Kadınlar için 2012 dileklerim

Ester YANNİER Köşe Yazısı
28 Aralık 2011 Çarşamba

Uzun yıllar her yılbaşında hayatım ve gelecekte yapmak istediklerim hakkında bazı kararlar alırdım. Aslında bu yılbaşı olması şart değil, kimi zaman hafta başı,  kimi zaman ay başı , kimi zaman da tarihsel bir anlam içermeyen dönemde olabilir- en yakın tarih yılbaşı olması münasebetiyle varsın bu yılbaşı yazısı olsun- Ancak nedense bu kararlarımı uygulamada sebatkâr olamıyorum… Birkaç yıldır iyi niyetimi kaybetmediysem de  yılbaşlarında gelecek yıl mutlaka  “.….,…..”  yapacağım demiyorum. İşi oluruna bırakıyorum. Nasılsa öyle oluyor, su yolunu buluyor…  Önemli olan yapabildiğince hayata gülen gözlerle bakabilmek…

Bu yıl kendim için olmasa da cemaatim hanımları için bazı değişim dileklerim olacak. En önemlisi hepsinin mutlu ve sağlıklı olmaları elbette… Geçtiğimiz hafta Hahambaşılık’da cemaat idaresinde müşavirlik  yapanların ve Sinagog Vakfı Başkanlığı yapan Yusuf Reyna’nın  onurlandırıldığı törene katıldım.  Uzun yıllar müşavirlik görevini yürüten Gina Telvi yaptığı kısa konuşmada ilk müşavir  olduğu tarihte  30 müşavirin sadece 2’sinin hanım olduğunu, günümüzde ise 49’unun  sadece 3’ünün hanım olduğuna dikkat çekti. Kısaca 18 yıl geçmiş olmasına rağmen pek de bir şey değişmemiş. Derneklerde ve kurumlarda çalışan hanımların çokluğu göz önüne alındığında bu sayının gerçekten de az olduğunun altını çizmem gerekir. Birkaç kurumumuz örneğin İhtiyarlara Yardım Derneği, hanım başkan düşüncesine oldukça sıcak bakıyor. Bu sevgiyi ve özverili çalışmaları bir anneden daha iyi kim verebilir ki? 2012’de birçok işte başarılı olan hanımlarımızın cemaat idaresinde daha fazla görev almalarını dilerim.

Hanımlara yönelik dileklerden söz ederken başka önemli bir konuyu daha dile getirmek istiyorum. Geçtiğimiz Pazar günü Caddebostan Bet-El Sinagogu’nda  Hanuka Bayramı kutlamasındaydım. Sinagog oldukça kalabalıktı. Bayram kutlamasında görev alan çocukların anneleri ,anneanneleri /babaanneleri gururla onları izlemeye geldiler. Azaradan büyük bir keyifle çocukları izledik. Haber yapacağım için konuşmaları can kulağıyla dinlemeye çalışıyor, bir taraftan da not almaya çalışıyordum. Yapılan konuşmaların büyük bir çoğunluğunda Yahudi kültürünün gelecek nesillere aktarılmasında en büyük rol modelin anne olduğu ifade ediliyordu. Ancak gelgelim konuşmalar bu ahvalde gelişirken ben aşağıdan gelen konuşmaları duymakta zorluk çekiyordum. Nedeni çevremde olan tüm hanımların aralarında sohbet etmeleriydi. Çalan telefonları ve telefonla sohbet edenleri söylemiyorum dahi… Acil bir durumda hepimiz yapabiliriz.

Bu örnek Caddebostan Bet-El Sinagogu  yahidlerini konu alsa da diğer sinagoglarımızda da durum pek farklı değil…

2012’de dileğim sinagoga giden hanımlarımızın ortama uygun davranmaları. İstediğimizde bunu yapabileceğimize gönülden inanıyorum…

Hepimize mutlu, sağlıklı bir 365 gün dilerim…