa, nefrete karşı verilmiş en güzel yanıt. Bu ülkede hiç kimsenin, bir başkasını ötekileştirme, bir başkasının Türkiye sevgisini sorgulama hakkı ve haddi de yoktur. Bu toprakların özünde ırkçılık yok, bu toprakların özünde ötekileştirme yok,” dedi.

Ödüllerini teker teker dört sanatçıya veren Başbakan Erdoğan, onların daha önce yayınlanmış söyleşilerinden alıntı yapmayı, sanatçıların fotoğraf ve sanata bakışları ile ilgili görüşlerini de dinleyicilerle paylaşmayı ihmal etmedi. Törenin en çok alkış alan sahnesi ile Başbakan Erdoğan’ın basın mensuplarından birinin fotoğraf makinesini alarak ödül alan fotoğrafçıları görüntülemesi oldu.

Büyük ödül hakkında Keribar’ın görüşlerini aldık...

“Bir fotoğraf sanatçısının yaşarken alabileceği en büyük ödül…” 

Aralık ayında Kültür Bakanı Ertuğrul Günay tarafından arandım. Kültür Bakanı tarafından hiç beklenmedik bir anda, nedenini bilmeden aranmak büyük bir heyecandı.  Bakan Günay “Sayın üstadım, size iyi bir haberim var. Bugüne kadarki başarılı çalışmalarınızı duyduk. Sizin de aralarında bulunduğunuz dört kişiye fotoğraf ödülü vermeye karar verdik,” açıklamasını yaptı.

Bu haber basında yer aldı. Ardından Ankara’dan haber beklemeye başladım. Ödül töreninin 2 Mart Cuma günü, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla olacağını belirttiler. Başbakan Erdoğan törende çok anlamlı bir konuşma yaptı. Ödülümü verirken eşimi de sahneye çağırdı. Ödüllerimizi aldık. Yaptığım konuşmada, bir fotoğraf sanatçısının yaşarken alabileceği en büyük ödül olduğunun vurgusunu yaptım. Keyiften ve mutluluktan adeta uçtuğumu söyledim. Bu ödül, bir fotoğraf karesine verilebilecek en büyük ödül. Kişinin yaşarken takdir edilmesi kadar güzel bir duygu olamaz. 

 Ödüle Ankara’da on kişilik bir kurul karar verdi.  Türkiye’yi yurtdışında tanıtma konusunda çalışmalarım hiç takdir görmüyor diye üzülüyordum. Bu ödül bu düşüncemin yanlış olduğunu da göstermiş oldu.

Ödülün ardından Cemaat Onursal Başkanı Bensiyon Pinto aradı ve büyük bir başarı elde ettiğimi ifade etti ve “Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir Başbakan cemaatin bir üyesine bir ödül verdi” dedi. Bunun bir ilk olması sevincimi katladı. Geçmiş dönem Başkanı Silvyo Ovadya da aynısını vurgulamıştı. Şimdi gelen tüm kutlama mesajlarına ve telefonlara yanıt vermeye çalışıyorum…

O gün sevinçten uçuyorum dediğimde bu çok doğru bir tanımdı. Bir fotoğraf karesinin zirvesi belki de… Birkaç sene daha çalışmaya devam etmeyi umuyorum…