Ege yaseminleri

Tilda LEVİ Köşe Yazısı 0 yorum
6 Haziran 2018 Çarşamba

Ali Koç’un Fenerbahçe’ye başkan seçilmesi tüm ülkede bir sevinç kaynağı oldu. Taraftar olsun olmasın adeta bir centilmenlik anlaşması yaşandı. Yeni bir dönem herkes için yeni bir umut, yeni bir huzur demek. Ali Koç yeni bir başlangıç. Tüm camianın yolu açık olsun.

↔↔↔

Oylamanın gerçekleştiği Pazar günü eşimle Ada’ya gittik. Henüz sezonu açmadık ama günü birlik gitmek bile keyifti. Şehrin yüklediği stresi kısmi bile olsa atmak güzeldi. Tek bir istisnayla; motordan sahile yanaşınca megafonla ‘parti’ propagandası yapan bir ses ve banttan yayın yapan bir kakafoni. Neyse ki, biraz yürüyünce gürültü yok oldu. Gerisi olağanüstüydü. Neredeyse çocukluğumun Büyükada’sını soludum. İskele’de ahali vardı. Ama üstünüze gelen bir kalabalık yoktu. Esnaf selam verip hatır soruyordu.

Araba kuyruğu düzenliydi. Kâhya, tarifenin geçen senekiyle aynı olduğunu hatırlatıyordu. Doğrusu fayton fobim tümüyle kaybolmuş değil. Elimizde eşya olduğu için mecburen arabaya bindik. Arabacı bir kez olsun kamçıyı şaklatmadı. Koşmadan, ağır ağır gittik. İnanılmaz bir keyifti. Yollar sakin, ikişerli üçerli gruplar gezintideydi. Yerlisi de vardı, yabancısı da. Yazın gelen turistlerin bıraktığı çöpler yoktu. Gelenler ellerindeki su şişelerini çöp konteynırlarına atıyordu. Zaman tünelindeydim sanki, ayrılmak istemedim. Ne kadar şartlamışız kendimizi. Şehir hayatı ne çok esir almış bizi. Ada’nın en güzel zamanları elimizden kayıp gidiyor. Tevekkeli değil, Ada en çok çocuklu ailelerle yaşlılar içindir, derler. Arada kalan nesiller kaynayıp gider.

Yol boyunca bahçelerden gelen hanımelilerle Ege yaseminlerinin kokusunu derin derin içime çektim. Küçük mutluluklar bunlar. Gene de sorunların çokluğunu düşündükçe insana iyi geliyor. Size de küçük bir nefes aldırabildiysem, ne mutlu bana.

 

 

1 Yorum