Açıklanan veriler piyasayı olumlu etkiledi

Geçtiğimiz hafta piyasalardaki olumlu havanın devam ettiğini gözlemledik. Olumlu havanın başlıca sebeplerinden biri dünyanın en büyük çelik üreticilerinden Alcoa’nın üçüncü çeyrek kârının beklentilerin bir hayli üzerinde gelmesiydi.

Rafi OJALVO Ekonomi
13 Ekim 2010 Çarşamba

Türkiye’de de piyasaların olumlu seyretmesinde en önemli etken Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu pozitif izlemeye alması oldu. Bu hafta ABD’de açıklanmaya başlayan üçüncü çeyrek bilançolarının piyasaya etki edeceğini tahmin ediyorum.

 

Geçtiğimiz hafta piyasalardaki olumlu havanın başlıca sebeplerinden biri dünyanın en büyük çelik üreticilerinden Alcoa’nın 3. çeyrek kârının beklentilerin bir hayli üzerinde gelmesiydi. Bununla beraber ABD’de Cuma günü deklare edilen istihdam rakamlarının olumsuz olması piyasanın yükselmesine sebep oldu çünkü ABD’nin parasal genişleme politikalarının bu veri sonrasında artma ihtimali oldukça yüksek. Türkiye’de de piyasaların olumlu seyretmesinde en önemli etken Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu pozitif izlemeye alması idi. Bu hafta ABD’de açıklanmaya başlayan 3. çeyrek bilançolarının piyasaya etki edeceğini tahmin ediyorum.

DOLAR EN DÜŞÜK SEVİYİ GÖRDÜ MÜ?

Gelişmeleri kısaca özetledikten sonra IMKB-100 endeksinin her gün yeni rekor seviyede olduğunu belirtmekte yarar var. Haftayı 67.000 seviyesinin üzerinde kapatan borsa ve 1,4100 seviyesine kadar gerileyen USD/TL kuru pozitif havanın artarak devam ettiğinin bir göstergesi. Yükselişin sağlıklı sürebilmesi ve oyuncuların tekrar yükselişe dâhil olabilmeleri için arada sırada piyasaya satış gelmesi gerekiyor. Bu düşüşlerin miktarının çok az olduğunu ancak yükselişleri değerlendirmek için dalgayla birlikte hareket edilmesi kanaatindeyim. Ancak 12 Eylül’de yapılan referandum sonrasında IMKB-100 endeksinin yüzde 10’dan fazla yükseldiğini unutmamak gerekiyor. Bu yükseliş referandum öncesinde sadece banka hisselerinde iken şu anda endeks bazında çoğu kâğıda yayılmış durumda. Artık Türkiye’de beklentiler bitmiş durumda ve yükselişin hız kesmemesi için yurt dışı borsaların yükselmesinin devam etmesi gerektiği düşüncesindeyim. Yani bilançoların iyi gelmesi ve ABD borsalarının bu sene gördüğümüz tepe noktalarını geçmesi endeksin yükseliş oranını artırabilir. Ancak geçtiğimiz haftalarda olduğu gibi Türkiye’nin diğer dünya borsalarına göre çok daha iyi bir performans sergileyeceğini sanmıyorum.

Dolar/TL kuruna da kısaca değinmek gerekirse merkez bankasının kurun bu kadar gevşemesinden dolayı kaygılı olduğunu ve her gün yaptığı döviz alımlarını bir miktar artırdığını gözlemledik. İlerleyen günlerde bunun etkisinin gözükmesini bekliyorum ancak kuru ciddi bir miktarda yükselmesi için yurt dışındaki olumlu havanın bir miktar azalması ve Euro/USD paritesinin 1,3900-1,4000 seviyelerinden bir miktar geri çekilmesi gerekiyor. Sonuç olarak uzun zamandır gerçekleşenden farklı olarak yurt dışı ile paralel hareketlerin daha fazla olacağını tahmin ediyorum. İyi haftalar ve bol şans.