Emlak sektörünün piyasaya etkisi

Geçtiğimiz hafta emtia fiyatlarının artışı ile birlikte yurt dışı borsaların gerilediğini gözlemledik. Piyasa oyuncuları yükselen fiyatlar ile birlikte bu yıl içerisinde yaşadığımız enflasyon baskısının giderek artacağını düşünüyor.

Rafi OJALVO Ekonomi
28 Mayıs 2008 Çarşamba

Bununla birlikte emlak piyasasındaki satışların en büyük bölümünü kapsayan mevcut ev satışlarının geçen aya göre gerilemesi ABD’de piyasaların tam iyileşmediğine kanıt oluşturuyor. Geçen hafta belirttiğimiz gibi bu hafta Avrupa tarafında açıklanan dataların beklenen seviyelerin üzerinde açıklanması sonucu Euro ve Sterlin Dolar’a karşı değer kazandı. Bu haftanın ilerleyen günlerinde açıklanacak olan emlak sektörü verilerinin ve tüketici anketlerinin piyasalara yön vermesini bekliyorum

Daha evvel de belirttiğim gibi toparlanma sürecine girmiş olan ABD borsaları, geçen hafta olumsuz havanın etkisiyle önemli miktarlarda değer kaybetti. Mortgage ve emlak sektörü hakkında verilerin beklenenden kötü açıklanması ve emtia fiyatlarının yeni rekor seviyelerine ulaşması bu hafta piyasaları oldukça tedirgin eden gelişmelerdi. Bununla beraber gıda ve emtia fiyatlarından arındırılmış ABD üretici fiyat endeksinin beklenenden yüksek gerçekleşmesi risk iştahını azaltan önemli bir faktör olarak göze çarptı. Yükselen emtia fiyatlarının Mayıs ayı enflasyonuna yapacağı etkiyi göz önünde bulundurduğumda ABD’de enflasyon baskısının yaz döneminde artabileceği kanaatindeyim. Ayrıca FED’in son toplantısının tutanaklarında en son yapılan faiz indiriminde iki FED başkanının indirime karşı çıktığını gördük. Bu da geçtiğimiz faiz indiriminin beklenenden daha zor gerçekleştiğinin ve faiz indirimi sürecinin sonuna gelmiş olabileceğimizin bir göstergesi. Faizlerin bir daha indirilmemesi kredi ve mortgage faizlerinin daha aşağı çekilemeyeceği anlamını taşıyor. Sonuç olarak bu gelişme piyasadaki toparlanmanın daha uzun sürme ihtimalini arttırabilecek unsurlardan birisi. Dolayısıyla yatırımcılar son hafta yaşanan bu gelişmeleri pek de olumlu algılamadı. 

Türkiye’de bono ve borsa piyasalarında olumsuz hava sürüyor. Gösterge bono faizlerinin yüzde 20 bileşik seviyesine yaklaşması faiz artırımlarının devam etmesinin beklendiği anlamına geliyor. Ayrıca Cuma günü kredi kartı borçlarına uygulanacak faizlerin belli bir seviyeyi aşmamasına dair yasa tasarısı banka hisselerinin oldukça önemli miktarlarda değer kaybetmesine sebep oldu. Borsada önemli yer tutan bu hisselerin düşmesi sonucu IMKB haftayı önemli psikolojik bir seviye olarak nitelendirilen 40 binin altında kapattı. Her hafta belirttiğim gibi siyasi ve ekonomik risklerin devam ettiği kısa vadede Türkiye’de riskli yatırım araçlarına ilginin daha da azalabileceği kanaatindeyim. Buna rağmen düşen borsa endeksiyle çoğu zaman ters orantılı işleyen Usd/Try’nin çok yükselmediğini gözlemliyoruz. Daha da önce belirttiğim gibi yabancı yatırımcı, diğer gelişmekte olan ülkelere göre daha yüksek günlük faizi alıp herhangi riskli bir ortam oluştuğu takdirde TRY’yi satıp kolayca Türkiye piyasasından çıkabilecek. Yüksek faize rağmen geçen hafta ABD borsalarındaki olumsuz gelişmelere Türkiye döviz piyasasının gösterdiği tepkinin az olduğunu gözlemliyorum. Olumsuz havanın devamı durumunda bu hafta dövizin TRY karşısında değer kazanmasının muhtemel olduğunu düşünüyorum.

Önümüzde kritik bir hafta bekleniyor. Son aylarda bir önceki aya göre düşüş gösteren tüketici güveni verisinin bu hafta da düşük gelmesi piyasaları tedirgin edecektir. Buna rağmen çok hızlı bir şekilde yükselen emtia fiyatlarında kar realizasyonun ne zaman başlayacağı büyük önem taşıyor. Bu hareket başladığında hareketin kar topu gibi büyümesinin ve en azından 5-6 dolarlık bir gerilemenin muhtemel olduğunu düşünüyorum, çünkü yukarı yönlü trend hareketlerinde bile düzeltmeler olması çok doğal ve gereklidir.