Torunuma mektuplar -5

Başkalarını bilmek akıl

Kendini bilmek gerçek bilgeliktir.

Başkalarına hükmetmek kuvvet

Kendine hükmetmek gerçek güçtür

LAO TZU

Sara YANAROCAK Kavram
13 Ekim 2010 Çarşamba

Sevgili Guy’cığım. Benim küçük kuzucuk oğlum. Gerçi seninle ayrılalı daha onbeş gün oldu ama, hasretin içimde dağlar gibi büyüdü. Babanla, amcan duymasınlar ama, seni onlardan daha fazla özlüyorum. Demek ki babaanne olmak böyle bir şeymiş. Ben de seninle birlikte yeni yeni duygular keşfediyorum. Guy’cığım artık 10 aylık bir delikanlı oldun. Hızlı hızlı emekleyip, ayağa kalkıyor, istediğin her şeye ulaşabiliyorsun. Kendi elinle ekmeğini dişliyorsun. Yemeğini yiyebiliyorsun. Ve elbette ki o akıllı bakışların ve tepkilerinle gönlümü fethediyorsun. Hatta okulunda özel olarak tercih ettiğin arkadaşların bile var. Demek ki artık isteklerin, tercihlerin var, tabir yerindeyse karakterini ufak ufak şekillendirmeye başladın.

Ciddisin, anlamadan gülmüyor, iyice öğrenmeden oyuncağınla oynamıyorsun. Ekranda bile tercih ettiğin çizgi karakterler var.

Sevgili Guy, gerçekten de hayatta kendini ve ne istediğini bilmek çok çok önemli. Aslında kendini bilmek başlı başına bir başarı. Pratik hayatta etraf kendini bilmezlerle dolu.

Bir düşünür “Yeter derecede eğitime sahip olmalısın ki, etrafındaki insanları gerektiğinden fazla büyük görmeyesin. Fakat bilge olacak kadar da eğitim görmüş olmalısın ki onları küçük görmeyesin.” demiş.*

Guy’cığım eğitim son derece önemli bir şey. Gerçekten hayattaki en mühim zenginliğin eğitimin olmalı. Çok büyük servetlere sahip olabilirsin ama, gerçek servetin her zaman alacağın eğitim olacaktır. Canım oğlum, bu iş öyle kolay değil. Adam olmak yalnız diploma sayısıyla değil, öğrendiklerini hayata geçirirken doğru kullanman sayesinde olur.

İnsan ilişkilerinde eğitimin bence en önemli yanı, davranışlarında isabetli olmak. Hayatta karşına farklı karakterde ve donanımda insanlar çıkacaktır. İstesen de istemesen de her çeşit insanla birarada yaşayıp, üstelik hayatının kalitesini düşürmeden onlarla ahenk içinde olmalısın.

Bence yapman gereken en önemli şey insanlara yaklaşırken, duygularını geriye çekip, mantığını ilk sıraya koymak.

Eğer ilişkilerine sürekli gönül gözleriyle bakacaksan, hayal kırıklığı senin için kaçınılmaz olacaktır. Oysa mantıkla yapacağın her başlangıç, sonu hüsranla bitse bile seni duygusal anlamda fazlaca örseleyemeyecektir.

Bence bilgeliğin başlangıcı da mantık süzgecinden geçmektir. Çünkü duyguların doruktayken gözlerin bulanık görür. Eğriyle doğruyu ayrımsayamazsın. Bazen on paralık bir kişiye yüz paralık değer biçebilirsin. Oysa çok önemli fakat gösterişsiz bir başka birini de ıskalayabilirsin.

Guy David sen sen ol, yaşamında omuzdaş diye anlamlandırabileceğin kişileri anlattıkları ve gösterdikleriyle değil, kişisel başarıları, olumlu eylemleri ve alçakgönüllü davranışlarda bulunanlardan seç.

Guy, ne kadar güçlü olursan ol, başkalarına hükmetmeye çalışma. Fikirlerini ve eylemlerini onlara dayatma. Olumlu davranışlarla onları ikna etmeye çalış. Başkalarına hükmetmek, o anda eline geçen üstünlük haklarını ve imkanlarını kullanmaktır.

Kuvvet ve güç aslında farklı şeyler. Kuvvetle, hatta biraz da zorbalıkla etrafına hükmedebilirsin. Ama bu ne sonsuza kadar böyle devam eder, ne de fazla sevilirsin.

Güç insanın kendine hükmetmesidir. Kendine hükmetmek öylesine zor bir şeydir ki, eğer bunu başarabilirsen muhteşem bir insan olursun.

Zaten kendine hükmetmeyi öğrendiğinde etrafındaki kimseyi küçümsememeyi de öğreneceksin. O aşağılarda gördüğün kişinin bilmediğin değerleri ve erdemleri olabilir. Sen yanlış davrandığın için onun bu değerlerinden mahrum kalırsın.

Guy demin söylediklerimle fazla ilintisi olmasa da yaşamında kendine bir prensip daha edinmeni gönülden diliyorum. Lütfen keşkelerle, pişmanlıklarla kendine sıkıntı verme. Ya yanlış yapmamaya çalış, ya da aksi olursa dövünme.

Sadece aynı yanlışı yine yeniden tekrarlama. Gelecek için de ipe sapa gelmez hayaller kurup, bu gününü, ihmal etme. Eğer gününü doğru dürüst ve faydalı yaşarsan, yarının zaten aydınlık doğacaktır.

Ömer Hayyam yüzyıllar öncesinde yaşamış, ama fikirleri bütün zamanlarda güncel olan bir bilge şair. İleride onu anlayarak ve severek okumanı diliyorum. Rubai denen meşhur dörtlüklerinden biri, sana anlatacağım onlarca sayfalık fikirden daha sade ve doğru.

“Gönlüm aranıp dünleri feryat etme

Zevk almak için yarınlar icat etme.

Dünler düş olup gitti, yarınlarsa hayal

Cahilce şu gerçek günü berbat etme” **

 

Canım torunum seni çok seven ve en kısa zamanda sana kavuşmayı dileyen Babaannen Sara.

11 Ekim 2010

* M. L. Boren

** Ömer Hayyam (Rubailer)